doğma büyüme ankaralıyım ve aklıma hiç bir şey gelmedi, şaşıyorum.
öyle muhteşem yerler geliyor insanın aklına "gidilecek yerler" denince. bence takılmayalım bunlara.
anıtkabir'le başlanır mesela bu gidilecek yerlere. geriye de belli başlı merkezi yerler ve parklar kalıyor.
kurtuluş parkı, gökçek parkı, mavi göl, kuğulu park ve en güzel ve sanırım en büyüğü olarak da seğmenler parkı, ki burada doğayı aramıyorsunuz, kayboluyorsunuz içinde.
hani bu kadar mı? evet bu kadar. başlığı açan şahıs gibi 7. caddeyi falan mı anlatayım?
ne var ulan bu 7. caddede? böyle kalabalık ve işlek yerlerin sevilmesi ve övülmesi bana komik ve saçma gelmiştir her zaman. çünkü böyle yerlere insanların gitmesinin tek sebebi kalabalık ve "canlı" olması. işin saçma tarafı da burada ya zaten. herkes, kalabalık ve hareketli diye buraya gidiyor. herkes!
işte bu "herkes" kalabalık ve hareketli diye buraya gitmese bomboş olacak değil mi.
demek istediğimi anlayabiliyor musunuz?
yani bu caddeyi hareketli kılanlar, "çok hareketli ve yoğun insan trafiği var, 7. caddeye gidelim" diyen insanların ta kendisi. ne kadar da komik...
diğer saçma bulduğum şey ise kalabalıkların anlamsızlığı. sosyalleşmek güzeldir fakat burada sosyal değil aksine dibine kadar asosyal olursunuz. zira kalabalıklar arasına karışınca herkesle haşır neşir olmuyorsunuz. yani bir üniversite bahçesi gibi herkesle iletişim halinde ve sohbet edebileceğiniz bir şey yok ortada. bu sebepten tanımadığım insanların oluşturduğu kalabalığı "oha beybi kızlar kaynıyor burada, çok kalabalık ve canlı(!) burası" diyerek gözünde büyütenleri anlamıyorum.
evet kardeşim, o kalabalığın sebebi senin gibi düşünen insanların oraya doluşmasıdır. işte bu sebepten boş kalabalıktır.
özet: ılık bir yaz akşamında seğmenlere gidip biranızı için. boş kalabalıkta "aranan" insanlardan olmayın.
Temmuz ayı gibi 3 4 günlük izin alıp ankaraya gitmeyi kafamı dağıtmayı planlıyorum. Acayip bunaldim dağın başında 5 aydır. Güzel vakit geçirebileceğim bir yerler varsa bilgilendirelim.
Ankarayı bilmeyenlerin öneri vermemesi gereken başlıktır. Turhan güneş "caddesi" ne merkez diyip, tunusa turan güneşin paraleli, atatürk bulvarına turna güneşin paraleli diyen birisi ankarayı bilmiyordur.
Ankara kalesi ve çevresini ziyaret ettiğinizde restore edilmiş evler ve tarihi yerler göreceksiniz. Kanmayın arka kısımlar ful kerhane. Ama yinede güzel şehirdir.
(bkz: eski orospular melek oldu)
(bkz: eski kerhaneler müze oldu)
istanbul gibi bir boğaz olmadığından ve öğrencilerin bolluğundan Ankara kendini cafe ve restorant konusunda baya ileriye taşımış, o yüzden restorantların lezzetleri birbirinden eşsizdir. Bunun dışında modern semt ve insanları ile meşhurdur. Sincan, mamak, çubuk ve ayaş gibi Ankara ile alakası olmayan ilçeler ile keçiören ve demetevleri gezenler Ankara'yı mutlaka sevöeyecektir. *
Çankaya
Yıldız / Turan Güneş cad. :
Ankaranın merkezi olup, elit sınıflara hitap eden semt ve caddedir.
Mutlaka Yıldız Liva'ya gidilip çikolata yenilmeli tatlılarıyla çay içilmeli.
Tunus Cad.
Tunalının paraleli olan, harika barların cafelern olduğu , en başında IF diye küçük ama harika popüler konser mekanı olan cadde. Alternatif grupların dinlenmesi gereken yer.
Atatürk Bulvarı :
Tunalının paraleli olan, Kızılaya doğru ilerleyen yer. Genelde oteller, sanat binaları vs olsada giyim mağazalarıda vardır. Genelde transit geçilen caddedir Kuğuludan Tunalıya çıkılmak isteniyorsa.
Panora :
Bence Avrupanın en iyi 10 AVM'sinden bir tanesidir. Çankaya Oran'dadır. Turan Güneşin bitiminden sonradır.
Ayrancı :
Eski Ankaradır. Eskimiştir ama yinede modernliğe taş çıkartır.
Atakule :Avrupanın simgesi olmuş, şimdi umursanmayan kulesidir.
Hoşdere cad.:
Çankaya genelinde gece herkesin beykoz çorbacısına gittiği Ayrancının ve Ankaranın eski caddelerindendir.
Tunali Hilmi:
Ankaranın en işlek , tarihi ve gençliğin en dolu ve Ankaranın en güzel caddesidir. Balık restorantlarıda çok güzeldir, bir akşam gidilmeli.
Bestekar sokak:
Tunalımın arasında bulunan sokakta akşam bir kaç shot, sokakta biranızla, tavuk pilav yiyip Tunalıya geçmeniz gereken yer.
Kuğulu Park:
Tunalının başındadır. Ankaranın ikonu ve kalbidir.
Esat Cad.
Tunalı Hilmi 4 yoldan bağlanılan Esat semtinin Esat caddesinin sonlarında bulunan Aspava Dürüm Restorant zincirlerinde mutalaka, ssk dürüm , pide vs yenilmeli.
Botanik ve Seğmenler Parkı:
Tunalıya yakındır, huzur verir, rock gruplarının ilham aldığı parklardır. Paris Picnic misali Çankaya Picnic'dir.
Eymir Gölü:
Ankara için eşsizdir. Ankaralılar, istanbul Boğaz'da yürümeye gidermiş gibi Eymir gölüne giderler, bisiklet kiralayıp spor yaparlar. Hemen sıcacık gözleme, çay yiyip huzurlanmaya devam ederler.
Balgat :
Harika dürümcüler, ciğerciler vardır. Masabaşı restorantı için Amerrkadan bile gelinir.
Söğütözü :
Modernitenin Ankara halidir. Oturmak için en güzel semtlerdendir.
Muhsin Yazıcıoğlu Cad. :
Merkezi konumu ile Söğütözünün lüks caddelerindendir. Çok işlektir, özellikle devasa cafeleri ile. Restorantları çok lezzetlidir, özellikle Brown Cafe çok iyidir. Vakit geçirmek için ise Marco Pasha, Bacıbaba gibi büyük kafeler.
Bahçelievler,
3.Cadde:
7.Cadde:
Ankaranın en popüler ve işlek caddesidir. Üniversitelere yakın olması sebebi ile en işlek caddelerindendir. En popüler yiyeceği sim dondurmalarıdır.
3.Cadde :
7.cadde kadar işlek hale gelmiş, güzel cafelerin olduğu caddedir. Leman Kültür'ü güzeldir, cafelerin yüzde 80 ini kızlar oluşturur.
Bahçelievler 4.Cadde , Emek 8.Cadde :
7.Caddenin kalabalığına alternatif caddelerdir.
Beşevler:
Öğrencilerin ortak merkezi. Yine 3.caddedeki kafeler gibi hepsi birbirinden güzeldir. Ama Big Baker'da mutlaka hamburger yiyin.
Beştepe :
Sarayın yapıldığı yerin ilerisinde Atatürk Orman Çiftliğin bulunduğu yerde gece yarısı mutlaka eşsiz Ankara kokoreçi yenmeden gidilmemelidir.
Eskişehir Yolu :
Kuleler caddesidir/bulvarıdır. Gündüz kent park ve cepa Avm'lere gidip alışveriş yaptıktan sonra Tepe Prime 'a gidilip takılması gerekilen yerdir.
Odtü, Hacettepe, Bilkent : Hepsi eskişehir yolua paraleldir, mutlaka öğrenci olunmadıysa görülmesi gereken okullardır. Sadece bir üniversite, istanbul'un bir semti kadardır.
Çayyolu :
Eskişehir yolunun bitimiyle çayyoluna varılan yer. Girişinde Gordion Avm de mola velmelidir.
Park Caddesi :
Çayyolunda takılmalık en güzel caddedir. ister gündüz ister sabah. Tüm mekanlar birbirinden eşsizdir.
Beysu Kent :
Güzel spor salonları, güzel evler, villaları ile eşsiz semtlerdendir.
Yaşam Kent:
Daha çok konutsal yerler olsada, orjinal tadışacak mekanların da olduğu yerdir.
Bağlıca :
Son gelişen ve inanılmaz bir hal alan, Başkent Üniversitesinin kalkındırdığı süper semt.
Batıkent : Çoğunluğu Villa tipi müstakil evlerin oluşturduğu ilginç semt, arada kalsada Atlantis çevresinde vakit geçirilebilir. Cumhuriyet fırınındam hamur işi ve tahinli çörek almalısınız.
Gölbaşı :
Gölbaşı merkez bir köy gibidir ama girşinde mogan gölüne gidilebilir.
incek:
Son yılların ultra güzelleşen semti. Üniversiteler, kolejlern, düğün mekanlarının bir bir taşındığı yer.
Şu an için sadece Aspavası güzeldir. Gezilecek çok yer yoktur.
Bunların dışında,
Next Level Avm, Taarus Avm, 365 Gibi Alışveriş merkezleride alışveri için idealdir.
istanbulda boğaziçini çıkarsan bunlarım 3te 1 i çıkmaz. Yiyip içilmesi gereken, birazcık eğlenip huzur alınacak bir şehirdir Ankara. Oyun havaları genelde Çankırıya daha yakın olan Çubuk ya da Ankaraya uzak Ayaş, Bala, Haymana gibi yerlerde popülerdir.Ankaranın müziği Alternatif Rock'tır.
Çin, Japon ve Tayland mutfaklarından her türlü yemeği bulabiliyorsunuz. Fiyatlar makul, garsonlar sempatik, ortam çok huzurlu, kimi zaman canlı müzik var. Dört beş şubeleri var, en iyisi Bilkent'te olanı.
Piknik için mavi göl.
Bisiklet ve yürüyüş için eymir gölü.
Eğlenmek için gençlik parkı.
Yemek için Balgat ve çukurambar.
Kültür ve Turizm için Anıtkabir.
Kız Arkadaşınızla sohbet edip gezmek için Tunalı ve Bahçelievler.
Alışveriş için forum Ankara outlet.
Ders çalışmak için milli Kütüphane.
mamak'ın o kültür ve sanat kokan sokakları mutlaka gezilip görülmesi gerekendir. insanları o kadar bohem bir hayat sürdürmektedir ki onlarla tanışmak için can atacaksınız.
