ana

    36.
  1. kitapligima dogru yöneldim. arka sirada eski tozlu kitaplarim duruyordu. "ana" adli kitabi daha önce görmüs gibiydim. elime aldigimda yere bir kagit parcasi düstü. acip okudugumda eskisi gibi olmayacaktim...

    "yavrum. yasadiklarimizi düsünüyorumda icim aciyor. bunlari hic yasamasaydik keske benim kücük yavrum olarak kalsaydin. yine de öylesin. cünkü ben bir anayim. bak yavrum, hayat cok kisa. benden özür dilemek bu kadar zor muydu? hic mi analik hakkim yoktu? beni anne olunca anlarsin. ben senden özür diliyorum. annen"

    ah annem yanimda olsan. bilsen benim icimdeki yanginlari, bilsen senin kiymetini sonradan anladigimi, bilsen o yillar önce yazdigin kagidi simdi okuyup hüngür hüngür agladigimi... utaniyorum kendimden.
    30 ...
  2. 102.
  3. Maksim Gorki'nin 1906 yılında yazdığı "Ana" romanı, Rus ve dünya edebiyatının en önemli eserlerinden biridir. Bu eser, yalnızca edebi değeri ile değil, sosyal ve siyasi mesajlarıyla da dikkat çekiyor. "Ana," sosyalist gerçekçiliğin en güçlü örneklerinden biri olup, dönemin işçi sınıfının mücadelesini, yoksulluk ve adaletsizlikle savaşını etkileyici bir şekilde yansıtıyor.
    "Ana," Rusya'nın küçük bir köyünde yaşayan işçi sınıfı bir ailenin hayatını ve devrimci mücadelesini anlatır. Romanın merkezinde Pelageya Nilovna, yani "Ana" ve oğlu Pavel Vlasov vardır. Pavel, Rus işçi sınıfının kötü yaşam koşullarına karşı bilinçlenmiş ve devrimci hareketin aktif bir üyesi olmuştur. Pelageya, oğlunun mücadelesine başlangıçta mesafeli durmasına rağmen, zamanla onun ideallerini ve mücadelesini benimseyerek devrimci hareketin bir parçası olur.
    Pelageya Nilovna, romanın en önemli karakteridir. Başlangıçta oğlunun siyasi faaliyetlerine karşı endişeli ve korkak bir tutum sergileyen Pelageya, oğlunun azmi ve kararlılığı karşısında değişir. Pelageya'nın bu dönüşümü, okuyucuya bireyin sosyal bilinçlenme sürecini ve değişim kapasitesini gösterir. Pavel Vlasov ise, annesinin gözünde sadece bir oğul değil, işçi sınıfının sözcüsü ve devrimci hareketin sembolüdür. Pavel’in idealleri ve mücadelesi, roman boyunca birçok karaktere ilham verir ve onları harekete geçirir.
    Romanın en iyi ve önemli kısmı hakkında bilgi vermek istiyorum: Sosyal ve Siyasi Mesajlar.
    "Ana," sosyalist gerçekçilik akımının öncülerinden biri olarak, işçi sınıfının sorunlarına ve sosyal adaletsizliğe güçlü bir vurgu yapar. Roman, yoksulluğun, sömürünün ve baskının ortadan kalkması için işçi sınıfının birlik içinde mücadelesi gerektiğini savunur. Gorki, devrimci düşüncenin ve kolektif hareketin önemini vurgularken, bireysel fedakarlık ve cesaretin de altını çizer. Pelageya’nın oğlunun mücadelesini benimsemesi ve onun izinden gitmesi, toplumsal değişim için bireylerin rolünü ve katkısını gösterir.
    Üslup hakkındaysa: Gorki'nin üslubu, sade ve etkileyici bir dille karakterize edilebilir. Olaylar ve karakterler, realist bir yaklaşımla betimlenir ve okuyucunun duygusal olarak bağ kurmasını sağlar. Gorki, doğrudan ve yalın anlatımıyla okuyucuyu içine çeker ve onları romanın bir parçası haline getirir(bu yönünü gerçekten çok seviyorum. genel olarak bir hikaye, roman ya kitap okurken buna çok dikkat ediyorum). Gorki'nin betimlemeleri ve diyalogları, karakterlerin iç dünyalarını ve psikolojik durumlarını da ustalıkla yansıtıyor.
    Bu kısımdan sonrası benim kendi görüşlerimle ilgili: Maksim Gorki'nin "Ana" romanı, benim için hem edebi anlamda hem de duygusal ve ideolojik anlamda çok değerli bir eser. Karakterlerin derinliği, sosyal ve siyasi mesajlarının gücü, Gorki'nin gerçekçi ve etkileyici anlatımı, romanı unutulmaz kılan unsurlar benim için. Dönemin zorluklarını ve adaletsizliklerini gözler önüne sererken, bireylerin değişim ve mücadele kapasitelerini de yüceltiyor. Her ne kadar bazı zorlukları olsa da, "Ana," okunmayı ve üzerinde düşünmeyi hak eden bir başyapıt. Roman ne kadar iyi olsa da, bazı eksilerini anlatmak istiyorum: Roman, 20. yüzyıl başlarının Rusya'sındaki toplumsal ve siyasi olayları anlamadan tam olarak kavranamayabilir. Dönemin tarihsel bağlamına aşina olmayan okuyucular için bazı bölümler karmaşık gelebilir ( aslında bu okuyucuyla ilgili bir eksi, romanla ilgili değil. bilgi sahibi olmak gerekiyor). Romanın bazı bölümleri, olayların yavaş ilerlemesi nedeniyle sabırsız okuyucular için ( örnek: ben) sıkıcı olabilir. Ancak, bu yavaşlık karakterlerin ve olayların derinlemesine incelenmesine olanak tanıyor, bu da genel olarak eserin kalitesini yükseltiyor.
    26 ...
  4. 91.
  5. maksim gorki'nin bana göre en sağlam kitabıdır. Çünkü devrimi, alt tabakayı, işçi sınıfını, köylüyü muhteşem bir biçimde anlatır. Bir romandan ziyade film gibi gelir, okunmaz izlenir Bir kitaptır. Ve ismini aldığı annenin, asıl maksat ve içeriğini bilmeden oğlu için yaptığı şeyleri işler, bu yönüyle de asıl anlatmak istediği konuyu etrafında şekillendireceği kişiyi çok iyi seçtiğini kanıtlar.

    Mesele ideolojik değil, hakikaten başka bir kitap.
    11 ...
  6. 4.
  7. anne nin öztürkce hali. gorki nin basyapıtı. babamın karısı.
    8 ...
  8. 95.
  9. ana gibi yar memleket gibi diyar olmaz ama memleket bombalanır.
    8 ...
  10. 3.
  11. Maxim Gorkinin Çarlik Rusyasindaki sosyalist hareketlenmeyi cahil ama fedakar bir ananin gozunde anlatan klasik olmus romani
    6 ...
  12. 1.
  13. 5.
  14. bir ahmet telli şiiri;

    Kayıp duruyor bakışları
    duvardaki resme ve kapıya
    oğul mu beklediği, sevgili mi
    Belli ki yaşıyorlar hala
    uzun uzun yaşıyorlar belli ki
    bırakıp gittikleri anılarıyla
    Çıkıp gelirler bir gün belki
    Üşümüştür çünkü toprağın
    soğuk yalnızlığında birisi
    Öteki arkasında parmaklığın
    3 ...
  15. 24.
  16. maksim gorki'nin harika romanı. özellikte sonları fazlasıyla çarpıcıdır. mutlaka okumması gerekir. özellikte pavel ve andre karakterleri etkileyicidir.
    3 ...
  17. 98.
  18. halihazırda güçlü ve emperyalist ülkelerin de bugünlere büyük yokluk ve zorluklarla geldiğini gösteren eserlerden sadece biridir. *
    3 ...
© 2025 uludağ sözlük