baştan halisülasyon mu acaba diyerek gözler bir ovuşturulur sonra daha dikkatli bakılır ve martıdır o canlı hemen fotoğraf makinaları cep telefonlarıyla resimler çekilir sanki uzay mekiği görmüştür kendileri.
okula ilk geldiğimde başıma gelen hadisedir. binamızın yeniliğinden ve en üst katta olmamızdan dolayı tavan penceresinin olması derste leyla gibi oraya odaklanıp kalmak ve karga sesini martıya benzeterek şok olmam sonradan gerçeği anlamam ile yıkılmamdır.*
türkiyenin denizi olan herhangi bir ilinden ankaraya gidip orda kalmak zorunda kalmış insan hayalidir, yazıktır...
(bkz: kuğulu parkta martıya simit atmak)