büyük çoğunluğu açısından, kötü yanları, iyi yanlarından çok fazla olmaktır. bu cümleden olarak, kahvehade pinekleyerek zaman öldürmek, orman yakarak tarla açmak, ava çıktığında yeterince avlanacağı yerde katliam yapmak, kan davası gütmek, hasmını pusu kurarak sırtından vurmak, büyük şehire göç ettikten sonra elalemin karısına kızına göz koymak, devlete veya şahıslara ait arazilere el koyup gecekondu dikmek, sokakları çöplüğe çevirmek, yere tükürmek, burnunu karıştırmak, sokakta cinsel organını dakikada bir avuçlamak, ticarete hile karıştırmak, denize donla girmek, denize sıçmak, elektrik çalmak, vergi ödememek, kaypak davranmak, sözünde durmamak, yalan söylemek, yerine göre yalakalıkla, yerine göre tehditle işini yürütmek, her işi için adamını aramak, kadınlarını ezmek, şahsi malları gibi görmek, dünyadan bihaber olmak, cahilliği kutsamak, okumuş insanlara düşman olmak, kural ve düzen tanımamak, kavgacı olmak ve en ufak kavgada bile hemen bıçak çekmek ve bütün bu olumsuz yanlarını görmeyecek kadar kör olduğundan kendisine "anadolu çocuğu" diyebilmek gibi özellikler göstermektir. bu nedenle bir iki tane iyi yanını kesin olarak silecek kadar olumsuzluklar içeren bir tanımdır. gerçek anadolu çocukları artık tarihte kaldılar.
--spoiler--
Bir de baharlar bilirim
Apartman odalarında büyüyen çocukların bilmediği bilemeyeceği
Anadolu bozkırlarında
istanbul'dan çıkıp Diyarbekir'e doğru
Tekerleri yamalı asfaltları bir ağustos susuzluğu ile içen
Cesur otobüs pencerelerinden
Bilinçsiz bir baş kayması ile görülen
Evrensel kadınların iki büklüm çapa yaptıkları tarla kenarlarında
Çıplak ayakları yumuşak topraklara batmış ırgat çocuklarının
Bir ellerinde bayat bir ekmeği kemirirken
Diğer ellerinde sarkan yemyeşil bir soğanla gelen.
--spoiler--
buğday tarlaları arasında büyümektir,
damsız evlerdir,
nasırlı ellerdir,
sokağın ortasında duran tezektir,
kerpiçten yapılan evlerdir,
massey ferguson traktörlerdir,
yazın gelen ''alamancı'' çocuklarına imrenmektir,
kahvehanelerde konuşulan siyasettir,
sokakta taşlarla kale yapıp akşam ezanına kadar oynamaktır,
yurdundan binlerce kilometre uzaklarda şehit düşmektir
ve şehit düşünce hatırlanmamak hatırlanamamaktır,
bozkırın ortasında doğup yine bozkırın bağrına gömülmektir anadolu çocuğu olmak.