Biri gezmeye geldiğinde götürülüp gösterilmelidir. Zira hayvan kadar para ödenmiştir. Onun yerine bir kaç tane düzgün park-eğlence yeri yapılabilirdi. Artık bi avm miz bir de kapılarımız var. Yuppisi ne mutlu bize.
ankaranın borcu ile ilgili her konu açıldığında, borcumuz çok ödemekle bitmez diyen, karayalçının borçlarını ödüyoruz diyen birinin, ankaranın 5 ayrı noktasına 25.000.000 tl vererek kapı yaptırması akla sığmayan bir projedir.neyin kapısı ve hangi aklın projesidir bilinmez.
birinci kapı: melih'i sevmeyen giremez.
ikinci kapı: melih'i az seven giremez.
üçüncü kapı: deniz'ler giremez. ironi.
dördüncü kapı: götçek diyenler giremez.
beşinci kapı: beşinci boyut izleyen giremez.
çocukluğumun geçtiği kasabada dahi vardı. "kuzuculu kasabasına hoş geldiniz" yazıyordu. öbür tarafındada "güle güle" . komik olan durum ise koca ankara bşb. nin bu kapıları reklam konusu yapması.
kapıdan önce yol ve kavşaklarına yön tabelaları gereken şehirdir. ana caddelerinde dahi insanın nereye doğru gittiğini anlayabilmesi oldukça güçtür.
ankara'ya oranla kat be kat büyük ve karmaşık bir kent olan istanbul'u bu konuda gerçekten tebrik etmek gerek ki her sokağından caddeye çıkışta, mutlaka bildik bir semtin veya istikametin, hatta çevre yoluna ulaşma yönünün gösterildiği bir tabela bulmak mümkündür.
Artık " kapısız köyden mi geldin?" Lafı biz ankaralılara işlemeyecek.
bilmiyorum bu beş kapıya ne diyem mahmut mu diyem durumu.
Ümitköy metrosu güya ben liseye başlarken bitiyordu ben liseyi bitirdim üstüne yıllar bitti ama Ümitköy metrosu bitmedi. Helal olsun kapılı köyümüz olacak.
şehrin bir sürü sorunu varken yapılması lüzumsuz olan asrın en dangalakça projelerinden birisi. yalnızca gökçek'in beyninden çıkabilecek kapasitedeki semazen şekilli dönen restoran tarzı komik ve faydasız projeler olmayınca seçim öncesi bunu yapası geldi herhalde belediyecilikten anlamayan başkanın.
ayrıca bu kapılar mimari olarak ankara'nın kent kimliğine asla uymamaktadır. Ankara'da ne selçuklu mimarisi görülür ne de osmanlı. ankara'nın dokusu tarihi evleri, cumhuriyet döneminde yapılmış taş binaları ve yerin metrelerce altında yatan binlerce yıllık tarihidir. bunu kavrayamayan cahiller başımıza başkan diye seçilirse başımıza gelecekler 1. evkaf apartmanının yıkılıp yerine radisson otelinin yapılması gibi şeyler olacaktır.
ankara gibi bir başkent'in her türlü sorununun çözüme kavuşmasıyla beraber dokusunun da yeniden kazandırılması için bu kapıların her bir parçası yapımlarında emeği geçen her üst düzey gereksizin belli uzuvlarına sokulmak suretiyle bu ülkeden def edilmesi gerekmektedir.
10 gün önce sincan istikametindekine rastgelinmekle dumura uğratmış kapılardır. ankaranın giriş kapısına ihtiyacı yoktur. bitince görsellik anlamında şehre bir şey katacağını ise sanmıyorum.
