16. yüzyıl mimarisi ile 21. yüzyıl teknolojisinin sentezi olan ankara'daki cami. cami herkese açıktır, içeri girenlerin başı hep yukarıda, geride kalanların da alnı secdededir.
Şehre herhangi bir yerden baktığınız zaman silüetinin en nadide parçalarındandır biraz yukarsında sheraton otel onundan yukarısında atakule bulunur sonradan dolan yüksek katlı binalarıda görmek mümkündür.
Son bir senedir pek çok kez olduğu gibi yine bir şehidimizin cenaze namazı kılınıyor ve avlusu onu uğurlamaya gelenlerle dolu .. Bu memleket başka memleket..
devlet erkanının kullanılması için yapılmış devasa büyük camii. içerisinde cuma namazını kılmak için girdiğimde hutbeyi dinlemek yerine caminin içini şakın bakışlar içerisinde inceledim.ciddi anlamda çok büyük.
başarısız bir sinan kopyası. başarısız bir şehzade camii, sultanahmet camii kopyası. istanbul'da bu caminin "orijinalleri" varken bunu yapmak saçmalıktır. sinan kendini bile taklit etmemişken devletin yaptırdığı cami sinan kopyasıdır. yazık valla, vesselam.
çevresi, sabah namazları bir başka olan cami. geniş avlusundan farklı hayatlara, doğan güneşe bakılabilir. mimari açıdan verilen paraya değecek bir iş çıkmamıştır. avluda, yıllar geçmiş hala mı bazı taşlar yere tam oturmaz.
tarz yapacağım derken b.kunu çıkartmanın vücud bulmuş hali. çok afedersiniz ama s.k gibi bir mimariye sahiptir. mimar sinan tarzı kötü kopyalardan biri işte. hani nerede mimar sinan'ın şahaserleri nerede kocatepe. altında beğendik mağzası var lan daha ne deyim aq!
kaloriferleri çok iyi yansa, türkiye nin en büyük kubbeli camisi de olsa, sarı kadı, hacı bayram gibi ankara nın eski camileri kadar sıcak olmayan ve elektrik alınamayan camidir.
ana haber bültenlerinde ''kocatepe Camii'nde düzenlenen törenle toprağa verildi'' şeklinde duymaya alışkın oduğmuz merhum turgut özal döneminde ibadete açılmış olan cami..
bir dönem siyasi otoritelerin hedefi olmuş, ilk önce dalokayın modern önerisi sağ görüşlü jüri tarafından reddedilmiş yerine bugünkü şekli ile yapılmış ve yaşanılan döneme, cumhuriyetin başkentine saygısızlık edilmiş, daha sonra çeşitli sebebler gösterilerek minareleri sol görüşlü belediye tarafından griye boyatılmış ve ne olursa olsun mimariye ve emeğe saygısızlık edilmiş, en sonrada aynı minareler melih gökçek tarafından beyaza boyatılmıştır. fakat kendi rengi tam beyaz olmadığı için minareler ultra iğreti durmaktadır, düzeltme denilerek yine bir hata yapılmıştır.
mimar sinan camilerine benzetilmeye calısılmıs fakat gayet basarısız ve ucuz kacmıstır. butun fotograflarda oyuncak gibi gorunmektedir. rengini de cesitli zamanlarda degistirmişler fakat nedense cuk oturacak* bir renge ulasamamıslar. gorkemli bir yapıya evsahipligi yapması gereken bir tepeye bu cami hic yakismamis. vedat dalokay ın burası için tasarladıgı caminin siyasi nedenlerle yapılmaması ne kadar kotu. bu proje daha sonra biraz degistirilerek pakistan islamabad da kral faysal cami olarak yapılmıs ve aga han mimarlık odulu kazanmıstır. ankara için ne acı..
ankara'nın o kadar para toplanmasına karşın en kıymetsiz malzemeler kullanılarak yapılan camiisidir. yıllardan beri inşa işleriyle uğraşan bir göz bu yapıya baktığında kullanıla mermerlerin türkiyenin en ucuz mermeri olan "mavi marmara" olduğunu hemen anlar. yapılan sıva betonun üzerine serpme atılmadığı için dökülmeye başlamıştır. avlusundaki mermerler kesinlikle terazi kullanılmadan döşenmiş olup, hem kot farkı vardır, hem de yerlerinden oynamıştır. çinkolar ise kararmış, ezilmiş büzülmüş, cami duvarlarına renk vermektedir. içeriye girildiğinde de manzara farksızdır. yıllardan beri ısrarla o adi halıları yerden kaldırmamaktadırlar. içeri her girdiğimde "param olsa da en azından şu halıları değiştirsem" diye düşünürüm. hele ilk yapıldığı yıllarda siz bir de minarelerinin renklerini görecektiniz. sadece ahşap işi biraz geçer not alabilir.
evet ankaranın merkezinin tek camisi olan bu camii maalesef ki çok ucuz bir işçilikle yapılmış. bütün işçiliğinin kötü olmasını artık tesadüflere bağlamak imkansızdır işi bilen bir gözle bakarsak.
