başımdan geçen anlam veremediğim olay şu
güneşli bir mayıs günü kadıköy-eminönü vapurunda fakülteme giderken bir kız yanıma oturdu ve daha selam sabah yokken ve ben ou tanımazken ilk cümle şu oldu
-sence ben garip miyim?
yaşadığı abazanlardan çektiği olayları duyunca hak verdim ancak devamında fotomu çekmesini anlamadım.
yazılan rolün oynandığını gösterir anlamlı anlamsız birçok şey yaşıyoruz zaman hızla akıp gidiyor ve bizler rolümüzü oynuyoruz. biz ne bu kaderi kendimiz seçtik ne de bu iradeyi diye sitem edilebilecek olaylardır.
yavuz sultan selim savaşa giderken vezirlerden birine''traş sonrası kolanya sürme yanarsın''demiş.
tarihçiler öyle şeyler anlatıyorlar ki:lan nerden bilebilirsin böylesine ayrıntılı bilgiyi? diyesi geliyor insanın.
mesela başında büyük bir bela var.biri gelir bak dostum zamanında bik bik böyle böyle yapmış sonrada demiş ki sen bu eşeği güdeceksin.
alla alla ya!la nerden biliyorsun amk? sanki olay gerçekleştiğinde oradaymışcasına anlatıyor adam.
tamam geçmişten günümüze kadar gelen kayıtlar bazı şeyleri açıklayabilir ama bu kadar ayrıntılı olmasına bir anlam veremiyorum.yok neymiş efenim 2. selim hamamda sabuna basmış ölmüş;
olabilirde bir şey demiyorum.lakin koca padişah sabuna basmış ölmüş diye mi yazılır pe*evenk? hiç mi saygın yok padişahına?
Alexander the Great filmini izleyenler bilir.filmin sonunda antony hopkins alexander'ın nasıl öldüğünü değil, nasıl ölmesi gerektiğini kayıtlara geçirir.bence tarihçiler öyle bir durumda kendi düşünceleine göre yorumluyorlar olayları.yoksa övündüğümüz çoğu kahramanlar aslında o kadarda değilmiş.denilmesi??düşüncesi bile kötü.*
not:2.selim olduğu konusunda yanılıyor olabilirim.lütfen bilen varsa bana mesajla bildirsin.
bilgisayarda bir hata iletisi alındığında kapata tıklayınca an içinde tekrar aynı hatanın gelmesi ve seri bir şekilde tıklayınca bir daha aynı hatanın gelmemesi.
sınav çıkışı; "mümkünatı yok geçemem; büte kaldı; o kadar da çalışmıştım ya of :(" serzenişinde bulunan yavşağın, söz konusu dersten dd almasıyla -ortalaması 3.00 civarıdır- "hadi yaa, ay ilk defa şartlı geçiyorum; üzüldüm şimdi..." demesiyle yavşaklığını katlaması. "bu ne doyumsuzluk lan pezevenk?!" demezler mi, derler. ben dedim.
Anlam verilemeyen olaylardır.
kendimden örnek vereyim;
-saçlarım kepeksizdir ve mecburiyetten bir kaç kere kepeğe karşı etkili şampuan kullandım, saçlarım kepeklendi
- topuklarım pürüzsüzdür ve bir kere topuk taşı mıdır nedir kullandım, topuklarımın anası ...
- soğuk memlekette okuyorum, sogukta ellerim kurumazdı, deri kırılıp kanamazdı, tedbir olsun diye nemlemdirici kullandım ellerim kurudu.
Dış çekimde neden gelini yere yatırırlar? Misal beni kayanın üzerine oturttular ve popoma batan tüm çalı, diken, taşa rağmen uzaklara etkileyici baktım. Hala anlamıyorum.
Sırf altında arabası var diye keşke yan koltukta ben otursam deyip, sahibine bir şekilde alışırım diye adamın yüzüne bakmayan bir toplum haline gelinmeye başlanması.
Tamam fakiriz de bu kadar da yapmayın. Azıcık zekaya, konuşmaya, hadi diş fırçalamaya falan özen gösterin. Otururken ayaklarını son sürat açan kişiden uzak durun.
Bu kız beni bir ömür güldürür diyen adamın peşinden gidin. Hayatınıza bir anlam katın be
