Hayvan gibi dolandırıcı barındıran yer.
Özellikle bi çocuk var fidan satıyorum ayağına milleti s.kiyor. almayın gidin fidanı kendiniz dikin. Aylar önce de denk gelmiştim bin fidan satmaya çalışıyorum diyordu. Hayati yalan ibnenin bu seferkinde de kadıköy den geliyorum diyor.
izmirin izmir oldugu yer. Türkiyenin en güzel kızlarını görebileceğiniz kordon izmirln dünyanın belli başlı sehirleri ile yarışan semti.
Osmanlı döneminin levanten aileleri buraların yerlileridir. Sokakta türkçe konuşan kadarda yabancı dil konuşan insanlara rastlanır. Kucuk avrupa da denilebilir.
Travesti gece hayati hayat kadini kavramlaei ise alsancaktan ayri bornova sokagi denilen yerdedir itibar etmeyiniz.
bunu söylemiştim bi kez daha soylicem. orada gün batımını görünce izmirde olmam gerektiğini anlamıştım. her gördüğümde ilk sefer gibi olurum. gözlerim dolu dolu..
Birleşmiş milletler gibi her tipten insan barındırır.. Cafe, Bar ve Meyhaneleri yılın her günü dolu. Giyim mağazaları pahalı, Yemek satılan yerler pek lezzetli değil..
gözlemlediğim berberleri de iyi değil başka semtleri tercih etmek gerek..
Kıbrıs Şehitlerinde Kalabalık Meyhane var işletmecisi Pala bıyıklıya " sana Atatürk Anahtarlığı hediye edenin selamı var" derseniz Fazladan meze de gelir haberiniz olsun.
izmir’ in zenginlerinin ikamet ettiği, her bütçeye uygun mekanların bulunduğu, kordon kenarında uzanan, çimleri üzerinde içki içip karşıyaka’ yı seyretmenin keyfine doyulmayan izmir semti. Barları Gazi kadınlar sokağında sıralanır. Değişik konseptte mekanlar bulundurur. Sokak müzisyenlerinin sayısı fazladır.
Ben Alsancak'lıyım. Ömrümün yaklaşık 30 yılı dolu dolu Alsancak'ta geçti. Ne zaman Alsancak dense antenlerim ayağa kalkar, hassaslaşır ve dikkat kesilirim. Alsancak'la ilgili her şey ilgimi çeker...
Alsancak semtinin eski adı da Punta'dır... Peki neden Punta?
Halk arasında bir söylenti vardır: "Eski zamanlarda bu yörenin limanında çalışan Rum görevliler ve hamallar izmir'in rutubetli havasından ve soğuğundan dolayı zatürreeye yakalanırlarmış. Zatürre olanların akciğerlerinde nokta şeklinde lekeler oluşur. Noktaya Yunanca 'punta' denir. işte Alsancak körfezinin o iliklere işleyen havası nedeniyle bu semte 'Punta' adı verilmiş..."
Profesör Bilge Umar'a göre de: "italyanca'da 'punta' sivri uç demektir. Şehrin bu bölümü körfeze doğru uzanmış sivri bir burun biçiminde olduğu için bu semte 'Punta' adı verilmiş..."
BÜYÜK KEYiF
Günlerdir Bülent Moralı'nın yazdığı Alsancak tarihini okuyorum. Merakla ve büyük bir keyifle... Doğduğum ve büyüdüğüm semtle ilgili neler öğrendim neler...
Bülent, mahallemizde yetişmiş bir delikanlı. Komşumuz Armanda Moralı'nın Beliğ Moralı ile olan evliliğinden dünyaya gelmişti. Çocukluğunu hatırlarım... Yıllardır Alsancak ile ilgili araştırmalar yapıyordu. Bir kitap da yayınlamıştı. Bu kez araştırmalarını daha da derinleştirip yeni belgeler, bilgiler ve fotoğraflarla dolu dolu bir kitap yazmış... Adı: "Punta'dan Alsancak'a, Alsancak'tan izmir'e..."
Benim gibi Alsancak sevdalıları ve nostalji meraklıları için mutlaka alınması, okunması ve ömür boyu saklanıp sık sık elden geçirilmesi gereken bir kitap...
Alsancak'ın tarihi, sokakları, evleri, sinemaları, sporcuları, okulları, öğretmenleri, doktorları, esnafı, iş adamları, zengininden yoksuluna, sokakta mendil satanından, sanatçısına insanları bu kitapta yer alıyor...
MUTLAKA ALIN
Bülent Moralı, bazı yerlerde bilgileri tekrarlamayabilir belki kitabın kurgusu üzerinde biraz daha çalışabilirdi. Ne var ki araştırdığı konular ve derlediği bilgiler Alsancak tutkunları için yabana atılmayacak şeyler...
1993'te benim adımın verildiği 1462 sokak daha önceleri Şerafettin Bey olarak biliniyordu. 9 Eylül 1922'de Belkahve'den izmir'e ilerleyen süvari birliğinin komutanıymış Şerafettin Bey... izmir'i Yunan işgalinden kurtaranlardan biriymiş... Bulvar Alliotti adını taşıyan sokağa daha sonraları onun adı verilmiş...
Bugün sokağın girişinde ne Şerafettin Bey'in, ne de (12 yıl önce verildiğinde çok duygulanmıştım) benim adım var...
Moralı'nın yazdıklarından öğrendim sevgili Konak Belediye Başkanımız Muzaffer Tunçağ da bizim sokakta dünyaya gelmiş...
Kitabın giriş yazısında Tunçağ, "Keşke herbirimiz onun gibi yapabilsek, yaşadığımız semtlerin tatlı acı anılarını unutulmaktan kurtarabilsek" diyor...
Teşekkürler Bülent kardeşim... Bu kitabı mutlaka alın Alsancaklı hemşerilerim...
seyyar satıcısı, esnafı fırsatçı şerefsizlerdir. siz çimlerde oturursunuz, sıcak midye sıcak midye der buz gibi midye verir. ayrıca bayattır. yedikten sonra karnınız ağrır.
esnafı üzerinde 1 tl yazan bisküviyi 2.5 liraya satmaktadır. bunu yanında çimlerde oturanlara çekirdek (çiğdem) satmaya çalışan fakir görünümlü uyanıklar vardır. genci yaşlısı bu işi yapar. 2 liraya bir çay bardağı çekirdek verir. al o çekirdekleri... neyse. yer olarak güzel yer. ama insanı olarak sıkıntılı. zaten artık suriyelisi, çingenesi, kürdü, lazı, ibnesi, travestisi, lezbiyeni tuhaf tuhaf insan var.
bir gün istanbul'dan arkadaşım gelmiş. çimlerde oturuyoruz. gece baya kalabalık yazın. gitarını kapan gelmiş şarkısını söylüyor. içmek isteyen içiyor falan. elemanın biri geldi oturdu yanımıza. ağrı kesici lazım mı ? dedi. yok birader yol al dedik. yani 17-18 yaşlarında bir çocuk.
abi dedi asprinimiz var, çok güzel bak. sağlam kafa yapıyo bir dene falan dedi. bizim arkadaş kalktı, tuttu bunu boğazından tehdit etti polisle, dövmekle falan. sonra çocuk özür diledi gitti.
yani böyle şeyler yaşayabileceğiniz bir yer. he orda en sevdiğim eylem bisiklet sürmek. bisiklet süren insanlar çok nezih, sohbeti hoş insanlar. yeni yeni insanlarla tanışıp bisiklet sürebiliyorsunuz sıkılmadan taa bilmem nereye kadar.
eski tadı olmayan, gecenin ilerleyen saatlerinde tekinsiz tiplerin cirit attığı yer. kalenin bütün çapulcuları alsancağa iniyor bi saatten sonra o clublar mılablarda ne kadar paralı keko varsa mıknatıs gibi cekiyor eskiden kapılarda basmanede pavyonlara takılan tipler şimdi kıbrıs şehitlerinde volta atıyor. bana göre bunda en büyük suç cluba evrilen eski rock barların. alsancakta mekanlarda headbang yapardık gençliğimizde o kıbrıs şehitlerin de bu kadar cins adam olmazdı. şimdi ne ararsan var. bok gibi olmuş artık. bornova sokağına gelince, bilmeyenler için soluyorum atıyorum peşinize iki herif takıldı tırstınız gidin travestilerden yardım isteyin adamların amına koyarlar size de durağa kadar refakat ederler. öyle istanbulun travestileri gibi piskopat değildirler.