müdavimi olduğum müzik türüdür, cem karaca, erkin koray, haluk levent, barış akarsu, barış manço& kurtalan ekspres, murat kekilli, murat göğebakan, edip akbayram moğollar, ersen ve dadaşlar bu müzik türünün kısaca özetidir. cansın, canansın.
1965 yılında ilki gerçekleşen altın mikrofon yarışmasında ilk örnekleri görücüye çıkmış müzik tarzı. aslında bu yarışmada sunulan eserler ve 60'ların ikinci yarısında ve 70'lerde icra edilen örneklerini psychedelic rock+folk müziği olarak değerlendirmek lazım.
eğer bir türkü bu formda okunmamış, ortaya özgün bir söz/beste konulmuşsa sözlerde protest bir havanın hakim olduğu da dikkatlerden kaçmaz. tarza ismini moğollar'un verdiği kabul edilir. bir albümlerine anadolu pop adını verdikten sonra bu albümdeki düzenlemelerden daha fazla gitar tonları içeren aynı formdaki müziğe anadolu rock denmeye başlanmıştır. 1980 darbesiyle birlikte protest bir yönü de bulunan anadolu rock ya da psychedelic rock etkileşimli folk müziği ortadan kaybolmuş ve 90'ların ortalarına kadar sesi soluğu çıkmaz bir hale bürünmüştür.
80'lerde dünyayı kasıp kavurmaya başlayan nwobhm akımından etkilenip 1990'ların ilk yarısında geri dönüş yapan anadolu rock o ilk ruhundan çok uzaklaşmıştır artık. 2/4'lük ritmler üzerine döşenmiş cayır cayır distortionlar ve aldatma, kıskançlık gibi rock müziğin ruhunu yansıtmayan konular anadolu ezgileri üzerine monte edilmeye başlanmıştır. bu dönemde müzik dinlemeye başlayan bir takım kimseler anadolu rocku bu haliyle tanıdığı için müzik tarzını haklı olarak kötü bir tarz olarak görmüş ve onu alay konusu yapmıştır. barış mançocem karaca ve erkin koray gibi üstadların da 80 darbesinden sonra popüler müziğe kaydırmaları sonucunda müzikal çizgilerini ortalık bir sürü anadolu rock yaptığını söyleyen nwobhm özentisine kalmıştır. 60'larda aynı isimle müzik yapan haramiler'in adını kullanan grup, kim bunlar ve destan gibi gruplar bu piyasa boşluğundan yararlanmaya çalışmış ama pek de uzun soluklu işler ortaya koyamamıştır. moğollar de müziğin orijinal ruhunu yeniden yaşatmak için bir araya gelmiş ancak yapmış oldukları çalışmaları malesef yukarıda adını saydığım özenti grupların çalışmalarından bile daha az prim verildiği için gölgede kalmıştır.
son dönemde müziğe ulaşmanın internetin de gelişimiyle oldukça kolaylaştığı göz önünde bulundurulursa insaların dünyanın çeşitli yerlerinde yapılan müzikleri dinleyerek kendilerine has bir müzik zevki geliştirmeleri söz konusu olmakta. bu sebepten kulakların aşina olduğu anadolu formlarını içeren yapımlardan çok daha modernist tınılar içeren müzik tarzları rock dinleyicisinin ilgisini çekiyor. bu durum da türk müzik piyasasını yeni bir müzik tarzıyla tanıştırıyor. (bkz: kentli rock)
günümüz yerli rock müziğinin temelidir. müziğini içinden geldiği gibi, sınırlara bağlı kalmadan anlatır. hatta bazı sanaçılarda hafiften saykodelik bir hava da sezilebilir. (bkz: erkin koray)
Müzikal kökeni psychedelic rock + halk müziği olan Türkiyede 1960 sonlarında ortaya çıkan müzik türüdür. Öncüleri cem karaca , moğollar , barış manço ve erkin koraydır. Genelde erkek vokal kullanılır ve gitar , bas , bateri , klavye , bağlama , ney , darbuka gibi müzik aletleri hakimdir. 2. Dünya Savaşı yıllarında dünyaya gelmiş 68 kuşağı müzisyenleri, 60'lı ve 70'li yıllarda en ünlüleri ingiltere ve Amerika'dan çıkmak üzere müzik piyasasını kasıp kavururken, Türkiye de gelişen bu akımlardan nasibini alıyordu. Yurtdışında ilk dönemlerde Beatles, daha sonraları Rolling Stones, Led Zeppelin, Yes, King Crimson, Pink Floyd çıkmıştır. Böylelikle Türkiye'de yaşayan müzisyenler hem batıdaki dünyayı sallamış grupların çalışmalarından, hem de kendi ülkelerinin yerel müziğinden yararlanarak çok sağlam doğu batı sentezleri ortaya çıkarmaya çalıştılar. Rock müziğinin dünyadaki dinlenme potansiyeli sonucu Türkiye'de de bazı müzik grupları rock müziğini çalmaya başladılar. Anadolu Rock Türkiye'ye, Anadolu'yu ve onun ezgilerini kullanarak benimsetilmeye çalışılmasının ürünüdürAnadolu Rock;ı diğer Rock müzik türlerinden ayıran en önemli özellikler, Türk kültürüne ait öğelerin Türkçe olarak kullanılması, Rock müzik türevlerinin Türk müzik türleriyle etkileşim içinde kullanılması ve yerel bir müzik türü olması sayılabilir. 60 ve 70;lerin Türk Rock Müzik sahnesindeki gruplarının taklidi bir çok grup da piyasaya çıkmıştır. Anadolu Rock'ın saflığı bireyselliğinden değil samimiyetinden gelmektedir. Bu yüzden her Rock müzik yapan Türk grubuna veya müziğinde bağlama kullanan her gruba bu ismin verilmesi ne derece doğrudur, tartışılır. Anadolu Rock Türkiye;nin, Anadolu’nun her köşesinden, her bölgesinden bir grup isyankar, savaş ve kötü iktidarlara karşıt insanlar çıkarmıştır.. Karadeniz;in asi çocuklarından (bkz: Kazım Koyuncu);yu da geçtiğimiz senelerde kanser yüzünden kaybettik.. Çernobil Nükleer Patlaması;ndan etkilenen, Doğu Karadeniz çocuklarından sadece birisiydi..
her ne kadar çıkış noktasının özelliğini taşıyor olsa da müziği bölgelere göre sınıflandırmak evrensellik ilkesine aykırı düşeceğinden ne göze ne kulağa hoş gelmeyen bir kavram. hatta ipin ucunu kaçırıp trakya rock, konya rock diye sınıflandıranlar var, yani nerdeyse mahallelere kadar indirgenecek.
seksenlerden sonra ozellikle bilgisayar kusagıyla beraber toplumdaki samimiyetsizlik
ve dejenerasyondan etkilenerek yozlasmıstır. anadolu rock veya anadolu pop denilen
form dunyadaki folk rock kavramına karsılık gelir.zamanında cok kaliteli isler
cıkaranlar olmustur. mesela mogollar ın yapmıs oldugu anadolu pop albumu fransa da
odul kazanmıstır. jimi hendrix ve pink ployd un da yaptıkları deneysel calısmalarla
farklı yıllarda bu odule layık goruldugunu soylersek albumun kalitesi daha iyi anlasılır.
bu albumden mesela bir "halicte gunesin batısı" altmıslı yıllardaki istanbulun ruhunu
basarılı bir sekilde yansıtır. kult bir albumdur, klasiktir.
bugun bu kalitede muzik yapan insan yok. mogolların kendisi dahi bu capta bir is
kotaramamıslardır sonradan. cunku muzik dedigin toplumun ruhundan beslenir.
sanatcı-muzisyen hayattan-insandan beslenecek ki kaliteli bir is ortaya cıkaracak.
toplum cururken dejenere olurken muzisyenden de cok fazla birsey bekleyemezsin.
bugun bizim toplum olarak en buyuk derdimiz samimiyetsizlik, cagın hastalıgı bu.
o yuzden lagım cukurunun basında cicek-bocek sarkısı soylemenin anlamı yok.
once toplumun temizlenmesi lazım. bu anlamda protest bir tavır takınıp muzik yapmanın da
bir samimiyeti yok. ortalıgı bok goturuyor ama kimsenin burnu koku almıyor.
o yuzden mesela turkce rap muzigini de samimi bulmuyorum.
bir zamanlar türkiye'de icra edilen müzik.* başını erkin koray, cem karaca, moğolllar gibi isimlerin çektiği, anadolu toplumunun sorunlarına, aşklarına, toplumsal yaşantıları, orf ve ananelerine batı enstrümanlarıyla ışık tutan bir müzik türevi. hali hazırda anadolu rock diye sunulan vizyon ve gelişimden uzak müzikimsi şeyden çok farklı bir müzik...
ayrıca ıvır zıvır yerine toplumun gelişimi için yaygara koparan müzikti. bugünkü geldiği nokta itibariyle, geçmişteki hedefinden uzaklaşarak, evrimleşerek bugün ki arabesk rock halini aldı. bunun en büyük gostergesi olarak ta, günümüzde anadolu rock icra ettiğini ileri süren müzisyenlerin dinleyici kitlesi ile geçmişte icra edilen anadolu rock müziğinin dinleyici kitlesi arasında dağlar kadar fark olmasıdır. zamana ve şartlara bağlı olarak kitle değişmiştir; bu normaldir. ancak iki kitle arasındaki gorus ve düzey farkı uçurum kadardır. bir hayal edin cem karaca ya da moğollar dinleyerek büyümüş bir insan evladıyla h. levent ya da kıraç dinleyen kişi ile arasındaki farkı. cem karaca dur be yeter demiş bazı şeylere ve hala toplumumuzda yaşanan bi sorunu gündeme taşımıştır. * aynı şekilde moğollar bişey yapmalı demiştir. ve bi sürü isim...
anlaşılan o ki rock müziğin protest tavrı korunmuştur. ancak artık oyle bir şey soz konusu değildir. anadolu rock, onu geçtim rock müzik hiçe sayılarak para uğruna heba edilmiştir...
Bildiğin türküleri elektro gitarla çalıp alt yapıda da bol ataklı bir davul ve de arada bir kaç saz tınısı koyup. birde
-gaaaaarrrdddaaaaaagggagagahajsadhasdjjaaaaaaassss falan diye iyi bağırabilen sesi sıtma görmemiş bir vokalist bulunarak yapılan bir müzik türüdür. ayrıca 1970 lerden kalma "Quuuuiiiiiiii" tonlu klavye eklenirse tam anlamıyla sound yakalanmış olur.
rock müzik dünyanın neredeyse her yerinde yapılan bir müzik türüdür. rock disiplini de kendi içinde katı ve determinist bir yapıya sahip olsa da; farklı coğrafyalarda icra edilen her sanat dalı gibi o coğrafyanın kültürel alt yapısına uyum sağlar. bu durum sanatın doğasında var olan bir gerçekliktir.
yani kendi disiplinine sahip her sanat dalı önce akımına ve türevine; sonra coğrafyasına; sonra icra eden sanatçının iç dünyasına ve en sonunda sanatseverin yorumuna göre yeniden şekillenebilir.
e durum böyle olunca biz bu müzik akımına anadolu rock dersek; bu yalnızca populist bir yeniden isimlendirme olacaktır.
doğrusu için; (bkz: folk rock) ve (bkz: etnik müzik)
