dünya kaderine yeni bir dünya düzeni yazılmadığı sürece haklı olan insandır.
amerika devletten, topraktan ibaret değildir düzenin işlemesini sağlayan tarafsız bir bölgedir.
baki kalacak bir devlet olmayacağı için şimdiden inanmaya başlaması gereken insandır.
yahudiler ellerini çeker çekmez başlayacak olan süreçtir aslında bu. şayet yahudi büyükleri, o tepedeki yöneticiler para kaynaklarını aktaracak farklı bir ülke bulurlarsa ki bu çin olabilir diye düşünüyorum, o zaman işte amerika için sonun başlangıcı olan süreç başlayacaktır. bu bir ütopya değil aksine olabilitesi bir hayli yüksek bir öngörüdür. buna benzer bir şey yaşanacak.
yakın gelecekte bunu hep birlikte göreceğiz.
diliyle, parasıyla, yaşam tarzıyla, filmleriyle v.s herşeyiyle dünyayı saran bu ülkenin çöküşü eminimki çok yakındır. çok yönlü çöküntüye uğrayacakları için toparlanması mümkün olmayacak. türkiye' de paralel diye adlandırılan yapı onlarda da var ve bunu çok iyi biliyorlar. dünyada olan bir çok haksızlığa seyirci kalmalarının da sebebi korkak olamalarındandır. bi sesini çıkarsa, yarın internette obamanın boxer donlu resimlerini görürüz, ses kayıtları gizli belgeler v.s . ama çok yakında helak olacaklar. haksızlığa seyirci kalıp ses çıkarmayan dilsiz şeytandır.
az biraz içinde bulunduğum insan türü. yani elbette hiç bir devlet sonuza dek yaşamaz. hiç bir sistem de. ama şurada yazılan yorumlara bakıyorum da, çok ilginç. abd sanki saf bir güçmüş gibi, osmanlı hanedanlığı gibi bir hanedanlıkmış gibi ele alınmış. abd bir sistemin ele başıdır. ve bu sistem de hepimizin payının olduğu, birlikte kendi ellerimizle yarattığımız ve yaşattığımız bir sistem.
abd-sovyetler arasındaki soğuk savaş, sadece iki devletin savaşı değildi. aynı zamanda iki farklı dünya düzeninin savaşıydı, tıpkı 2. dünya savaşında olduğu gibi. artık savaşlar, devletler ekseninde değil, insanlar ekseninde oluyor. yeni bir düzen yaratmak üzerine oluyor.
diyorlar ki çin bilmem kaç yılında abdyi geçecekmiş ekonomisinin büyüklüğü açısından. evet, doğru da; çin ekonomisi bunu abdye, abye yaptığı ihracatlarla gerçekleştirecek.
sistem aynı sistem. bu sisteme ayak uydurduktan sonra bir buçuk milyar nüfuslu çin, neden abdden daha büyük bir ekonomi inşa edemesin ki?
ola ki çin, brezilya, hindistan, rusya gibi ülkeler abdyi bu tahtından indirmek isterlerse, ve abd eğer ki şu faktörler hesaba katıldığında böyle bir durumla başa çıkamayacağını anlarsa, abdye sadece artık bu dünyanın patronu sen değilsin demek yeterli olacaktır. nasıl ki sistem gerektirdiğinde ingilizler seve seve ortadoğudaki nüfuzunu amerikalılara devretmişse, amerikalılar da bayrağı başkalarına teslim edebilirler.
ama sistem aynı sistem olacak. dolayısıyla o sistemde nasıl ki bugünkü sistemde bile halen ingiltere, almanya gibi ülkeler kendilerine önemli bir yer bulabiliyorlarsa, abd de mutlaka yer bulacaktır. çünkü abd de bu sistemin kilit parçalarından birisi olmaya devam edecek.
abdnin çökmesinden bahsediyorsanız, sistemin çökmesinden bahsediyor olmanız gerekir. bu mümkün mü? hem çocuk oyuncağı, hem de o kadar imkansız. dedim ya başta, bugün içinde yaşadığımız sistemi bizler yaşatıyoruz. siz işe gitmeseniz, hiç bir şirket kar edemez. tüketmeseniz, bu sistemin çarkları anında dönmeyi bırakır. bu sistemi ve dolayısıyla abdyi, abyi, çini falan yıkmak bu kadar basit bir iştir.
ama bunları yapar mıyız biz? elbette hayır. içinde yaşadığımız sistemden memnunuz çünkü. her ne kadar sonunun bizim için pek de iyi olmayacağını ön görebilsek de, mutlu olduğumuz sürece bu konuda hiç bir şey yapmamaya devam edeceğiz elbette.
