çocukluğun vazgeçilmez eğlencesi. seninle aynı adı taşıyan kaç kişi var o şehirde arayıp bakardın, sevdiğin kızın babasının adını öğrenmek en büyük zaferdi birçokları için bu defter sayesinde.
internet gelince çöpe atılan kalın tekefon rehberi . Bunu şimdikiler pek bilmezler. Ama oradan isimlere bakmak sonra bide karşınıza çıkan resimlere bakmak eğlenceliydi.
resimleri genelde kara kalem çalışması yapıp değişik sanat eserleri çıkartırdık ortaya. Gerçeğinden daha güzel olurdu.
eskiler...
ne cep telefonu vardı ne de bilgisayar/internet bu denli hayatımızın içindeydi. okuma yazma bilmez, yaramaz ve şımarık bir velettim. bu kocaman sarı kapaklı kitabı karıştırdığımı, sayfalarını koparma tehlikesi yüzünden sürekli azar işittiğimi hatırlıyorum. kimi sayfaları sarı renkli, kimisi saman kağıdından, binlerce telefon numarasının yazılı olduğu bir rehberdi.