ankara da hiçbir yer 'mutlaka' görülmeye değer değildir, zira ankara toptan boktan bir şehirdir. ama yine de fena sayılmayacak yerleri vardır, başında da kuğulu park gelir.
dikimevi- altındağ arasındaki talatpaşa bulvarı'nda kendinizi adeta paris'in bir caddesinde yürüyor gibi hissedebilirsiniz. demet, lalegül ve macunköy ise şehrin göbeğinde size sanki bir tatil beldesindeymişcesine dinginlik ve huzur sunacaktır; emin olun bir sayfiye beldesinden ayırt edemiceksiniz. veeeee tabi ki olmazsa olmazımız özellikle haftasonları için ulus * diyorum. burada değişik lezzetleri tadabileceğiniz çeşit çeşit eğlence ve yeme-içme mekanı bulacaksınız. hepsi de birbirinden şahanedir. aaa az kalsın bentderesi ve çinçin'i unutuyordum; şehrin mimari anlamda gözbebeği olan bu iki önemli kilit nokta nasıl unutulabilir. buralarda ankara'nın mihteşemm kent planlamasının en güzel mimari örneklerini, tarihsel dokusu içinde görebilirsiniz. şimdilik bu kadar diyor; hayırlı gezmeler diliyorum efenim.