erzincan'ın bir köy okulunda mevsimler işlenmektedir. yaz mevsimine gelince, öğrencilerden biri sorar :
- öğretmenim, ben hiç deniz görmedim. bana denizi anlatır mısınız ?
öğretmen kısa bir an duraklar. sonra gülümseyerek,
+ hayır , anlatamam. der.
çünkü, öğretmen de o köyde doğup büyümüştür ve bir ucu basra körfezi'ne dökülen, kör olası zalim fırat'ı saymazsak denizi hayatında hiç görmemiştir.*
işte, buradan anlıyoruz ki, ankara'da deniz yoktur. ...ve ankara'da olmadığı için de erzincan'ın köy okulundaki öğrenciler denizin ne olduğunu uzun süre öğrenemeyecekler.
sülocuğumun * egeden sonra ankara'ya da el attığını gösteren tespitimsi cümle. muhtemelen öncesi de şu şekildedir:
ankara'da gemi yoktur.
ankara'da liman yoktur.
binanaleyh ankara'da deniz yoktur.