aslında ameliyatın çok iyi geçtiğini ama hastanın yaşamak istemediğini! belirtirmiş gibi duran cümle. doktorun canına susamış olması lazım bunu söylemesi için türkiye şartlarında.
Doktorun "ameliyat esnasinda muhabbetin güzel gectigini hatta dördü tamamlasaydik hasta masasinda okey cevirecektik; fakat hasta isteksiz oldugundan kahve icinmekle yetindik, muhabbete daldigimizdan hastayla ilgilenemedik karni acik kala kaldi..." demesidir...
-ühühhühü babamın öldüğüne inanamam
-ben de ben deee ühühü
+eeh. s...cem ha .. yalan borcumuz mu var size! öldü diyosak öldü işte. ipnelere bak yaa..
-ööh öhhö ee şey faruk bey...
- amiliyat nasıl geçti doktor bey? çükü dikebildiniz mi?
+ ameliyat çok iyi geçti ama hastayı kaybettik.
- ulan altı-üstü bi çük dikecektiniz, nasıl hastayı kaybettiniz?
+ çük ameliyathanenin penceresinden aşağı atladı.
- eeeeee
+ ne eeee... ameliyat başarılı olduğu için adam da çükün peşinden düştü.
( bu diyalogun benzerini bi mizah dergisinde okumuştum ama hatırlayamadım şimdi)
+ ameliyat çok iyi geçti ama kontrolü kaybettik.
- nasıl ya? ne oldu anlamadım?
+ ameliyat rüzgar gibi geçti ama hemşireyi cezbettik.
- nolur, gerçeği yalnızca gerçeği söyleyin.
+ ameliyat tüp gibi geçit ama iyi sabrettik.
- doktor bey dayanabilirim. oğlum yaşayacak mı?
+ beyefendi, oğlunuz 28 yaşında, sünnet ettirmek şimdi mi aklınıza geldi?
doktorların insani hislerden yoksun olduğunun en önemli delaleti sayılabilecek cümle.
ameliyat çıkışında yakınlarından haber bekleyen hasta yakınlarına hastanın öldüğünü lakin ameliyatta kullandıkları teknikleri anlatır bunlar.