yüzyılın en şişirilmiş filmi*. berbat bir finali var. edward norton'ın kardeşinin ölmesi, o hâli ile hiçbir anlam ifade etmiyor. eğer ırkçılık konu alınıyorsa senaryo bir yere bağlanmalıdır.
edit: eksi oylayanlara kapak olsun; dvd'sinde yer alan orjinal final, tepki çekeceği endişesi ile filmden çıkarılmış.
güzel bir fil olmakla beraber baş yapıt olacak kadarda abartılmaması gereken film.çok *edward nortongüzel bir performans sergilemiştir zaten oyunculuğu için pek lafa gerek yok..
hapisanedeki zencinin butun irkcilara ayar verdigi, edward norton'un oyunculukta ne kadar asmis oldugunun tartismasinin bile olamayacagini bize gosteren film.
orjinal finali cok daha etkileyici olan filmdir:
derek eve girdikten sonra danny yi ölü olarak kanlı küvette görür. sonrasında sacını makinayla tras ederken görülür.
insanın aklının başına gelmesi için ille de babafingoyu görmesi mi gerekir diye sorgulatan, danny'nin filmin sonunda verdiği mesajı hergün aklımda tuttuğum başyapıt.
Tony Kaye nin yönettiği mükemmel ötesi film.Oyunculuklar çok gerçekçi VE izlendiği süre zarfında insanın aklını başından alıyor.Ayrıca Edward Norton a karşı olan hayranlığımız bu filmi izledikten sonra baya bir artmıştır.
gerçek bir başyapıttır. edward nortonu iyice benimsememi sağlamıştır. adamın kafasını kaldırımın kenarına dayayıp patlatış sahnesi ile belleklere kazınmıştır.
1999 yılında edward norton'un ünlü olduğu türkiye'de geçmişin gölgesinde adıyla vizyona giren başyapıt olmuş film. dazlakların hayatından kesitler veren ve "ne olursan ol insan ol yeter" mesajını veren, izlerken zaman zaman küfretmenize, zaman zaman ağlamanıza sebep olabilecek harika film. izlenmesi şiddetle tavsiye olunur.
tek kelimeyle şaheser! filmi edward norton'a iyice hasta olmadan ve son sahnesinde önce siktir çekip sonra ağlamaya başlamadan bitirebilmek imkansızdır sanırım.. kesinlikle izlenmesi tavsiyemdir, ama moraliniz bozukken değil hem de hiç değil..filmin son sahnesinde kendinize sahip çıkmak gerçekten zordur çünkü..
ayrıca edward norton bu filmdeki rolüyle oscar'a aday gösterilmiştir ancak la vita e bella'daki rolüyle roberto benigni hakettiği oscarı almıştır, zor bir karar olduğu aşikardır..
geçmişin gölgesinde amerikada zamanımızda hala ırkçılığın devam ettiğini ve bu ırkçılık anlayışının nelere sebep olduğunu konu alan sarsıcı baştan çıkarıcı edward norton ve edward furlong'un oyunculuklarıyla herkesi kendine hayran bıraktıkları tony kaye filmi...
ırkçılık konusunda yapılmış en güzel filmlerden, sarsıcı sahneleri olduğu kesin, filmden sonra günlerce aklınıza gelecek sahnelerde. filmin sonunda 'koyim böyle dünya düzenine' diyorsunuz, herkesin izlemesi gerek filmlerden.
birde filmden küçük bir söz;
danny : abim derek hep şunu söyler; güzel bir söz söylemek için çaba harcama, o sözü senden önce birisi zaten söylemiştir.
her izlediğimde derek'in hapisten çıkarkenki siyahi arkadaşıyla vedalaşma sahnesinde ağladığım film.. bir de sonu.. sonunda danny'nin öldürüldüğü sahneden sonra derek'in "tanrım ben ne yaptım" demesi, birçok şeyi açıklar aslında, fazla söze gerek yoktur...