bayanların çantasının içine düşüp düşüp bulana dek her milimetre karesine el attığı ve o sırada görülmez birçok kaza yaşayabildiği panik atak anlarıdır.
eskiden tren sesi çıkarmak için salakça bir hareket yapılırdı. eller sırayla iki bacağa ve göğüs kısmına her seferinde dahada hızlandırılarak vurularak pataküte-pataküte sesi çıkarılır tren taklidi yapılırdı. çok gerizekalı bişeydi ama bende yaptım. itiraflar bölümünede geçecem. işte onun başka bir versiyonu yaşanır bu panik sırasında.
genelde evin kapısının kapanmasının ardından ya da otobüse bindikten hemen sonra kalbin "küt küt" atmasına neden olan paniktir. dışarı çıkarken yoğun olarak bir şey düşünüyorsanız eğer telefonu, cüzdanı vs. aldığınızı da hatırlamazsınız; işte o panik adama anlık sövdürür.
anahtar - telefon - para üçlüsünün dünyada üstesinden gelinmezdir ki önemli bir kontroldür.
tek başınıza ıssız bir adaya düşerseniz yanınıza alacağınız üç şey ne olurdu?
anahtar - telefon - para
genellikle kadınsal bir paniktir; kol çantalarının moda sebebiyle bavul boyuna gelmesi, bununla kadınlardaki panik ve unutkanlık bir araya gelir ve şöyle bir dialog olur, aslında monolog'dur, alışkın erkek sabırla bekler...
ayy hüseeyyin ayy ayy ay vallahi yok, ay baktım ay burda da yok ay çaldırdım, düşürdüm, unuttum, gitti vallahi gitti........
( 3 dakika 22 saniye sonra)
aaa ya burdaymış be bak ya, oh hadi gidelim.
saniyeler içerisinde "unuttum lan! unuttum lan! aha dışarda kaldık" düşüncesinin gidip gelmesine neden olan hadise.
nedenlerini araştıracak olursak birçoğumuzun geçmişte anahtarı evde ve hatta daha kötüsü kapının arkasında unutmak suretiyle büyük travmalar yaşamış olmasıdır.
of of of ömre bedel usta, beyin hayvan gibi çalışır o anda, Allaaaah kurar da kurar, kapıda kaldığınızı,çilingirin numarasının nerede olduğunu,telefon olmadan çilingiri nasıl arayacağınızı bile düşünürsünüz...oha lann insan oğlunun beynine bak.
geçenlerde bulgaristan'da yaşanan 6.4 şiddetindeki depremde başıma gelen hadisedir. hatta sadece, telefon, cüzdan ve anahtarlık değil bir an için ayaklarım yerinde mi diye tereddüt etmişimdir efendim.
misal kedinin bir günü;
evden çıkarken;
cüzdan - sağ arka cep - tamam.
telefon - sol ön cep - tamam.
tütün - yelek sol iç cep - tamam.
çakmak - sağ ön cep - tamam.
gözlük - yelek sağ iç cep - tamam.
otobüse binerken;
cüzdan - sağ arka cep - tamam.
telefon - sol ön cep - tamam.
tütün - yelek sol iç cep - tamam.
çakmak - sağ ön cep - tamam.
gözlük - yelek sağ iç cep - tamam.
otobüsten inerken; (hırsızlığa karşı)
cüzdan - sağ arka cep - tamam.
telefon - sol ön cep - tamam.
tütün - yelek sol iç cep - tamam.
çakmak - sağ ön cep - tamam.
gözlük - yelek sağ iç cep - tamam.
dükkana giderken;
cüzdan - sağ arka cep - tamam.
telefon - sol ön cep - tamam.
tütün - yelek sol iç cep - tamam.
çakmak - sağ ön cep - tamam.
gözlük - yelek sağ iç cep - tamam.
dükkanda;
cüzdan - sağ arka cep - tamam.
telefon - sol ön cep - tamam.
tütün - yelek sol iç cep - tamam.
çakmak - sağ ön cep - tamam.
gözlük - yelek sağ iç cep - tamam.
aynen böyle tik gibi bir şeydir.
herşey yerli yerindeyse kızgın kumlardan buz gibi denizin sularına atlamak gibi rahatlık sağlar.