halka açık yerlerde taraf gazetesi okumaktır efendim. özellikle çankaya taraflarında bu hareketi asla yapmayınız.
hava güzeldi geçen gün, bolca yağmur yağmış sonra güneş açmıştı. sabah uyandım gittim bir yere . kahve içip kuki yiyerek amerikan hayat tarzına tam tamına özeniyordum. taraf olmadan da olmazdı tabi bu. onu da aldım yanıma. bir de yıldırım türker aşkına radikal.
önce radikal'ı okudum. normaldi her şey. kimse benimle ilgilenmedi. sonra taraf'ı açtım okumaya başladım. mekan self servis. insanlar tepsilerle yanımdan geçiyor. gözleri gazeteme ilişiyor. tam sayfa açmışım. ntv olayı henüz bitmiş, tsk'nın cunta meselesi ateşi ankara'da hala sıcak. öyle bir zamandayım yani.
şişko kemalist teyzeler, ak saçlı bürokrat amcalar, sıradan memurlar, kulağına bluetooth kulaklık takınca kendini ceo sanan andaval çakma iş insanları...
sanki arka bahçelerine sıçmışım gibi baktılar bana uzun süre.
sonra daha bir tiksindim bayraktı, orduydu... çektim eve geldim.
gezmek dolaşmak için mekan aramaktır efenim.
beyhude bir çabadır. ya gölete gidilir ya da sayısını bile bilemediğim kadar çok olan devasa alışveriş merkezlerinden birine...
arabadan inip sen benim kim olduğumu biliyormusun dememek lazım, ankarada herkez birinin bişeyi, sen arabadan inip benim kim olduğumu biliyormusun diyorsun ve bu etrafındaki herkes tarafından tekrarlanıyor, herkes biri ya ankarada.
Dolmuşçuyla kavga etmek
Aspava dısında baska biyerde yemek yemek.
Kızılaydan ulusa yurumek (heleki kışın denemek)
Etimesguttan sincan'a yurumek
Evet iksinide denedim ben yaptım siz yapmayın