bugün

anadolu dilinde "anne", arapçada "ben" demektir.
Gorki'nin kitabı.

Maksim Gorki'nin başyapıtı olarak düşündüğüm eseri. Eser 1905 yılında rusya'dan kaçtıktan sonra abd'de yazılmıştır. Ve Gorki eseri gerçekte yaşamış insanların hayatlarından esinlenerek kaleme almıştır. Hikayenin geçtiği yerden tutunda, karakterlere, fabrikaya kadar aşağı yukarı hikayenin çatısını oluşturan ne varsa yaşanmıştır. Hikayenin kahramanı olan pavel ismi bile gerçek Pavel'e aittir.

Gelelim kitaba :
Eser Çarlık Rusya'sının son dönemlerini anlatmakta, zaten çökmekte olan rejimin insanların değişen fikir ve hayat biçimlerine etki etmekte yetersiz kaldığına dem vurmaktadır. Özellikle avrupada patlayan ihtilalden sonra tüm kıtayı ve çarpanları işe birlikte dünyayı esir alan düşüncelerin bir yansıması Rusya'yıda etkilemişti. Ve artık geriye dönüşsüz bir düzen arayışı başlamıştı. Kitbın değindiği nokta tamda burasıdır. Rua işçi sımıfını ve onları uyandırmayı hedef almıştır.

Kocası yüzünden sürekli dayak yiyen ve o öldükten sonra geride kalan oğlunun düşünce ve ideolojisini anlayıp onların peşine düşen bir kadının hikayesidir bu. Ve ana bu kişidir. Aslında bir metafordan ibarettir kanımca. Yani her şeyi bir kadında hemde cahil bir kadında toplamak belki de Gorki'nin rus köylüsünün ve işçi sınıfının tüm özelliklerini nir çırpıda yansıtmak istemesi ile ilintilidir.
Başlangıçta oğluna, onun kitpları be arkadaşlarına karşı çıksa da sonunda en az onlar kadar ateşli bir şekilde devrimci olmuş hatta oğlunun mahkemede yaptığı konuşmasını bildiri haline getirip dağıtmaya götürürken yakalanmıştır.

Dönemi anlamak ve bu engin kalemi iliklerinize kadar hissetmek için kesinlikle okunması gereken bir kitaptır.

SAYGILAR...
halihazırda güçlü ve emperyalist ülkelerin de bugünlere büyük yokluk ve zorluklarla geldiğini gösteren eserlerden sadece biridir. *
Bugün bitirdiğim maksim Gorki romanı. Açıkcası bana sürükleyici gelmedi, uzun uzun söylemler, karakterlerin attığı nutuklar kitaptan kopmama sebep oldu. Nutukları okurken ara sıra gözümün önünde yeşil kazaklı, fularlı, sırt çantası olan minik göğüslü kıvırcık saçlı bir kız canlanıveriyordu. Kafamda soru işareti bırakan bir noktayı da söylemeden edemeyeceğim. Belki de devrimcilerin ve sosyalistlerin bana akılcı ve samimi gelmemesi aşağıda ki spoilerimden dolayıdır.

--spoiler--

--spoiler--

Saşenka'nın babasının zengin, sermayeden yana ve kötü birisi olması onu babasından uzaklaştırmış ve hatta benim ailem yok derecesine gelmiştir. Fakat Saşenka'nın yapmak istedikleri babasında yapamadığı değişiklikleri tüm rusya'da hatta dünyada gerçekleştirmeye çalışması bana biraz ütopik geldi.

--spoiler--

--spoiler--
ana gibi yar memleket gibi diyar olmaz ama memleket bombalanır.
aslında büyük ünlü uyumuna uyarken bir sonraki versiyonu olan anne olduğunda büyük ünlü uyumuna uymaktan çıkan kelimedir. zamanla değişerek uyumsuzluk göstermiştir bu şekilde olan başka kelimeler de var. kangı kelimesi hangi olarak büyük ünlü uyumuna benzer şekilde aykırılık göstermiş. büyük ünlü uyumu dediğimiz şey de sesli harflerin kalınsa kalın inceyse ince gelmeye devam etmesi. anne dediğmizda a kalın e ince patlıyor kural. yine benzer şekilde alma kelimesinin elma olarak zamanla değişmesi. karındaş kelimesinin zamanla kardeş olması da ana anne ilişkisine örnek olarak sayabiliriz.
Başrollerinde Ayşen Gruda ve Aykut Oray'ın oynadığı absürd komedi türündeki 91 yapımı dizidir. Senaryosunu Kandemir Konduk'un yazdığı dizi Star1'de yayınlanmıştır.
pavel:

insanların ruhunu öldürüyorlar anne, işte asıl cinayet bu. Halkın ruhunu kurutuyorlar ve hiçbir şey anlamaz hale getiriyorlar.
maksim gorki'nin bana göre en sağlam kitabıdır. Çünkü devrimi, alt tabakayı, işçi sınıfını, köylüyü muhteşem bir biçimde anlatır. Bir romandan ziyade film gibi gelir, okunmaz izlenir Bir kitaptır. Ve ismini aldığı annenin, asıl maksat ve içeriğini bilmeden oğlu için yaptığı şeyleri işler, bu yönüyle de asıl anlatmak istediği konuyu etrafında şekillendireceği kişiyi çok iyi seçtiğini kanıtlar.

Mesele ideolojik değil, hakikaten başka bir kitap.
çok güzel bir kitap gerçekten unutulmayanlar arasında.
gorki reyiz.
görsel

Budur ana...
Topraktır...besler
Baba'nın manitasına denir.
maksim gorki'nin sürükleyici romanlarından biri.
bu kitaptaki ana karakter bana hep "okumakla adam olunmuyor." sözünü hatırlatır... "ana"nın örnekleri gerçek hayatta da var, okuma yazma dahi bilmeyen ama kafası gerçekten açık analarımız bir yana, tahsilli davar sürülerimiz öte yana...
ana gibi yar olmazmış.
gibi yar olmaz.
Gorki'nin mükemmel eseri.
Maksim Gorki'ye ait bir romandır.
Antinükleer antikorların kısaltması.
Azeriler ve balkan turkleri Aba derler anaya.. Cobanlarin uzerlerine gecirdikleri kalin keçeden mamül korunak.. Ana hem cobandir hem de abadir oysa. O varsa gonul abaddir bir de..
kesinlikle anne ile kıyaslanamayacak kadar içten bir ifade..
anne'Den daha samimi bir sesleniştir.
Türkiye'nin Bazı bölgelerinde yaşlılar kız çocuklarına sık sık "ana" diye hitap ederler.
Pavel ve ana karakterinin çok iyi işlendiği maksim gorki nin klasikler arasında yer alan romanıdır.
Kitapta çarlık rusyadan, sosyal hayattan, ihtilal den ve altında yatan zeminden bahsedilir ki en iyi tarihi romanlar arasında yer almasını kaçınılmaz hale getiren bir titizlikle oluşturmuştur.
Sosyalizmi ve anlatılan dönemi biraz araştırırsanız. Kitabı yalnızca okumaz yaşarsınız da.
"ulu arıyorsan analar ulu
sevmişiz gönülden olmuşuz kulu
analar insandır biz insanoğlu"

demiş neşet ertaş.