yıkanmış, ütülenmiş milli görüş gömleğinin daha bi şevkle giyinilmesidir. biz rejim tehlikede, laiklik tehlikede derken bunlardan bahsediyorduk... maskeler düşmeye başlayacak yavaş yavaş...fethullah gülen yasaları da gelir. yakındır.
bence anlam bakımından biraz çarpıtılmış açıklama. zira okursanız her türlü ideolojiye yakın mesafede olması diyor. kemalizm de bir ideoloji olduğu için ona da eşit mesafede yaklaşılmalıdır diyor. yani kemalizmin arkasına sığınarak onu putlaştırmayalım diyor. ama tabi ki bu bir bakış açısı. katılıp katılmamak kişinin iradesindedir.
akp ile ilgili olumsuz yorumlarımızı eleştirenler umarım neden bu kadar tepki gösterdiğimizi anlamışlardır,bunun daha başlangıç olduğunun herkes farkındadır.Dile getiririsiniz ya da susarsınız ya da yine uzun paragraflar yazılır "sindirememişliğimize"dair.
zavallı bünyelerin yeni sığınağı olan, bir röportajdan alınmış cümledir. kaçının röportajın tamamını okuduğu, kaçının okuduktan sonra "ulan, bişi demiyo ki adam" deyip kendi kendine itiraf ettiği merak konusudur.
otu boku demokrasiye sıkılmış kurşun sayıp, cumhuriyet mitinglerinde cumhuriyetine sahip çıkan milyonlarca insanı bindirilmiş kıtalar olarak nitelendiren, askerin üniter devlet yapısı hakkındaki görüşlerini beyan etmesi karşısında "darbeciler bunlar, yandım anam darbeci gelecek hepimizi öpecek, özgürlük, demokrasi, cart curt!" diye feryat figan bir taraflarını ayıran zihniyetin ne mal olduğunu açıkça gözler önüne seren asla tesadüf olmadığı gün gibi aşikar, talihsiz açıklamalar serisinin başlangıcı.
* laiklik yeniden tanımlanmalı...
* tutturmuşlar laiklik elden gidiyor diye, bu millet istedikten sonra tabi gidecek yahu...
* meclisten atatürk fotoğrafları kaldırılsın...
* atatürk ilkeleri anayasa'dan çıkarılsın...
bir kere bu adam demokrat, solcu ve laik bir hukukçu. zaten kendisi de dediği gibi chp biraz daha "demokrat" bir parti olsaydı oradan aday olacaktı. üskül'ün çamur atmak ya da ortalığı karıştırmak gibi bir derdi yok. adam komplekssiz bir akademisyen. söylediği şey gayet basit; anayasa dili böyle olmaz, bu anayasa sivil bir anayasa değil.
işin bir de diğer tarafı var:
avrupa birliği ne uyum sürecinde avrupalı abilerimiz dile getirdi, fakat memlekette fazla kimse dillendir(e)medi...ab yetkilileri derler ki; " bu anyasayı değiştirin...içerisinde ideoloji olan, sivil olmayan anayasa ile bu iş olmaz". yani zaten uyum sürecinde bunlar su yüzüne çıkacak ve eleştirilecekti. bugünlere kısmetmiş!
aslında bu kadar tantana çıkarılmasının sebebi ayan beyan ortada: akp li biri konuşuyor ve konu da atatürk. bu ikisi bir arada iken gözü kapalı saldırılır. yani bazılarının asla kaçıramayacağı mükemmel bir sövgü fırsatıdır bu!
muhtemelen akp 3. kez üst üste seçildiğinde, "ya o değilde hilâfet niye kaldırıldı ?" diye tartışacaklarının ayak sesleri gibi gözüken tâlihsiz(!) bir açıklama.
halk yeterince sindirdi zâten atatürk ilke ve devrimlerini. ne gereği var, kaldırın resimlerini falan. kemalizm, laiklik, ulusal çıkar vs. deyince nedense yeşillerin hayat bağlantılarında bir temassızlık yaşanıyor, gidip geliyor Âdiler kendi içlerinde...
ideolojilerden arınmış, kemalizm dahil bütün ideolojilere eşit mesafede sivil bir anayasa yapma niyetiyle söylenmiş söz. atatürkçülük kemalizm değildir. inkılapçılığın gereği; geçmişin şartlarında doğru olan düşüncelerin, zamanın ve koşulların değişmesiyle terkedilip daha yararlı düşüncelere dönüştürülmesidir.
atatürk inkılapları zaten sadece orda yazıyor kalksa da bi şey olmaz.
ney? tevhid-i tedrisat. tüm eğitim-öğretim kurumlarının meb e bağlanması? öyle mi? değil. yök var.
ney? şapka kanunu. yaa o kalkalı çok oldu zaten.
ney? yeni türk harflerinin kabulü. türkçe karakter olan ç,ş,ğ,ö vb. harfler sms lerde (türk gsm operatörleri) kullanılmıyor veya fazladan ücretlendiriliyor. dükkan isimleri, msn dalgaları zaten bu inkılabı çoktan silmiş düpürmüş durumda.
peki uzunluk ağırlık ölçüleri? uluslararası kullanım alanlarında yükseklik ft. * olarak ağırlık ons olarak kullanılıyor *
bi de ilkeler var. sadeece yazılan ilkeler. birilerinin tekeline aldığı ilkeler. ellerinde koz olarak bulunduranlar var.
+ efendim abdullah gül olmaz.
- neden efendim? eşinin başörtüsü mü?
+ hayır efendim özel hayatı ilgilendirmez. ama abdullah bey demokrasiyi sindirememiş (!) tam anlamıyla atatürk ilkelerine bağlı biri değil.
ulan sen mi belirliyosun bunu. komisyon kurdun da o komisyon sınav mı yapıyo millete?
demokrasiyi içine sindirememişmiş. siz değilmiydiniz be seçim sonuçlarından sonra mantıksızlık, halkımız satıldı diyen. senin yaptığın mı demokrasi?
anayasanın değişmez olan üç maddesi harici tüm maddeleri değiştirilebilir kabul edildiğinden değiştirilmesi gayet normal olacak şeydir. atatürk bir sakınca görseydi üç madde değil daha fazla madde değiştirilemez olurdu.
fetullah gülen in gericilik ve yobazlık kanunlarının getirilmek istendiğini yüzümüze vuran son derece açık bir söylem. hala "yok öyle değildir" gibisinden yazanlar var.adam daha ne kadar açık olabilir sizce?
kafadan çıkış noktası ile yanlış olan önerme.
çalışılmış hareket. bunlar hep çalışılmış hareketler. sosyoloji kokan bir önerme hem de.
insanlara bazı konuları tekrar tekrar anlatmayı amaçlayan önermedir de ayrıca.
ilk olarak bilgi sahibi olunmalı ki bir fikir edinilsin*.
kafadan yanlış dedik, niye dedik açıklayalım da tam olsun.
--spoiler içi spoiler-- yakup kadri'nin bir ideoloji istemesine karşı çıkarak, "bir ideolojiye dayanmanın donup kalmakla aynı anlama geleceğini" söyleyerek ortaya kesin çizgilerle belirlenmiş bir ideoloji koymaktan kaçınmıştır...kendisine hangi ideolojiye yakın olduğu sorulduğu zaman, hiçbir ideolojinin izleyicisi olmadığını, taklitçilikten bilinçli olarak kaçındıklarını, eğer bir benzetme yapmak gerekirse buna "biz bize benzeriz" biçiminde bir yanıt verebileceğini açıkca dile getirmiştir.
--spoiler içi spoiler--
alıntı: anıl çeçen, kemalizm, istnabul: cumhuriyet kitap kulübü, ekim 2002, s. 19
--spoiler--
demek ki neymiş, kemalizm bir ideoloji değilmiş. dolayısıyla bu açıklama fosmuş.
zaten bunu anlamak için fazla zorlanmaya gerek yok. yine kökenine inak yeterli.
akp şeriatçı mı?
akp anti-laik mi?
akp bölücü mü?
hayır tabi ki! akp kesinlikle günümüz argo tabiri ile "paracı"dır. uluslararası sermaye'nin, kendi menfaati ölçüsünde kendisine günümüzün güç ölçütü kabul edilen alım gücünü elde etmek için bütün direktiflerine, böl-parçala-yönet için gereken bütün telkinlerine uyan nitelikte bir partidir. tıpkı daha önceki iktidar partilerinin çoğu gibi.
darbe çanlarının çalınmasını gerektiren bir açıklama değildir. Düşünsel olarak tahmin edildiği gibi iyi niyetli bir açıklama olmasa da cümlelerden çıkarılacak anlam: her düşünceye eşit mesafede durulması gerektiğidir. bu da doğru bir yaklaşımdır.
sorun , kanunların ve anayasaların değişmezliği ve bu değişmezlik fikri üzerinden kalıplaşmış yasalar üretmet değildir , bu yasalara körü körüne tapmak demek değildir , olmamalıdır da . sorun haaala atatürk ve ilke ve inkilaplarının hangi amaca hizmet ettiğini , ne amaçla yasalaşıp yasaya döküldüğünü anlamamakta direnmektir .
atatürk ilke ve inkilaplarının bir tek amacı vardır ey efendi ! o da ülkemizi çağdaş medeniyetler seviyesine ulaştırmak , halkın refahının ve mutluluğunun batılı devletler düzeyine ulaştırmak değil midir ??
şimdi siz bu hedef ve amaçlardan hangisini başardın ey densiz adam ??? seçim zamanı kuru gıda dağıtarak , kömür hibe ederek mi bu noktaya geldiğini mi sanıyosun ??
ha zamanı geldiğinde elbette değişecek bu kanunlar ama şimdi değil !! hele sizinle ...
büdüt : atatürk ilke ve inkilaplarını savunmamız çok mu gücünüze gitti yağğrraammmm.
herkes başlığa veya kendi kafasına, zihniyetine göre konuşuyor! Ama bunlara gerenk yok arkadaşlar, alın bir önce şunu okuyun, ardından bir daha düşünün isterseniz:
ne yazık ki doğru bir söylemdir. anayasada, bir devletin ideolojisi yazmamalıdır. zamana göre, değişik kararlar alınabilmelidir. atatürk milliyetçiliği maddesi kalkınca olabilecekler, tanrının yokluğu kanıtlanırsa milletin birbirini kesip doğrayacağı sanısından olduğu gibi mi olacaktır? yoksa, değişen bir şey olmayacak mıdır, göreceğiz.
açıklamayı sadece milliyetçiliğe bağlamak, esas amaçları * laiklik ilkesinin göz ardı edilmesini sağlamak olup ,yine amaçları doğrultusunda bu kavramı ilerdeki günlerde sık sık gündeme getireceklerin bir göstergesi konumunda olan söylemdir.