Filmi ilk gününde izledim ve kesinlikle verdiğim paraya,harcadığım zamana ve arkadaşımla gittiğim son sinemaya içim cız etti.Bir kere filmin konusu enteresan olmasına rağmen filmdeki bence en sinir bozucu şey dublajdı.Tamam,dizilerde dublaja aşina olduk ama filmlerde bile başka birinin birine dublah yapması bence çok abes.Helede levent kazak'ı yekta kopan'ın seslendirmesi tuhaf olmuş.
Dediğim gibi filmin enteresan bir konusu olmasına karşın konu içine çekmiyor ve sonunu zaten ilk 30.dakikada çözüyorsunuz.Amerikalıların füzesinin kazara karadeniz kıyısına düşmesi ve olayların gelişmesi felan.B
Şimdi filmin kötü yönlerinden başlayalım:
+Kıvanç tatlıtuğ...Abi çocuk iyi çocuk,yakışıklıdır felan ama kesinlikle sırıtoy.Filmde en az 3 defa şimdi muzaffer çiçekten ayrılıp gümüşe gitcek gibi iğrenç bir espiri yaptım ve bendeki o izlenimi filmide etkiledi.Çok duygusuz bir cansu dere'nin yandım alide sıla gibi gözükmesiyle aynı durum mevcut.Aynı zamanda dublajla filmi çekmiş ki bunuda doğallıktan uzak buluyorum.
+Senaryo...Dediğim gibi bir film seyirciyi içine çekip sürükleyici olmalıdır ama bu filmde maalesef bu durum yok.
Gelelim iyi yönlere:
+Müşfik kenter....Bu kadar içten ve hoş bir oyunculuk sergiledi.Filmin en tatlı ve izlenesi karakteriydi.Zaten kendisinede bu yakışır.Aynı durum metin akpınar içinde geçerlidur.(ehe ehe)
+Samimi atmosfer...Film bizim halkımızdan gelen bir film son çıkan maskeli be(le)şle ırak ta,çılgın dersahane gibi ünlüleri katarım gişeyide yaparım durumu mevcut değil.Samimi bir film oluşu gayet güzel.
+Karadeniz...Karadeniz'in kendine has atmosferi,orman manzaralaır insanın içini açıyor bu çok güzel bir özellik.
son söz:
Gitseniz bir önemi yok gitmeseniz önemi yok maskeli beşlerden güzel yandım ali'den kötü bir fimmi....