çoğu amerikan filminin sıkıcı olduğu gerçeğidir. bu hepsi için geçerli değil tabi altını çizerek söylüyorum. ama abi para sizde, teknoloji sizde, bu işi yapan en kral yönetmenler sizde ama niye yaprak dökümü izlermiş hissi verir filmler yapıyorsunuz ? kaşlarına gözlerine 400 şarkı bestelediğim dilberler niye ? bir de klişe korku filmleriniz var tabi onları hiç saymıyorum. bu kadar fırsat var iken hemde. resmen lamborghini içinde kibariye dinliyosunuz ya bravo size.
(bkz: tutmayın beni)
çünkü hep ideolojolilerini aşılamaya çalışırlar hep abd bayrağı dalgalanır filmin bi yerlerinde. onun için nerde oscar almış nerde hollywood yapımı film varsa kaçın efendim ordan ispanya sinemasının kucağına kaçın türk ve dünya bağımsız sinemasının yanına gidin.
gözünüz gönlünüz açılsın ve gerçek sinema görün.
güney kore filmlerinin yanında berbat olmasa bile kötü olduğu bir gerçektir. lakin iğrenç bir sinemamız varken amerikan sinemasına da laf atmak doğru değil.
berbat olmasa da çoğunluğu kötüdür. sayısız klişe ve amerikan milliyetçiiği içermektedirler. hatta doğuluları aşşağılarlar. tüm bunları ise teknolojik üstünlükleriyle bertaraf ederler. yani görsel ve ses efektleriyle. tabi arada millieytçilik manyağı olmayan, güzel filmler de çıkar ama bunlar sayıca çok azdır.
artık yeni şeyler üretemedikleri için berbattırlar.korku filmleri hep aynıdır,kız kaçar,kız kurtulur,bütün erkekler ölür,herkes geberir bir tek o kız yaşar.sıkca bela okunasıdır.
yapılan filme göre kaliteli film oranı yerlerde sürünen ve yılda her 10 kişiye 1 film üreten hollywood un dayattıklarıyla süngere dönmüş sinema anlayışla aynı berbatlıktaki gerçektir.
Amerikan filmlerine alternatif hint filmleridir. Son yıllarda Aamir Khan, Shakrukh Khan, Anuskha Sharma gibi üst düzey yetenekleriyle bolywood filmlerini en ustlere tasıyarak holywood u golgede bırakmıstır.