Bir süre Ankara da yaşamış biri olarak gelmeyin-gitmeyin derim. Bol bol övünülen kuğulu park ve gençlik parkı hayal kırıklığına uğratabilir. Tunalı Hilmi caddesi sıradan, Bahçelievler ve 7. Cadde zengin itici tiplerle dolu soğuk bir yerdir. Kızılay en hareketli bölge ama orada da bişey yok aramayın. Birde iliklerinize işleyen ne giyerseniz giyin farketmeyin acı bir soğuğu varki insanı memleketim memleketim diye cıyaklatan cinsten.
gelip deniz meniz yok izmir daha güzel yok istanbulda deniz var muhabbetiyle kafa şişirecekseniz gelmeyin kardeşim. lütfen gelmeyin. hiç bi yerde ankara süper eğlenceli deniz var yazdığını sanmıyorum gelip olmadığını tekrar etmenin alemi yok di mi? bildiğin şehir işte, her yer bina. çoğunlukla resmi. ha bide alışveriş merkezleri çok fazla. 5-6 tane büyük cadde şeklinde eğlenebileceğiniz kaliteli mekanlar barındıran yerler var. sevdiğiniz insanlar da burdaysa soğuk falan dinlemeden çıkın tunalıya tunusa filistine. arabanız varsa çayyolu ümitköye gidin. atatürk orman çiftliğinde kokoreç yiyin. sakaryada salaş bi bara gidin mesela, ucuz ucuz biranızı içerken gelen geçeni izlersiniz. canlı müzik yapan bi yerlere gidin ankara müzisyen şehridir. deniz diye bikleyeceksen gelme son kez diyorum çıkar o espirileri aklından. bide öyle herkes kıro değil bak. her türlü insan var öğrenci şehri burası türkiyenin en iyi üniversiteleri burada.
aşti otogar demektir. kızılaya nasıl giderim diye sorarsan eskişehir yolundan yada istanbul yolundan derler seni ankaralı gibi düşünürler ancak senin eskişehir tabelası değil tam tersine gitmen gerekir aksi taktirde eskişehire gidersin.istanbul yolunu kullanıyorsan istanbula. hiçbir yerde kızılay falan diye tabela yoktur.
ankara'yı sevmeyenden uzak durun, o sizi baştan soğutur bu güzel şehirden. şehri sevmeyen adam güzellikleri de bilmez, araştırmaz. bir de şunu bilerek gelin burası ne istanbul, ne izmir, ne de antalya. soğuk olur, çarpar, denizi yoktur, eymir ve mogan dışında denizi andıran yer yoktur. tunalı'ya, g.o.p.'a, çankaya'ya çıktıkça bilkent'e ve çayyolu'na indikçe güzel kızlar zirve yapar.
yazın en kavurucu olduğu dönemde bile gitseniz en azından bir kapşonlu alın yanınıza. temmuz ayında saat akşam 6 gibi otobüs ankara'ya geldi. donduk resmen.
yukarıdaki her üç entrynin beşinde de denildiği gibi gelmeyin. bunu dokuz senesi ankarada geçmiş birinin tavsiyesi olarak kulağınıza küpe edinin.lan rahmetli atatürk bile sallamış burayı gelmiş dolmabahçeye yerleşmiş harpten sonra zorla götürüp gene buraya gömmüşler işgüzarlar.
bonus:
(bkz: ankaranın dikmeni bir daha gelirsem sik beni)
Mümkünse gelmeyin. Yok illa gelecem diyorsanız aştideki ankaray da her iki tarafın da Kızılay'a gittiğini bilin zira sorunca karşıdaki kıs kıs güler. izmir, istanbul gibi bir şehirden geliyorsanız Ankarayı sevemeyeceğinizi bilin.
işe yaramayacak tavsiyelerdir. ankara'ya gelmeyi kafaya koymuş insanlara ne denilebilr ki? yapmayın, etmeyin, eylemeyin. mümkünse bir gezi yapın 1-2 günlük, sonra karar verin, ankara mı yoksa başka bir şehir mi?
yaz döneminde geldiyseniz gençlik parkı'ndaki dönmedolaba binin. ankara manzarasının tadını çıkarın. bir de ulus'ta çıkrıkçılar yokuşunu tırmanın, ordan kaleye çıkın. pirinçhan'ın meşhur gözlemelerinden yiyip çay için, kalenin içindeki and cafe'de tarçınlı kurabiye yemeden gitmeyin.
