yanlıs bı onermedır.cunku anne babada aslında cocuklarını kısmen cıkar ılskısı uzerıne kurulu bı sevgı severler.ıkı kısı evlenınce neden cocuk yapar? aıle dıye adlandırılan kurumun yurumesı ve hayatlarına renk bır amac katmak ıcın. olaya burdan baktıgımızda
bız zaten oncelıkle bı cıkar ustune dunyaya getırılıyoruz.
aileye duyulan sevginin pekiştirilmesi için kullanılması halinde kabul edilebilir tesbittir. sonuna kadar doğru olmadığını düşündüğüm ve katılmadığım genellemedir.
doğru olduğunu düşünenlere şu soruyu sorarım;
- ailenizden başka çıkarsız sevdiğiniz hiç kimse yok mu?
+ ( bu yok diyenlere ) peki ne bekliyorsun kardeşim, bu şekilde sevdiğin birisi yoksa seni seven niçin olsun ki?
+ var diyenler zaten kendi içinde çelişmişlerdir.
eğer ailenin çocuğa duyduğu sevgi çıkarsız ise yetişkinlik döneminden sonra bozulan ilişkilere bir bakın. çocuk sadece küçük, muhtaç ise, büyüdüğünde ise sizin temel değerlerinize karşı çıkmıyor onları yerle bir etmiyor ise sevilir. bunda da bir karşılık olduğunu söyleyemez miyiz? evladını reddedenlere, istemediği bir evlilik yaptığı için artık yüzüne bile bakmayanlara, eşcinsel çocuğunun adını anmayanlara ne diyeceğiz? önce karşılısızdır ama bu hiç bedeli yok anlamına gelmez.
sevgi insanın içindedir ve bu herkeste aynı düzeyde olmayan bir yetenektir. ebeveyn olma halinde bu yetenek içgüdülerin ve aidiyet hissinin de işin içine girmesiyle çoğalır. aynı şey iki sevgili için de olasıdır. sevginin çok yoğun olduğu dönemlerde dünya yüzünde onu benim kadar çok ve karşılıksız seven bir başkası yoktur diye düşünmediniz mi hiç? bu his de karşılıksızdır ama sonsuz ve sınırsız değil.
öte yandan karşılıksız sevdiğim, beni karşılıksız seven ailem dışında da insanlar vardır. ama bilirim ki bu suistimal edilebilecek bir şey değildir ve sonsuz değildir.
ebeveynler bile kişiyi çıkarsız sevmezler. önce bunu bir düzeltelim. anne baba bile çocuğunun güzel, sempatik, zeki olanını sever.kendisine benzeyenini huy ya da görünüm olarak. ayrıca ilerde işinde başarılı olunca diğer evlatlarından ayrı severler. anlayacağınız gibi çıkarsız sevgi buradada yok .
herkesin bir gün anlayacağı, büyük gerçek. evlilikler bile bir süre sonra düşmanlığa dönüşebilir. genellikle çocuktan sonra kadında oluşan ruhsal ve fiziksel değişimler erkeği korkutabilir.veya işin içine aileler girer bir şey olur mutlaka.
büyük oranda gerçek olan bakıştır. bir kimse malın teki olursa ve karşılıksız seven, saygı duyan, değer veren kız arkadaş olsun erkek arkadaş olsun dikkate almamakta ısrar ederse artık onlar karşılıksız sevgiyi bırakır elbetteki ve çok haklı olarak karşılık bekler ve hatta artık hiçbir şey beklemez. sonra gelip isyan edersin, 'hayat bu mu, insanlar hep çıkarcı' dersin. tek sebebi senin sınırsız bencilliğindir.
''birden duracaksın soracaksın kendine
neden bu düzen böyle neden herkes sahte
sonra bakacaksın, göreceksin çaren yok
devam edeceksin yalandan yaşamaya''
genel olarak doğru kabul edilebilecek bir tespittir. ancak çocuğu sırf kendisine ileride bakması, ailenin yükünü omuzlaması amacı ile yapmış; bu nedenle çok küçük yaşlardan itibaren çocuklarını çalıştırmakta asla sakınca görmemiş, bütün zamanını kahvehanelerde geçiren, kız çocuklarını çocuk denecek yaşlarda kocaya satan ve aldığı başlık parasını rahatlıkla mideye indiren anne babalar hariç.
(bkz: bu dünyayı bu hale getiren yine bizleriz)
O kadar kolay ve o kadar zor bir olgu karşılıksız sevmek. Nedeni nedir peki bu karşılıksız sevemeyişin? Hepimiz yücelttiği hedonizm olgusu olsa gerek. Elimizde olan bişeye dem vurmamız ironiden öteye geçmez.
nedenini ebeveynlerinde anlayamadığı,garip ama gerçek manevi duygudur.istisnalar da kaideyi bozmayacağı için,bizimde hazırlıklı olmamızda yarar var diyebileceğimiz,iyimi yoksa kötümü başımıza gelince anlayabileceğimizi düşünmediğim ilahi duygu olsa gerek
hatalı önerme... kişi, eğer kişiyse, kardeş ya da kardeşlerini, sayıları fazla olmasa da, kendisine değer verdiğinden emin bulunduğu arkadaşlarını ve akrabalarını hesapsız-kitapsız sever, başına tac eder. fazla pesimizmin lüzumu yok.
öncelikle çıkardan kastın en arkadaşım demek isterim. evet anne ve babanın da çocuklarından hem maddi hem manevi çıkar beklentisi olabilir ve bu gayet doğal bir şeydir. doğal olmayan, kötü olan çıkar ilişkisi ise kişinin, başkasını menfaatleri için kullanmasıdır ki bu ilişkinin temelinde yalan ve ikiyüzlülük vardır.
%80 doğru bir önermedir. anne-babanız haricinde illa ki tanıdıklarınızın hepsi size bir gün bir yerde bir döneklik, bir çirkeflik, bir faso fiso yapar. yapar illa ki. insanoğlu, çiğ süt emmiş. ama ebeveyn öyle midir ki. hele de anne.
not: önerme, sağlıklı insanlar için %100 doğrudur lakin, herkes sağlıklı görünmüyor.