ayağına kadar gelmiş bu fırsatı kaçırıp wimbledon ı kazanamazsan eğer, bundan sonra nah görürsün sen o kupayı andyciğim. 2-0 geriye düşmek ne lan, turnuva boyunca set vermedin sen geri zekalı!!! o kupa alınacak!!! hadi andy.
edit: adamsin andy!
edit2: kedi canini senin...
edit3: oy gadasini aldigim. Yanlis gornediysem sir alex ferguson maci izleyenler arasinda.
edit4: yardir andy!
edit: yanlış görmemişim alex ferguson da oradaymış.
Wimbledon 2013 yarı finalinde jarzy ile bugün 17'de karşılaşacak britanyalı. *
sırıklara karşı çok zor servis karşılayan andy 2.3lük jerzy karşısında ne yapar bilinmez ama tek bildiğim andy'den daha fazla o kupayı ellerinde görmek istediğim!
bugünkü yarı final maçında rakibiyle ikisi de file önüne geldiklerinde rakibi geçmek için yaptığı vuruşu üzerine doğru vurdu. geçen seneki tsonga ve federer maçlarında gördüğümüz üzere bu vuruş taktiğinin üstadı olan murray ise kafasını çekiverdi. top da dışarı gitti.
sonunda wimbledon şampiyonu olarak britanyalıların yıllardır hasret kaldıkları kupayı kazanan yetenekli britanyalı tenisçi. djokovic i yenerek şampiyon olduğu için ayrı bir sevindim. umarım başarılarının devamını görürüz.
yakında sir andy murray olarak turnuvalarda görürsek şaşırmayacağım mütevazi tenisçi. bizim şuan türkiyede yaşama şansızlığımız gibi nadal federer djokoviç üçlüsüyle aynı zamanda tenis oynamanın zorluğunu son 10 yılda kırabilmiş ilk isim artık 4 olacaklar gibi.
ülkesi büyük britanya'yı davis cup'ta çeyrek finale taşıma başarısını gösteren iskoç tenisçidir.
britanya tenisine katkıları, son 2 yılda en üst düzeye ulaşmıştır. 77 yıl aradan sonra, ülkesine ilk kez wimbledon şampiyonluğu getirmiştir. bununla yetinmeyip, 79 yıl aradan sonra ilk kez, ülkesine davis cup'ta gruptan çıkma başarısını yaşatmıştır. hem de amerika birleşik devletleri'ni eleyerek. bunun anlamı da ayrıdır. zira büyük britanya davis cup takımı, abd'yi 28 yıldır eleyemiyordu. yine andy murray'nin katkılarıyla, bu da başarılmıştır.
verildi mi bilmiyorum fakat verilmediyse de, kendisine en kısa zamanda sir unvanı olsun, devlet nişanı olsun, sembolik anahtar neyin bi' şeyler verilmelidir. basit gibi görünse de, bu tür sembolik hediyeler, oyuncular için çok şey ifade eder. türkiye mantığıyla düşünelim, farzet ki a milli futbol takımındasın, ülken adına dünya kupasında 20 gol atıyorsun ve devlet seni ödüllendiriyor. (hani bizimkiler yapmaz da, diyelim ki yaptılar) ne büyük şeref değil mi? bu tarz şeyler önemli.
konudan çok kopmadan, murray'e dönelim.
bu kıvırcık adam, çok da hırslı aynı zamanda. yeni nesilde hep var bu hırs efenim, anlayabilmiş değilim ama hepsi ayrı soğukkanlı görünmeye çalışıyor. Federer hariç (o zaten yeni nesil değil de) bunu başarabilen bir tenisçi yok. o yumruk sıkılacak, hırslıysan bağırıp çağırılacak. bu da onlardan işte.
şanssız da. djokovic ve nadal'la aynı döneme denk gelmesi. öyle arada çıkıp birkaç turnuva kazanmasına sebebiyet vermiştir. yazık olmuştur aslında, düşün ki 10 yılda 3 tane messi çıkıyor ortaya. olmaz tabi, zamanlama kötü olmuş.
az önce, ülkesi büyük britanya'yı davis cup'ta çeyrek finale taşıma başarısını gösteren iskoç tenisçidir.
britanya tenisine katkıları, son 2 yılda en üst düzeye ulaşmıştır. 77 yıl aradan sonra, ülkesine ilk kez wimbledon şampiyonluğu getirmiştir. bununla yetinmeyip, 79 yıl aradan sonra ilk kez, ülkesine davis cup'ta gruptan çıkma başarısını yaşatmıştır. hem de amerika birleşik devletleri'ni eleyerek. bunun anlamı da ayrıdır. zira büyük britanya davis cup takımı, abd'yi 28 yıldır eleyemiyordu. yine andy murray'nin katkılarıyla, bu da başarılmıştır.
verildi mi bilmiyorum fakat verilmediyse de, kendisine en kısa zamanda sir unvanı olsun, devlet nişanı olsun, sembolik anahtar neyin bi' şeyler verilmelidir. basit gibi görünse de, bu tür sembolik hediyeler, oyuncular için çok şey ifade eder. türkiye mantığıyla düşünelim, farzet ki a milli futbol takımındasın, ülken adına dünya kupasında 20 gol atıyorsun ve devlet seni ödüllendiriyor. (hani bizimkiler yapmaz da, diyelim ki yaptılar) ne büyük şeref değil mi? bu tarz şeyler önemli.
konudan çok kopmadan, murray'e dönelim.
bu kıvırcık adam, çok da hırslı aynı zamanda. yeni nesilde hep var bu hırs efenim, anlayabilmiş değilim ama hepsi ayrı soğukkanlı görünmeye çalışıyor. Federer hariç (o zaten yeni nesil değil de) bunu başarabilen bir tenisçi yok. o yumruk sıkılacak, hırslıysan bağırıp çağırılacak. bu da onlardan işte.
şanssız da. djokovic ve nadal'la aynı döneme denk gelmesi. öyle arada çıkıp birkaç turnuva kazanmasına sebebiyet vermiştir. yazık olmuştur aslında, düşün ki 10 yılda 3 tane messi çıkıyor ortaya. olmaz tabi, zamanlama kötü olmuş.
yarı finalde roger federer'e kaybederek wimbledon 2015'e veda etti. çok iyi direnmesine karşın, 3 sette de birer kez servis kırdırarak mağlup oldu. çok formda bir sezon geçiriyor...
ve şampiyon... rogers cup finalinde dünya 1 numarası novak djokovic'i 6:4;4:6;6:3'lük setler sonucunda mağlup ederek kupayı kazandı. toplamda 3.cü kez burada şampiyon oldu. bu sezon kazandığı 4.cü kupa. djokovic'e karşı 9 maçlık yenilgi serisini de sonlandırmış oldu...
bunun bir annesi var hırstan saha atlayıp rakibin saçını başını yolacak sonra da andy'yi "seni gerizekalı sana böyle öğrettim" diye pat küt girişecek gibi oyuna kendini kaptıran çirkef bir karı. oğlu da belli bu baskın anneden çok çekmiş. rahat oynayamıyor tenisini.
