true blood dizisiyle amerikan basınında "küçük anna paquin artık büyüdü" haberlerinin çıkmasını sağlayan hanımefendi. bu dizi onun için kesinlikle bir patlama oldu. umarım dizi bittiğinde de kariyerini iyi yönlendirip sookie stackhouse imajından sıyrılabilir.
adeta ifadesiz surat kraliçesi. ablacım az bi mimik kullan, dizideki bill'in bile "sookie is mine" derken hissettiriyo insana o sahiplenmeyi sen anca eric'i gördüğünde bi gözlerin kaysın, bi kafayı geriye doğru salla, atarlı atarlı yürü.
yeni sezonda daha bi inandırıcı rol yapması dileği ile.
unutmuşum buna altın küreyi vereni de sikmek lazım.
bildiğin torpilli the arrivals'ta anlatılan akraba kontenjanından galiba. bu kadar torpil bu kadar kayırma olmaz çünkü.
oyuncu değil vodafon standında stand mankeni bile olmaz bundan.
o ayrık dişleri, boyama sarışın saçları, jest ve mimik namına tek olayın olan o belerttiği kenafir gözleri, o cırtlak sesi...
o kadar hak eden insan varken kimin torpiliyle almış bu rolleri?
neden bilmiyorum nefret ediyorum lan suratına bakmak bile sinirlerimi zıplatıyo karının.
Ellen page ve cobbie smulders ile beraber güzel Kanadalı aktris kategorisinde yer alan, her saç renginin yakıştığı, etkileyici bir surata sahip aktris.
x-men serisinin ilk filmi ve ardından true blood'ın herhangi bir bölümü izlendiğinde - film ile dizinin ilk sezonu arasında 8 sene var- çığlık atış şekli hiç değişmemiş oyuncu.
sonradan ne olduysa artık true blood'da bölüm başına 3 adet sex sahnesinde yer aldı. 6 sezonluk dizide yiyişmediği bir tek kasabanın şherifi ve gay zenci kalmıştı.
nereden nereye dedirtti bana.
x-mende öpüşemeyen kızdan, true blood'da mahallenin kaşarı olmuş kıza.