"ulan o kadar ağdayı yapıp hala nasıl bu kadar kıllı olabiliyolar ya" bakışı ile aynı kategoriden olan bakıştır.
"sana ağlayarak attığım kafaların hesabını dağlara taşlara sormazsam bana da adam demesinler" bakışı ile benzeşebilirler de, benzeşmeyebilirler de.
"kötü espri yapıyorum yaw, allah allah bu işte bi iş olmalı, herkes benden nefret edecek" bakışı ile de benzeşmekle beraber, saygılar sunarak gözlerden uzak bir sahil kasabasında gözyaşları içinde kahkaha atan kamyon şöförünün çığlıkları gibidir bu bakışlar. ahh ah.
bahsi geçen şahısın o bakışı artık bolton semalarına doğru atacağı başlıktır..ama bu iki durum arasındaki tek fark, anelka'nın bu sefer "iyi ki geldim ben şu bolton'a ya, o neydi lan öyle iki senedir bir tane avrupa maçı oynamadık doğru dürüst" şeklinde bir bakış atacak olmasıdır.. *
dahi daumun muhteşem taktiklerini ve de anadolu takımlarının o muhteşem stadlarını, medeni taraftartarlarını görünce hissetiği duyguların dışa vurumudur.
bir nev'i "ne işim var lan benim burda" bakışıdır. bi miktar şaşkınlık, bi miktar da pişmanlık kokar. az biraz da şaşkınlık ihtiva eder. kime pas atayım, kimden pas alayım soruları da bu bakışta gizlidir. "koş koş gerisi boş" da demeye çalışıyor olabilir. ya da ben bu kadar çok şeyi bir bakışa sıkıştırmaya çalışan abartık* bir adem oğlu da olabilirim. evet.