bu kızların alayı aynı. sanki bir fabrikadan seri olarak üretilmiş gibiler. birini görüp beğeniyorsun iyi hoş ama tanımaya başlayınca büyük hayal kırıklığı yaşıyorsun çünkü o da klasik, o da adi, o da diğer tüm dişilerin peşine düştüğü gibi saçma sapan hayaller peşinde ve eminim ki o hayaller bile kendilerinin değil sadece bir exe programı gibi yüklenmiş ve en kötüsü de orjinal olduklarını sanıyorlar.
Kimseden dost olmuyor bu hayatta. illa bir çıkarları var, herkes ayıya dayı diyor köprüyü geçene kadar. işleri bitene kadar arkadaşsınız, onların hoşlandıgı şeyleri söylediginiz kadar dostunuz onlarla. Herkes birilerinin canını yakarak mutlu olmaya çalışıyor. Hep gördüklerini yorumlayıp aslını astarını bilmeden vuruyorlar damgayı insanlar. Herkes düşman, herkes çıkarcı; dost yok bu hayatta, sevgi yok, aşk yok... Hiçbir güzel duygu kalmamış insanoglunda.
Anladım ki, yaşadıklarım bana sabretmeyi öğretiyor.
Eskiden herşey bianda olsun bitsin isterken,
şimdi herşeyin bi zamanı olduğunu kabul etmeye başladım yavaş yavaş
ama hep bekledim,hiç bekleten olmadım
..ve sabır konusunda doktora vericem ..yakındır.
ilk aklınıza geleni yapmayın, o an çok cazip gelsede ertesi gün saçma gelebilir.
Ne kadar çok yaşadıysam o kadar iyi öğreniyorum sabırı, bazen mecburende olsa sabretmek en doğru hareket.
anladım ki nefes alıyor sol yanım. ve anladım ki yavaş yavaş galip gelip normalleşiyor değerlerim. içimdeki isyan duruluyor. savaş bitiyor. ganimetler yüreğime kalıyor.
ama bildiğim bir şey var ki; pislik insanlar, Allah'tan başka kimseye hesap vermezler. bu yüzden anladıklarımı da dolduruyorum bir köşeye. durmadan üzerine basıp sıkıştırıyorum yer açılsın diye. ve sadece allah'a hesap veriyorum secdede.
Anladım ki; susmak bir cüsse işi. Derin denizlerin işi. Sığ suları en hafif rüzgarlar bile coşturabiliyor.
Derin denizleri ise ancak derin sevdalar...
Anladım ki; derin ve esrarengiz olan her şey susuyor.
Anladım ki; susan her şey derin ve heybetli...*
bugün
hic tanimadigim birine
sırf sana benziyor diye
usulca sokulup, "bö" dedim
tanidik bir korku aradım
şaşkın bakışlarında bugün
bildik bir gülüş bekledim
espriyi anlayan içten, öylesine
küfretti bir şeyler söyledi
bekledigim sözler bunlar değil
yüzüme vurdu gözlerime
ama senin gibi değil
anladim ki hiç kimse
hiç kimse sen değil
hiç kimse senin gibi şakayı kaldıran biri değil
anladim ki hiç kimse
hiç kimse sen değil
hiç kimse senin kadar anlayışlı bile değil
anladim ki hiç kimse
hiç kimse sen değil
hiç kimse senin kadar "bö" denilecek gibi değil..