mükemmel bir adamdır. edebiyatta dostoyevski sinemada tarkovski,bu ruslarda ne keramet varsa anlamadım. 'ilkelerine bir kez olsun ihanet eden insan hayatla olan saf ilişkisini yitirmiştir'
Şiirsel sinema denilince akla gelecek ilk isim olan Andrei Tarkovsky, öldüğünde henüz 54 yaşındaydı. Akciğer kanserinden yaşamını yitiren Tarkovsky, bu hastalığa Stalker filmini çekerken yakalanmış. inanç, varoluş, aidiyet, aile, fedakarlık, tarih gibi kavramların altını çizen ve çoğu sinemaseverin sinemaya ve hayata bakışını değiştiren iz Sürücü (Stalker)’yü çekerek, bir anlamda kendini kurban etti Tarkovsky. Tıpkı Nostalji, Ayna, Solaris gibi filmleriyle yaşamı ve yaşamayı anlattıktan sonra, son filmi Kurban ile ölüme bir güzelleme sunarak, kendisini sinemaya/sinemayla kurban edişinin alt metnini dokuyarak ayrılır hayattan.”Başlangıçta söz vardı…” demeyi ihmal etmeden biter Tarkovsky Filmi.( 29.12.1986 )
"Hepimiz bir şey bekleriz. Mesela ben, hayatım boyunca bir şeyler bekleyip durdum, bütün hayatım boyunca sanki tren istasyonunda bekler gibiydim, bütün zaman boyunca sanki yaşadığım hayat gerçek değildi de bir tür bekleyişti."
yönetmen, aktör, yazar.
Bir yönetmen ile muhabbet esnasında Tarkovsky için: "Sinema bir edebiyatsa, Tarkovsky bu edebiyatın şairidir, filmleri şiiridir." söyledikleri aklımda yer ettiklerimden.
Kadınlar ile ilgili bir röportajı vardı. Mükemmel ötesi bir şey.
rus kurgu sinemasının en önemli modern zaman temsilcilerindendir. filmlerindeki görsel estetik kaygısı ve diyalogların ikinci plana atılması anlamında nuri bilge ile benzeşim gösterir. içe dönük ve kendine bir bakış atan filmler yapmakta usta bir yönetmendir. rus sinemasının gelişim çizgisine baktığımız zaman sergey eisenstein, kuleşov gibi kurguyu psikolojik bir öğre gibi kullanan ekol yönetmenlerden sonra tarkovski ve sokurov gibi çok değerli rus yönetmenleri görmek, film dili ve grameri açısından sinema tarihinde önemli bir başarıdır.
maneviyatta zirve yaptığı filminde işlediği felsefesiyle yeri doldulamayacak olan kişi.
ünlü''bir delinin haykırışı''sahnesi.
''içimde hangi adam konuşuyor?
Hem aklımda, hem bedenimde aynı anda ayrılamam. Bu yüzden tek kişi olamıyorum.Kendimi aynı anda sayısız şey olarak hissedebiliyorum. Fazla büyük usta kalmadı. Zamanımızın gerçek kötülüğü budur. Kalbin yolları, gölgelerle kaplanmış.
Yararsız görünen seslere kulak vermeliyiz.Okul duvarları, asfalt ve refah reklamlarının uzun kanalizasyon boruları ile dolu beyinlere, böceklerin vızıltıları girmeli. Her birimizin gözlerini ve kulaklarını, büyük bir rüyanın başlangıcı olan şeylerle doldurmalıyız.
Birileri pramitleri yapacağımızı haykırmalı. Yapamamamızın bir önemi yok, o isteği beslemeliyiz.Ve ruhun köşelerini esnetmeliyiz, sınırsız bir çarşaf gibi.
Dünyanın ilerlemesini istiyorsanız el ele vermeliyiz. Sözüm ona sağlıklıları, sözüm ona hastalarla karıştırmalıyız.
Siz sağlıklı olanlar, sağlığınız ne anlama gelir? insanoğlunun bütün gözleri, içine daldığımız çukura bakıyor.
Özgürlük faydasızdır eğer gözlerimizin içine bakmaya, yemeye, içmeye ve birbirimizle yatmaya cesaretiniz yoksa.
Dünyayı yıkıntının eşiğine getirenler, sözüm ona sağlıklı olanlardır.
insanoğlu dinle !
Senin içinde su, ateş ve sonra kül ve küllerin içindeki kemikler...
Kemikler ve küller...
Gerçekliğin içinde veya hayalimde değilken ben neredeydim?
işte yeni anlaşmam:
Geceleri güneşli olmalı ve Ağustos da karlı. Büyük şeyler sona erer, küçük şeyler baki kalır.Toplum böyle parçalanmaktansa, yeniden bir araya gelmeli.Sadece doğaya bak, hayatın ne kadar basit olduğunu göreceksin. Bir zamanlar olduğumuz yere dönmeliyiz
Yanlış tarafa döndüğümüz noktaya.Hayatın ana temellerine geri dönmeliyiz, suları kirletmeden.
Deli bir adam size, kendinizden utanmanızı söylüyorsa, ne biçim bir dünyadır burası?
Anne, başının etrafında dolaşan ve sen güldükçe berraklaşan o hafif şey havaymış..."
"işçi sınıflarının acil ihtiyaçlarıyla ne ilgisi var bu filmlerin",
"doktrinin neresinde yazıyor böylesine aymaz bir bireycilik", denilerek sscb tarafından düşman ilan edilmiş ve yurtdışına çıkmak zorunda kalmıştır.
--spoiler--
''Onların, bütün planlarının gerçekleşmesini sağla.
Onların, inanmasını sağla.
"Ve onların, kendi tutkularına gülmelerini sağla.
Onların tutku diye adlandırdıkları şey,
gerçek bir duygusal enerji değil.
Dış dünyayla ruhları arasındaki çatışma.
En önemlisi, kendilerine inanmalarını sağla.
Onların, çocuklar gibi çaresiz kalmasına izin ver.
Çünkü zayıflık harika bir şeydir.
ve güç hiçbir şey değildir.
Bir insan yeni doğduğunda, zayıf ve esnektir.
Öldüğü zamansa,kaskatı ve duygusuzdur.
Bir ağaç büyürken, körpe ve yumuşaktır.
Ama kuru ve sert hale geldiğinde, ölüp gider.
Sertlik ve güç, ölümün arkadaşlarıdır.
Esneklik ve zayıflık, varoluşun tazeliğinin ifadeleridir.
Kendini sertleştiren hiçbir şey kazanmayı başaramaz."
--spoiler--
varoluşçuluk felsefesinin sinemadaki en büyük temsilcilerinden olan rus yönetmendir. stalker, zerkalo, solaris ve nostalji filmleri tarkovski' nin sinematiği hakkında derin görüşler sunan filmleridir.
filmlerinde zaman kavramı olmayan, yedinci sanat dahisi kişilik. tekrar tekrar söylüyorum. tarkovski nin bizdeki karlılığı nuri bilge ceylan dır. hala buna gülüp geçenler yedinci sanat özürlüleri var.