Bu sabah sokakta görünce gene inanamadım gözlerime. "Eskort necla"nın o fotosunu gördüm ya, insanlar harbiden çift yaratılıyor lan. Bildiğin kate upton. Eskortluk yapan birinin bile doppelgangerı kate upton, kimbilir benimki hangi köprünün altında bali çekiyodur amk...
elektrik direklerinde, duvarlarda ucuza boya yapılır, üniversite öğrencisinden matematik dersi gibi gayet samimi, iyi niyetli afişlerin olduğu küçük şehirlerde büyüyen bendeniz gibilerin garipseyerek ve iğrenerek baktığı kartvizitlerdir.
ve evet ankara'nın bitki örtüsü olmuştur onlar. bu gri şehrin her ne kadar kendince bir sevimliliği olsa da havasından sonra en çok can sıkan özelliklerindendir. cinsellik bu kadar mı ayağa düşer arkadaş.
konfeti nedir?
tek bi noktadan etrafa saçılan cicili bicili kağıtlar
etrafı kirletir ama cümbüş katar.
bu kartlar da ankara'nın ne kadar eğlenceli yer olduğunu ispatlar.
ankaraya ilk gittiğimde cebeciden kızılaya kadar yürürken Mithatpaşa köprüsünün altında görmüştüm. çok ilginç gelmişti, kızılay meydana gidene kadar 50çeşit kartvizite rastladım o gün. ulusta geceleri çankırı caddesi dolaylarında yere atanları da gördüm. ulan bizim oralarda esnaf bile kartvizit basıp dağıtmıyor başkent travestileri, eskortları yerlere atıyor. işin komik yanı da şu; örneğin kartta eskort banu yazıyor ama resimde Angelina Jolie var.
bi ara dayının birinin kurtuluş parkı kenarında yürürken travesti azranın kartını alıp "hmm belki lazım olur" diye göt cebine koyduğunu gördüm.
hep aklıma takılan soru da şu; polisler bunu bilmiyor mu fahişelere neden bu kadar imtiyaz veriliyor?
Ankaranın bitki örtüsü sayılır. Genelde ulus cebeci sıhhıye mithatpaşa necatibey taraflarında sıkça rastlanır istemezsenizde gözünüz takılır ve farkında olmadan numarayı ezberlersiniz.
amy winehouse'dan tutun selena gomez'e kadar hepsinin fotoğrafının basıldığını üstüne de "jale, alev" gibi isimlerin yazdığı kartlardır. şaşırmamak lazım ankara'nın bitki örtüsü bu sonuçta.
Bundan 4 yıl önce ulus'ta bulunmuştum. O kartların dağıtımı şöyle denk geldi bana. Taksici yanımdan yavaşça geçerken yüzlerce kartı yüzüme şlap diye attı. Sövmeye kalmadan gitti. Sonra acı gerçekle karşılaştım.
Ankara'ya ilk ve son gidişimde yerlerde onlarcasını görüp şaşkınlıklara gark olduğum kartvizitlerdir. Böyle gittiğim yerlerden pipet, peçete, taş, magnet gibi şeyler topladığım için ankara'dan da anı olarak ne aldığımı rahatlıkla tahmin etmişsinizdirasdd.
Ne zamandır açmayı düşündüğüm başlıktı, açılmış sonunda. Koskoca başkente yakışmayan iğrençlik. Ya polis ya belediye bundan bir şekilde para kazanıyor prim yapıyorlar ki, bitirmiyorlar.
Yoksa kızılay sıhıye ulus 100 er metre aralıklarla 2 şer polis koy dağıtıldığı saatler belli sonuçta, dağıtanları nezarette bi güzel eskit bak bakalım yapabiliyorlar mı Aq.