öncelikle; 'hayır' bu gavur amı gibi sıcakta tespit sıçasım gelmedi yavrum. yıllar yılı farkındayım ben bunun.. almancı diye tabir ettiğimiz bu adamlara bir şeyler oluyor. havasından mıdır, suyundan mıdır bilinmez adamların beyni köreliyor. bazen şaka gibi geliyor inanmak istemiyorum ama bakıyorum hakketen müthiş bir aptallık sözkonusu. bunu nereden anlıyoruz? ilk olarak espri anlayışına bakıyoruz. ilgilendikeleri konulara bakıyoruz. kurdukları cümlelere.. bunun yanına dinledikleri şarkıların içeriklerini kontrol ediyoruz ve gördüklerimize inanamıyoruz. üstünden taşak muhabbeti yaptığımız salimismail yk gibi adamların satış rekorları kırmasını sağlayan kitle işte bu vatandaşlarımız. hele hele avrupa kanallarında yayınlanan reklamları görünce ağzım açık kalıyor.
reklam şirketleri sadece potansiyel alıcının ilgisini çekebilmek için çalışıyor. potansiyel alıcının zeka seviyesine göre yapılan reklamlarda haliyle trajikomik oluyor. buyrun:
yurt disinda dogup buyumenin ne demek oldugunu bilmeyen birinin actigi basliktir..
turkiyedekilere aptal gibi gorunmeleri turkcelerinin yetersizligindendir.
aslında giderek aptallaşması yerine çomarlaşması demek daha doğru olur sanki. hatta hep çomarlardı ve çomar kalacaklar demek daha bi doğru geldi şimdi. şöyle ki;
almanya'da yaşayan türkler çomar kelimesinin tam olarak içini doldurmuş insanlardır.
adamlar almanya'ya giderken çorum'u, yozgat'ı, çankırı'yı da sırtlarında götürüp, yaşadıkları ülkeye adapte olamayıp, bir de o lümpen halleriyle türkiye'deki türkleri beğenmezler.
bunlar yüzünden avrupa'da türk imajı doğu avrupalılardan düşük, pakistanlılarla hemen hemen eşit, çingenelerden de biraz iyidir.
eminim şurada değil almanya, hayatında bir kere avrupa'ya çıkmış adamların hepsi benimle hem fikir olur.