bizdeki incesaza benzettim biraz mantalite olarak ancak bu arkadaşların türü daha farklı. dinleyiniz efendim, müzik insanı en rahatlatan şeydir. bu adamlar da bunu başarmışlar.
Günün stresini üzerinizden atmak icin yudumladiginiz kahveyle birlikte yaptıkları her müzik iyi giden israil kökenli bir grup. Türkiye turları düzenliyorlarmiş su aralar. Nevşehirde kendilerini karsilayip önlerinde saygiyla egilmek istiyorum. Bu zamana kadar neden boyle bir tarzdan kendimi mahrum biraktim diye cok kizdim kendime a dostlar. Bulunsun dinlensin.
Gecenin hatta haftanin hatta yilin sarkisi olsun bu jump.
canlı dinlenince daha güzel olan israil menşeli olan fakat pek de sınırları olmayan grup. uzun ince bir yoldayım adlı aşık veysel şarkısını reggae ritimlerinde yeniden yorumlamışlardır. çok güzeldir.
Yine başka bir keşifle karşınızdayım sevgili kültürelf takipçileri! Bu defa Mark Eliyahu, Ahmet Bülent Ekin gibi daha önce bahsettiğim müzisyenlerden bir tık daha fazla bilinen bir grupla tanıştıracağım sizi: Anna RF.
Grup israilli iki gençten oluşmasına rağmen, sık sık dünyanın her yerinden (bilhassa Doğu'dan müzisyenlerle) birlikte çalışıyor. Doğallığı, doğayı ve doğuyu katıp katıştıran bu grubun iki üyesi var: Roy Smila ve Ofir J. Rock. Belirtmek istediğim önemli bir nokta şu ki; grup üyelerinden Roy, yine sizinle bu platformda tanıştıracağım Faran Ensemble grubunun da üyesi. Kemençe, saz, kemane gibi etnik enstrümanları çalabilmesinin yanı sıra Doğu müziği dersleri de veriyormuş. J ise müzik prodüktörü ve Nasala Music and Spirit'in de kurucusu... Kendisi hakkında duyduğum en farklı şey de Vendetta hard rock grubunda gitar çalması! Neden mi farklı? Hanımlar beyler bu adam etnik müzikteki zarif tınılarıyla hayatıma girmişti ve ben onu bir hard rock grubundan ziyade çölde tefekkür ederken hayal etmiştim. Ki grup arkadaşıyla da tanışmaları böyle olmuş; çölde, Shaharut adında bir kasabada. Ortaya böyle mükemmel bir sonuç çıkmış. Anna RF, ibranicede "bilmiyorum" demekmiş ayrıca. Ne kadar anlamlı. Bilmiyoruz.
En başta "israil" dediğimde, ben de dahil olmak üzere hepimizde bir duraklama oluyor, doğrudur. Fakat bu adamlar bütün olaylardan uzak ve izole olarak çölde yaşıyorlar. Biz emekli olduktan sonra sakin bir Akdeniz kasabasına yerleşmeyi düşünürken bu adamlar çölde, bu coğrafyayı tam anlamıyla koklayarak müzik yapıyorlar. Tahmin edebileceğimiz gibi kayıtlarını yaptıkları yer de çölün ortasında... Müziklerinin verdiği kahve sarısı rengin kaynağı da burdan geliyor sanırsam *
listenbeforeyoulove.blogspot.com'a verdikleri röportajda da belirttikleri gibi, böyle müzisyenleri dinlemeyi seviyorlar: Beats Antique, Shpongle, Balkan Beat Box, Ömer Faruk Tekbilek, Imamyar Hasanov, Taksim Trio, Hüsnü Şenlendirici, Habil Aliyev...
Evet Hüsnü Şenlendirici ve Ömer Faruk Tekbilek gibi üstadları da dinliyorlar! Taksim Trio'yu ifşa ettikleri için de teessüf ediyorum kendilerine. Ona ayrı bir yazı yazmak lazım. Merak edip bu faydalı röportajın tamamını okursanız; grubun Türkiye, Türk kültürü, Türk müziği, Türk yemeği ve lokumperest olduğunu da anlamanız çok zor olmaz.
Gelelim sevdiğimiz, bildiğimiz çalışmalarına:
Anna RF feat imamyar Hasanov-Lachin
Weeping Eyes
Stonehenge
Higher
Bingöl
Close Your Eyes
Desert Blues
Change
I & I
End Of The World
Raining in The Desert
Daha fazlasını fan sayfalarında, kendi sitelerinde, Youtube kanallarında bulabilirsiniz. Bu arada grup çok kez gelmiş Türkiye'ye. ilk Ankara'ya gelmişler. Gömebilirsiniz beni. Her zaman yaptığım gibi favorilerimi açıklıyorum:
Lachin
Stonehenge
Raining in The Desert
Weeping Eyes
Bingöl (isminden de geliyor biraz)
Hepsi *
Bazen doğallıkları aşırıya kaçsa da bu adamların müziğini seviyorum. Sevdiğim için de sevdiğim bu yerde paylaşıyorum ki siz de bu "çöl mavisini" ciğerlerinizde hapsedin. Sevgiler!
Raining in the desert şarkısının sonunda çıldırdığım grup. Böyle bir şarkı nasıl 2 dakika 54 saniye olabilir aklım almıyor. Az daha uzum tutsaydınız ya.
gece gölgenin rahatına bak adlı parçaya denk geldiğimde bu güzel ezgiler bu çocuğa ait olamaz diye düşünürken müzik kısmında isimlerini gördüğüm ve her parçasına ayrı bağlandığım grup.
çağatay akman isimli piyasaya yeni çıkan bir gencin söylediği şarkının orjinalini söyleyen ve gerçek sahibi olan israil kökenli olduğunu yeni öğrendiğim müzik grubu. israil'i hiç sevmem ama bu adamlar iyi müzik yapıyor. çağatay akman mıdır nedir onun söylediği çakma versiyondan daha iyi bu adamların şarkısı. radyo voyage, bu grubun araklanan şarkısını arada çalsın bir zahmet. şimdiye kadar birçok popçu lübnan'dan, mısır'dan, yunanistan'dan, fransa'dan şarkı arakladı. simge'den sonra tıfılın biri de israil'den şarkı araklamış.
kendilerini 2 yıldır takip etmekteyim. Bu kadar güzel müzikler yapıyor olup, çok az insanca bilinmesi belirsizliğini korumaktadır. Belki de bu bizim kıymetini bilmemiz gereken bir şey bilemiyorum. Sanatın toplumumuzda değer görmemesinin kanıtı niteliğidir (bkz: çalıntı şarkılar). Kıymetini bilelim bence.