daha bir sene öncesine kadar deli gibi bayılmasam da okuduğum ancak artık okumaktan çekindiğim adam. he yanıma kitap yoksa, konuşacağım biri de yoksa, derginin okumadığım kalan kısımlardansa köşesi anca öyle. yazıları artık bebek gibi konuşan türk kızı kıvamında geliyor bana. hakikaten bir zorlama var gibi, olur olmaz yerlerde kalayı basması falan. niye böyle oldu lan.
üslubunu bir türlü beğenemediğim kişidir. yazarken kendini çok kastığını bu sebeple ne bir doğallığın ne de bir akıcılık bulunan altı üstü 50 cümleyi bile o içtenlikten yoksun anlatı tarzıyla okutturamayan yazar, uykusuz'un okumaktan keyif almadığım nadir köşelerinden birinin sahibidir ayrıca.
--spoiler--
Yere düşen ekmeği yerden hızla alıp telaşla üç kere öpüp üç kere alınlarına koyan o çocuklar nereye kayboldular ?
Güzeldi o çocuklar. insan o çocuklardan hep olsun istiyor. Ekmek öpen çocuk görmek istiyor.
Çünkü ekmek öpen çocuk hala bir şeylere inanmamızı sağlıyor. Bizim buna ihtiyacımız var.
Geri dönsün o çocuklar.
Bizim buna çok ihtiyacımız var.
old city comedy club'ta sahne alan insan. bundan 3 yıl kadar önce gidip nefret etmiştim, geçenlerde yine bir aylığına istanbuldayım ve yine aynı yerde sahne alan mesut süre'ye bir gideyim dedim radyoda dinliyorum fena değil gösterisi nasıl acaba diye merak ettim, dallama arkadaşım nasıl bir karışıklığa imza attıysa yine biz buna gitmişiz. kalk gidelim oğlum ben 3 yıl önce geldim çok kötüydü dedim, arkadaş kalkmadı dur dedi dinleyelim 3 yıl önceki ile aynı olmaz önyargılı düşünme dedi birer bira içtik yumuşadım bende dinleyeyim dedim. neyse alpay erdem başladı ikinci birayı küfür ede ede içtim, aga komediden çok hoşlanırım bayılırım, küfürlü küfürsüz ayırt etmem komikse taşaklarımı sallaya sallaya gülerim, neyse 3 yıl önce adamın gösteri ne kadar sikko ise hala öyle, berbat, hiç bozmamış çizgisini, salak arkadaşım da dinledi gördü ebesini.
aslında alpay erdem'in stand up gösterisinin özeti şu: am, göt, meme, yarrak, meme, am, göt, yarrak. bu.
old city comedy club'ta izlediğim aslında izlerken yarıda kaçtığım adam. bu kadar itici olacağını düşünmemiştim.
4 kişiydik ve kızlı erkekli hadi biraz duralım bakalım dedik. kendini çok iyi stand up yapan biri sanıyor galiba, itici bir ses tonu ve boktan espriler.
Yere düşen ekmeği yerden hızla alıp telaşla üç kere alınlarına koyan o çocuklar nereye kayboldular? Güzeldi o çocuklar. insan o çocuklardan hep olsun istiyor. Ekmek öpen çocuk olsun istiyor. Çünkü ekmek öpen çocuk hala bir şeylere inanmamızı sağlıyor. Bizim buna ihtiyacımız var. Geri dönsün o çocuklar. Bizim buna ihtiyacımız var.
komedyen olması ve kişilik zaafları bir yana, uykusuzdaki yazılarıyla muhabbetini içime sindiren güzel insan. yazıları bir çok kahkahamın sebebidir. ayrıva egosunun da beraberinde bir samimiyet getirdiğini düşünüyorum.
uykusuzdaki köşesiyle bana, otobüste, minibüste elalemin içinde şen kahkahalar attırarak acayip acayip bakışlara maruz kalmama sebep olan uykusuz yazarıdır.
bu perşembe old city comedy club'ta tekrar ziyaretine gideceğim adam. geçen sezon finalinde beni kırmayıp hasta ruh ismail'i imzalamıştı. çok şeker birisidir.
sesi çokzel lan. ntv deki programının çok güzel olmasında en büyük pay o ses.
ayrıca üslubu da çok hoş. bütünüyle alpay erdem e iyi ki varsın desem hiç pişman olmam.
alpay abi ara sıra dur lan hakkımda ne yazılmış diye burayı okuyacak olursan sana şunu söylüyorum. ersin abi , cihan c ve sen o derginin en bomba adamlarısınız. bi de umut sarıkaya tabi *
bir zamanlar aşık olduğum adamdır,mizah anlayışı anlatım gücüyle aslında bir dev olmasına rağmen hala az ünlüdür. az ünlü olmasıyla bile mizah yapacak kadar olgun bir adamdır.
bundan 3 sene evvel stand-up gösterisine bir hevesle gittiğim adamdır kendisi. Ancak gösterisinde pek umduğumu bulamamıştım. Açıkçası çoğu esprisine gülmemiştim de. Geceden bana kalan bir kaç fotoğraf oldu o kadar.
Insanlar haklı be adam, küçült o egoyu bakalım. Büyüyeceksin daha ama yavaş yavaş. Kolay değil bu işler.