amerikan futbolu

    33.
  1. amerikan futbolu tam anlamıyla oyuncunun her özelliği kullanmasını gerektiren bir spordur.

    oyuncu zeki olmak zorundadır.
    ortalama 2-4 saat süren maçlarda enerjisini maksimum düzeyde kullanıp az eforla fazla iş yapmalıdır.

    oyuncu güçlü olmak zorundadır.
    karşısında bulunan rakibi gücüyle yıldırmalı, yıldıramadığının karşısında durabilmelidir.

    oyuncu hızlı olmak zorundadır.
    hızıyla rakibi çabuk ekmelidir, ekemezse fazladan uğraşması gerekir...

    sonuç olarak "amerikan futbolu bir külah dondurmaya benzer. tatlı olan kısmı bitince geriye her zaman sivri bir şey kalır onuda her zaman ya kalbinde taşırsın ya da bir platin olarak kemiklerinde"
    5 ...
  2. 69.
  3. türkiye'de profesyonel anlamda yapılmasını en çok istediğim spordur.

    öyle ki, uzun vadede futbolu bile gömebilir bu spor türkiye'de. genel olarak şiddet unsurları içeren şeylerden zevk alan bir milletiz.

    düşünsene.. volkan sabri'nin topuna atlıyor, oradan melo giriyor araya...
    4 ...
  4. 70.
  5. 3 yıldır oynadığım, rugby türünde olup sadece ekipmanı ve kuralları farklı olan erkek sporudur. hem ünilig hem de kulüpler ligi olmak üzere 2 farklı kategoride oynanabilmektedir. türkiye'de bu sporu icra etmek oldukça zor ve masraflıdır. antrenmanları da oldukça ağırdır ama zevklidir. içine girdiğin zaman bu sporun kopman güçtür. kardeşlik vardır mücadele, azim, başarı vardır bu spor içerisinde. o sahaya çıktığın zaman onurun için kendin için savaşır ve oynarsın. Çanakkale Vatanseverlerden sevgilerle.
    3 ...
  6. 88.
  7. 6.
  8. korumalıkların değerinin ancak oynandığı zaman anlaşılabileceği spor türüdür.pamukkale üniversitesi'nde de kurulmuş olan takımdır fakat horozun ingilizcesinin argoda kötü bir karşılığı olduğu için ilk defa takım ismi bütünüyle türkçe olacaktır..
    (bkz: pamukkale horozlar)
    3 ...
  9. 59.
  10. "arkadaşlarının arkanı kolladığı bilmek değil senin onların arkasını kolladığını bilmek güzeldir." *

    dişlinin bir halkası olarak sahaya çıkan 11 kişiden birisinizdir fizik olarak, 45 kişiyi yüreğinizde taşırsınız ama...
    ilk topu verirken, qb'yi korurken, blok yaparken ya da uzayan running back'i arkasından izlerken kalbiniz top taşıyan adamla aynı çarpar.
    adrenalin üst seviyededir bu sporda, kardeşlik en üst düzeydedir.
    arkasını korursunuz kardeşlerinizin, onlarda sizin.
    kolunuzu, bacağınızı bırakırsınız sırf arkanda ki adamın kolu bacağı kalmasın diye...
    bacağınıza "platin" bir vida takılır; hayatınız boyunca x ray cihazlarında ötersiniz ve gülümsersiniz.
    amerikan futbolu candır, topla değil yürekle oynanır...

    o sizi bırakmadan siz onu bırakamazsınız.

    ve en çok kariyer bitince özlenir...
    4 ...
  11. 15.
  12. rakip oyuncuyu düşürdüğünüzde(tackle) yaşadığınız duygunun tam anlamıyla savaşta düşmanına galip gelen savaşcının duygusuyla aynı olduğuna inandığım, 5 yıldır yaptımğım spor...
    2 ...
  13. 40.
  14. yılda 8 maç oynanacak stada 1,5 milyar dolar yatırılan gösteridir. abd'nin en çok izlenen sporudur.
    2 ...
  15. 53.
  16. tuhaf tuhaf adamlar var, omuzları vatkalı, kafalarında miğfer, birbirlerinin üstüne çıkıyorlar, yard diyorlar. gol yok bu futbolda mesela, çünkü kaleci yok, hatta kale yok lan, olsa bile file yok, top ağlarda diyemiyorsun, kaleci olsa, kale olsa, kalenin ağı bile olsa, top ağlarda diyemezsin, top da yok çünkü, kavun atıyorlar birbirlerine, müsrif bu amerikalılar, ya da fakirlikten kavunla oynuyorlar, bilemedim şimdi, bildiğim birşey varsa, bu amerikalıların futboldan anlamadığı, hakemler de bilmiyor, o maçlarda yaptıkları hareketi bizim süper ligde yapsalar hemen kırmızı kart hepsine, hayır efendim, anadolu takımı diye vermez hakem, çünkü amerika da anadolu da yok, enteresan millet şu amerikalılar.
    3 ...
  17. 24.
  18. bir zamanlar hentbol takımımızın hayli iri adamlardan oluşması sonucu hocamızın "lan amerikan futbolu takımı mı kursak acaba" diye söylene söylene antrenman yapmasına neden olmuş spor.
    fizik gücü ve kondüsyon gerektirir. küçük olan ezilir. *
    herşeyimiz farklı bu da farklı olmalı diyen ingiliz ekolünün devamı niteliğinde olan amerikalıların ilginçlikte sınır tanımayan sporlarıdır.

    bir takımın 44 kişiden oluşması, bu kişilerin forma, içecek,yiyecek ve deplasman masrafları gibi durumlar gözönüne alınınca bir devlet üniversitesinin bütçe ayırması imkansız gibi gözüken spor branşıdır.
    2 ...
© 2025 uludağ sözlük