Bana hep bir soğuk gelir. Her gittiğimde dönmek isterim hemen Eskişehir'e. Tek pozitif yanı bence Eskişehirden sıcak olmasıdır. Yine de güzeldir, Anıtkabir yeterlidir.
Gidip görmeden bu fikre sahip olmuş insanlar tarafından kullanılması gayet itici olan durumdur. Literatürde metropol olarak geçen bu şehire hak etmediği bir karalama kampanyası yapılması anlaşılır gibi değildir.
Bu fikre sahip kişiler kümesi genellikle, "deniz olacah bi sehirde argadaş" lafını dilinden düşürmez. Bende onlara diyorum ki; annenin evi de boğaz manzaralıydı dimi?
sevmeye pek neden olmayan. sert karasal iklime sevdiceği bırakmak ve altı saatte otogara varamamanın şehrine ısınmaya tek neden aynı gökyüzü altında olmamız falan herhalde. geniş bir insanım nihayetinde.
işin garip tarafı ankara'yı sevmeyen bu tip insanların ankara'da hala bulunuyor olmasıdır. oysa ki hepsi gitse yollar ne temiz olacaktır, rahat rahat ulaşımımız sağlanacaktır, hizmetler aksamayacaktır, okulum az öğrenciyle kalitesini artıracaktır vs...
sevmeyenin terk-i diyar etmesini istediğimiz durum.şöyle ki azalan nüfusun akabinde su sıkıntısı da bitecektir.güzelim başkentimiz oksijen bakımından artış gösterecek , hizmet artacaktır.ben bir ankaralı olarak ankara'nın çok nüfuslu olmasına karşıyım.sevmeyenlerin sevebildikleri bir yere gitmelerini rica ederim.**
denizi yok ondandır. denizi yok ya o yüzden. denizi yok. denizi bile yok. deniz yok burada. denizi olmayan şehire şehir demem. ha bir de denizi yok. ayrıca denizi yok. denizi olmayan şehri neyleyim. unutmadan denizi yok.
ne yüksel caddesi bi istiklal
ne tunalı bi bağdat
bir renk cümbüşüne hasret ruhlar
yok sokaklarında fink atan başıboşlar
gençler öpüşmüyor burada sokak ortasında,
ne sadaka dilenen var adam gibi, ne gülcüler ne punkçılar
ama herkesin acelesi var inadına
her daim bir yerden başka bir yere koşturan insanlar
adımlar hep hızlı ve gözün teki daima saate takılı
takım elbiseler kahverengi
şehir baştan başa gri
alabildiğine uzanan bir bozkır
ya haddinden fazla sıcak ya bitmeyen bir yağmur...
bu şehir eşeğin aklına karpuz kabuğu
adamın aklına nedim'i düşürür
o şehr-i stanbul ki, bi misl-ü behaymış
yek taşına yekpare acem mülkü fedaymış!!
doğma büyüme ankara aşığı olan birisi için onur kırıcı birşey bu. Tamam pek fazla eğlence mekanı yok belki ama bu onu aşağılamak gerektiği anlamına gelmez ki. Sevenleri daha fazladır Ankara'nın.
başlığı açan kişi olarak söylüyorum ki, havası filan iyi yahu, aslında sevilebilir, şeklinde değişmeye devam eden, evrimleşmiş fikir. ama denizi yok işte.
her ankaraya gidişinde geri dönmek zorunda olduğunun hüznünü yaşıyorsan derinde, ve bırakıyorsan o en kuytularının sahibini terminalde..bırakın da sevmemeye hakkın olsun di mi?..
ankara ya gelip burda bir süre yaşadıktan sonra ** "hadi bir de gidip istanbul u göreyim" diyen ve bunu gerçekleştiren * talihsiz şahsın yaşaması muhtemel olgudur. ankara sevilmez çünkü; havası soğuktur, ağacı yeşili azdır, memur şehridir herkes erkenden evine çekilir, araba ya da taksi parası yoksa gece belli bir saatten sonra * nasıl dönülcek diye kara düşündürür, sabahlancak öğrenci işi yeri yoktur * , denizi yoktur...vs. etrafta ankara yı sevmeyen ve sürekli ankara ya söven insan topluluğu varsa daha da zor kaldırılacak bir durumdur. *