dışı sert kabuklu,dikenli,saçaklı bir şapkası olan,tpopikal ülkelerde yetişen,ülkemizde tazesi ve konservesi satılan,aşık olunası meyve.
doğum günü pastalarının vazgeçilmez süsü,
ayrıca sünger bob kare şortun evi.
isvecce'de de adı ananas olan meyve. ananasın uzerine meyve yoktur. konservesini almak daha ekonomiktir. bir tane taze ananastan hem daha ucuzdur hem de icinde daha fazla vardır. **
dünyanın en lezzetli meyvesidir.* konservede almak en iyisidir ancak çok fazla yenmemelidir damakta tuhaf bi acı oluşur bunu bildiğim halde işkence çekerek yemiştim 1 kutuyu. bide üstüne kutuda kalan suyunu içtin mi artık başka birşey yiyemezsin acıdan *
şu sıralar büyük marketlerde özel bi makinayla soyulup direk yemeye hazırlanan tropikal bir meyvedir. yıllar önce sadece lux manavlarda bi kaç tane olup mucevher gibi sergilenen ananas artık elma gibi her yerde satılmakta.
Çok sayıda meyveden meydana gelen ve çam kozalağını andıran birleşik meyve tipinde bir meyvedir. Yeşil, sarı, kırmızı olan rengi, olgunlaştığında koyu mor renge dönüşür. Eti, sarıdan beyaza kadar farklı renklerde olabilir. Olgunlaşma durumuna göre tadı ekşimsi ya da şekerli olur. Ağırlığı 0,5 - 13 kg arasında değişir. Taze ve işlenmiş olarak yenir. Sıcak iklimlerde yetiştirilebilir.ilk kez Kristof Kolomb tarafından Avrupa'ya getirilmiştir.Konukseverliğin simgesi sayılır.
öğrencilerime ingilizcesini öğretmekte zorlandığım bir meyve türü. çünkü bu meyve espiri konusu olup ortamı dağıtmaya yetiyor . bir diğer örneği de cucumber dir.
kavun gibi insanın içini baymayan, elma gibi sert olmayan, tam kararında, gerektiği kadar tatlı ve yumuşak meyvedir. ortasındaki sert kısmı çıkarılınca kemirilebilir, evde de soyması ve yemesi oldukça kolaydır.
özellikle taze iken yenirse müthiş güzel bir lezzeti olan bir tropikal meyve. ne var ki, tropikal meyve olduğu için türkiye'de bulması ya zor ya da pahalıdır.
büyük mağazalarda özel bir soyma makinesi ile soyulan ve sadece 3 tlye satılan tropikal bir meyve.ilk yememde yaklaşık bir kilo yemiştim ağzımda kalan acı 2 gün geçmedi.