doluyu koysa almayan, boşa koysa dolmayan, çoğunluğa ayak uydurup iyi kötü yaşamayı bir türlü beceremeyen, hayatın sürekli ürettiği belirsizlikler, dayattığı seçme zorunlulukları, mesuliyetler ve türlü çeşitli aksaklıklar, terslikler karşısında bir noktadan sonra sabır ve soğukkanlılığını tamamen yitirerek cinnet geçiren, çığlık atıp yardım isteyen insan nidası, çıkış.
çaresizliği, yalnızlığı ve anlamsızlığı hissetmektir. rüzgarın kasvetli uğultusunu duymaktır. kullanım kılavuzu olmadan bırakılmışız okyanusun ortasına. fark etmektir.
aşırı tehlikeli bir cümledir. adam orada felsefe yapmaya çalışırken bir anda hayır sever bir vatandaş eyleme girişirse sonuç hazin olur. (yüzmeyi bilmeyeni sudan çıkartırlar misali.)