özellikle istiklal caddesi'nde insana kendini sümük kadar değersiz hissettiren diyaloglardır.
bakışlardan yapışkan ve iğrenç bir mahluk gibi görüldüğünüzü anlamak zor değildir. enteresan bir haldir.
bu diyaloglarda giriş önemlidir, doğru cümleyi bulamazsan ellerin bomboş kalırsın..
- hanımefendi, rakı içer misiniz?
- içmem..( sapık mı ne bu bakışı)
- hanımefendi, alkollü içecekler ile alaalı bir araştırma yapı..
- acelem var.. tak tak tak tak.. ( topuklu ayakkabının uzaklaşarak çıkardığı ses)
- hanımefendi beleş rakı var..
- içelim anam..
- şaka şaka..( bu sefer de ben vazgeçtim, bu kadın beni yer)
yer: keşan
akşamüstü hava yavaş yavaş kararmaya çalışırken uzaklardan çanakkale de basıldığı söylenen bi derginin satış elemanı (anketör değil ama olsun) yanımaza yaklaşır
-dergi almak ister misiniz?
+yok abi sağol
(satıcı inatla devam eder)
-üç kişisiniz ama aranızda para toplayıp alabilirsiniz
+ama biz aramızda para toplayıp biraver almayı düşünüyoruz.
akşam akşam aldığı alkolik cevaptan dolayı dumura uğramış eleman yaşadığı yere dönmek üzere yanımızdan uzaklaşır. biz ise ilçemizi en iyi şekilde tanıtmanın verdiği gurula içmeye gideriz.