ankara kolay kolay almaz herkesi içine, kabul etmez başka şehirler gibi. sevilmiyorsa bu yüzden sevilmiyordur güzel ankaram. ama içine girdiğiniz zaman da asla kopamayacağınız tek şehirdir.
hem insanlarında hem de şehrin genel havasında insanı çekmeyen birşeyler var bu şehirde.izmir gibi sıcak ve samimi değil...bir kere deniz olmayan bi şehri yaşanılası bulmak zor...
Mecburiyetten sevilen bir şehir. Estetik kaygısı hiç olmamış ve olmayacak bir şehir.Çünkü hiçbir zaman böyle bir düşünce yapısına sahip olamamış bir başkent.
izmir'in yanında sönük, Kars'ın yanında parlak görünen i.Melih Gökçek tarafından idare edilmeye çalışılan bir kent.
Sevmedim, sevemeyeceğim ne yapayım kardeşim...
canım sıkıldığı zaman sahile gidip biramı yudumlayamayacağım veya vapura atlayıp sigaramı keyifle tüttüremeyeceğim, heryerde mutsuz, suratsız, resmi kıyafetli insanlarla karşılaşacağım, kışları soğuktan evden çıkamayacağım bir şehri sevebilirmiyim...hiç sanmıyorum.
batıda** yaşayan insanlar için ankara sevilmesi imkansız bir şehirdir. özellikle denize kıyısı olan şehirler için geçerlidir bu tabi ki ama bu sevilmemede ankara'da yaşayan hanzo oranının yüksekliği önemli bir etkendir.
sabah erkenden işe giderken bir otobüs dolusu adamın hatun kestiği, gece eve giderken laf attığı, en sıradan adamın bile "ne deyon la bebeee" diye konuştuğu bir şehrin sevilmemesi doğaldır.
