almanlar tekniktir, cözümü beyinle ararlar, olur veya olmaz sonucuna varirlar. türkler ise cözümü dene yanil yöntemiyle sonsuza kadar aramaya devam ederler.
almanlar kendilerinden başka milletleri özellikle de türkleri aşağıılamaktan zevk alır. türkler ise en büyük millet olduklarını düşünseler de diğer milletleri yerden yere vurmaz.
etnik, kültürel ve tarihi olarak dev farklar vardır. almanlar avrupanın, türkler ise orta ve batı asyanın ağabeyleridir. ilk karşılaşmaları hunlar ve cermenler ile başlamıştır, hunlar bunları paramparça edip bir kısmını batıya sürmüşlerdir. daha sonra ki karşılaşmalarda selçuklu-haçlı seferleri, futbol müsabakaları, olimpiyatlar gibi çeşitli dallarda olmuştur.
bir taraftan az gelişmekten sözde şikayet edip, faydasız kıyaslamalar ve genellemeler yaparak gerçeği göreceğini ve doğruyu bulacağını sanıp, diğer yandan ise çok bilinçli ve zeki olmalarına rağmen ezikliği meslek haline getirenler bizde daha fazladır.
almanlarda bir işin yapılacağı süre bellidir, türkler gibi ne işi pratikleştirmek için kolaycılığa kaçar, yanlış işler yapar ne de eğlene oyalana yapacağım diye işin başında pinekler.
almanlar içi boş bir milliyetçilikle uluslarının üstünlüğünü savunmazlar, millet olarak disiplinli bir biçimde bütün fertleriyle yılmadan çalışıp ülkelerini kalkındırdıkları, ayrıca bilime ve sanata birçok değerler kattıklarını göz önünde bulundurursak böbürlenseler de haklılardır diyebiliriz. türkler ise ulu önderleri mustafa kemal atatürk'ten aldıkları geçmişten gelen gazla zeki, çevik ve çalışkan olduklarını varsayarak yıllar boyunca kıçlarını yaymakta ve ırkçılık düzeyindeki milliyetçilik zihniyetlerine rağmen ülke menfaatlarini yıllardır bir taraflarına takmamaktadırlar; sonuçta zihniyet meselesidir çok fazla da yadırgamamak lazımdır.
başka farklar da sıralanabilir ama ilk akla gelen bunlar.
almanlar sözde milliyetçi değillerdir. mesela ikinci dünya savaşı sonrası alman devleti vatandaşlarına günde 1 patates yardımı yapıyordu bir süre sonra bunu günde 2 patatese çıkarmaya karar verir ama halk istemez devletimiz savaştan yeni çıkmış biz devletimize yük olmasın demişlerdir.
türkler ise milleyetçi değillerdir mesela kurtuluş savaşında mustafa kemal atatürk ne zaman din elden gidiyor halife padişahlık tehlikede propagandası yapınca halk geniş katılım gösteriyor yoksa kimsenin şeyinde değil öte köyde ne oluyor türk vatanı türklük bilinci yok yani.
almanlar arabaya gram önem vermezler yani 4 tekerlikli ayağınızı yerden kesicek bir şey kafidir.
ama türkler hele ki almanyadaki türkler,bir bmw mercedes için kendisini satabilirler.
türkler pazara gidip ne eksik ise alir ve aldiklarina göre yemek yapar. Almanlar hangi yemekleri yapmayi planliyorlarsa gidip o yemegin malzemesini alir.
7 sene boyunca ki gözlemlerim sonunda vardığım sonuçlar;
-almanlar disiplinli insanlar. kırmızı ışıkta durur yeşilde geçerler. (bkz: alman disiplini)
-polisten aşırı korkarlar.
-genellikle kendilerine yetecek kadar maaş alacakları bir işe girip oradan emekli olmayı severler.
-iş zamanında iş eğlence zamanında eğlence. asla birbirine karıştırmazlar.
-saat 7 dedin mi her yer kapanır. ulan en sevmediğim şeydi ekmek alamıyorum evde ekmek kalmamış.
-insanları rahatdır. ama bir o kadar da sıkı.
-eğitim sistemleri mükemmel. taa ortaokuldan üni okuyup okumayacaklara göre ayırıyorlar. ortada işsiz üniversiteli diye bir şey yok.
-trafik muazzam. araçlar zaten mercedes dolu. gelir dağılımının dünyadaki en eşit olduğu yer.
-türkler ilk geldiklerinde hoş karşılandılar ama sonraki jenerasyonlarda bizim ne olduğumuzu anladılar * -marketlerde vb 60-70 yaşlarında kasiyerler görebilirsiniz bu çok doğal almanlar çalışmayı çok sever. bizim gibi salmazlar 40 dan sonra kendilerini.
-ama hep böyle bir kasvet var hava hep kapalı bilmiyorum ama güzel.
sanırım biraz yanlış bir entry oldu. kıyaslamadım aksine görüş bildirdim sanırım.*