dost kitabevinin karşısındaki 3. banktır. o kahverengi deryanın müptelası bir balık olmam orada oldu. bu yüzden orası güzeldir. ankarada onun nefes alıp verdiği her satıh gibi.
dikimevinden kızılaya kadar uzanan günün her saati dinamizmini koruyan her ne kadar kalabalık olsada insanı dinlendiren bir havası vardır. ankara da kaldığım yıllarda kendimle ne zaman hasbıhal etmek istesem dikimevinden çıkar kızılaya kadar yürür ordan sıhhıye ine abdi ipekçide biraz soluklandıktan sonra kurtuluş parkından doğru tekrar cemak gürsele çıkardım gece yarıları daha bi güzel olur insanı dinlendirir. hareket isteyene inanın istediğinden çok fazla hareket var bilenler iyi bilir ki ankaranın siyasi dengesini değitirebilecek bir yer varsa orası kesinlikle cemal gürseldir.. kah eski havası pek kalmaz yakında yılların siyasalını şehrin göbeğinden alıp gölbaşına taşımak hangi gerizekalının aklına geldi cidden merak ediyorum.
Hava karlıysa tunalı hilmi, kuğulu park, hava sıcaksa ahlatlıbel anayasa mahkemesi karşısındaki göl manzaralı orman içindeki tesis. Sanırım odtüye bağlıydı. Ha unutmadan bir de beytepe kampüsüdür.
benim için hiç doğru dürüst gidemediğimden paris caddesidir. ha orada ne var ne yok bilmem bir kere geçtim içinden baktım 10 numara daha da geçmek nasip olmadı.
