önce karadeniz sahil yoluyla başladı sonra heslerle devam etti şimdi nükleer gündemde. zamanında istanbul üniversitesinde bir profesör, dönemin hükümetine izmirden vana kadar giden yatay bir otoban ve üçer tane de belli aralıklarla dikey otoban sistemini önermişti. onlar da yanlış hatırlamıyosam antalya-kocaeli, samsun-mersin ve trabzon-mardin şeklinde idi. bu üçer dikey otoban, yatay otobanla da kesişiyodu. fakat bu proje reddedildi. onun yerine yıllar sonra karadenizin doğasını sahilini baştan başa tahrip eden bir otoban yapıldı. üstelik sadece bir bölge için karadeniz için.verimlilik desen o da yok. nerde diğer proje nerde karadeniz otobanı. keşke ülkemizde bari bazı işler uzmanlarına bırakılsa. çünkü diğer projeyi hazırlayan kişiler bu işin uzmanıyken. karadeniz sahil yolu rte nin keyfi olarak karadenize hediyesi şeklinde gösterildi insanlara. oysa sahil ne kadar hırpalandı neler değişti kimse bilmedi. nasıl olsa çabuk unutan toplumuz. şimdi de hesler yapılmakta, akmayan dereler, kepçelerin yıktığı tepelerle su yolu yapılıp birleştirilmektedir. amaç tabi enerji üretmek ama oradaki derenin yolu değiştirilmiş başka dere kurutulmuş kimsenin umrunda mı.
ben de bir karadenizli olarak hesktirin diyorum bu enerji manyaklarına.
