yağmurlu bir istanbul gününde beykoz ormanlarının içinden geçerek henüz ulaşmadan kişiyi zevkden zevke sokan; karadenizin, yeşilin, tatlı anadolu kasabası tarzındaki mimarinin inanılmaz güzel bir orantıda yer aldığı ve de en taze balıkların sunulduğu balıkçılarıyla insana her derdini unutturan istanbulun anadolu yakasının istanbul boğazıyla kesiştiği noktasıdır.
cânım semt. merkeze giden tek otobüsün saat başı olması bile can sıkmıyor. elzem birşey olsa şayet oranın güzel insanları yardımcı olur muhakkak. bu mevsim de pek güzeldir. her yeri adımlayın, köpekleri sevin. https://galeri.uludagsozluk.com/r/1398687/+
Anadolu kavağı,
Küçükçekmece'den üşenmeden gittiğim yerdir.
Sahile kampımı kurarım ateşimi yakar yük gemilerinin motor sesi boğazdan usulca ilerler iken çayımı yudumlarım.
Aynı zamanda birde kalesi vardır, şimdi üçüncü köprüyü de görmeniz makuldur.
Hele gece bir manzarası vardır ki,
Anlatamam yaşanır..
istanbul boğazı nın karadeniz girişinde bulunan sahil kasabası. ~diğeri ise rumeli kavağı dır.~ kasabanın yukarı kesiminde bulunan kavak kalesi'nde seyirlik bir manzara vardır ve insanı alır götürür başka diyarlara.
istanbul'da henüz tam olarak keşfedilmemiş ve gerçekten huzur arayanların vazgeçilmez mekanı olacak bir balıkçı kasabasıdır Anadolu Kavağı... Anadolu Kavağı
sarıyerden 1.40 Lira karşılığında 10 dakikada motor ile varılabilen minik cennet. yağmur yağdıkça yeşili insana nefes aldıran, şehrin keşmekeşinden uzaklaştıran, derin bir oh çektiren kaçış noktalarından biri. Tepede bulunan kaleye çıktığınız vakit istanbul kız gibi seriliverir dizlerinizin dibine. istanbul'a hiç bir noktadan bu kadar yüksekten bakamazsın..
bir pazar günü şayet hava yağmurluysa sadece kavak paklar depresif bünyeleri.. Gidersin, sahildeki balık lokantalarından birine asarsın sıkılmış ruhunu, bir kadeh rakı belki bir bira ve taze balık eşliğinde başlar huzur operasyonu..
orada yuşa tepesi'ne gitmiştim ama ulaşımı çok kötü. otobüsü kaçırdım diye 1.5 saat otobüs beklemiştim. bez bebek nana olsa bekler miydi acaba merak ediyorum.