almancı türkçesi

entry90 galeri0
    40.
  1. +bunlar paspaslanmış. (bujilerin paslandığını söylemeye çalışıyor)
    1 ...
  2. 39.
  3. yanlış: gitar oynuyorum.
    doğru: gitar çalıyorum.
    2 ...
  4. 38.
  5. çok şekerdirler.
    harbi almancı kızların şivelerine ve neşesine aşık olurum.
    (bkz: ahhh ah)
    4 ...
  6. 37.
  7. 36.
  8. r' ler doğru dürüst söylenmez. ayrıca almancı-almancı diyaloğundan hiç bir şey anlayamazsınız, hızlı konuştuklarında daha bi bozulan türkçedir.
    0 ...
  9. 35.
  10. ortaya karışık bir dildir. bozuk telaffuzlu almanca ve türkçe karışımıdır.
    0 ...
  11. 34.
  12. su---(türkçesi)---> sıvı içecek
    zira sıvı bütün içeceklere su diyorlar, portakal suyu, kola, süt herşeye maden suyundan bahsetmiyorum bile yani. zira normal su içmeyip sadece maden suyu içtiklerinden, içecek normal su bulmak baya bi zor. zorluğunu da geçtim maden suyunun normal su olamdığını kabul etmiyorlar. inatla bunu iç diyorlar.

    çöplü su---(türkçesi)---> kamışlı içecek
    gün boyu koşturduktan sonra çok susadım diyen şahsıma almancı arkadaşı çöplü su istermisin diye sorar. almancı olamayan diyen arkadaşlarıyla mal mal bakar bu bünye. ne demek istedi şimdi bu diye düşünülür, pis su mu demek istedi şaka mı yapıyo acaba, musluk suyu pis de ona mı çöplü su diyor, nasıl çöplü su yani, çöplü suyu yanında mı taşıyo ki??? "çöplü su ne yaa" sorunlarına anlayabileceğimiz bir cevap gelmeyince malum su çantadan çıkar. bildiğin kamışlı kutu vişne suyu.****

    tipiksin---(türkçesi)--->garipsin
    sevgili almancı "du bist typisch" cümlesini mot-a-mot çevirince ortaya çıkan bu cümle aslında bir miktar sevimlilik barındıran bir gariplik ve ya tuhaflıktan bahsetmektedir.
    0 ...
  13. 33.
  14. yarı almanca yarı türkçe. her bir cümlenin içinde yaklaşık 4 tane ach so olmazsa, cümle eksik kalır maazallah.

    örnek : benim tante
    1 ...
  15. 32.
  16. eğri oturup doğru konuşalım; bütün iyi niyetlerine rağmen çok iyi olmayan türkçe'dir. ha biz ne kadar iyi konuşuyoruz, orası ayrı mevzu.
    1 ...
  17. 31.
  18. 30.
  19. 29.
  20. (bkz: rafet el roman)

    seni seviyooooğrum
    seni istiyoooğrum
    sensis yaşamaağağak
    sor geliyoo bahana
    1 ...
  21. 28.
  22. acıkası gelmiş gibi muhteşem bir cumle kurmaya sebebiyet verir.
    2 ...
  23. 27.
  24. türkiyedeki* gençliğin türkçeyi iğrençleştirmesinden daha kötü bir durum değildir.

    türkiyeden uzakta bir ülkede doğup büyüyüp, bulunduğu ülkenin lisanıyla eğitim görüp, sosyal hayatta sürekli yaşadığı ülkenin lisanını konuşma gerekliliği olduğu halde, gurbetteki bütün türkçe * konuşanlar hiç değilse lisanlarına sahip çıkıp konuşabilme arzusu içindedirler

    hayatında türkiyeden başka bir ülkeye adım atamamış, yabancı dili şarkılardan başka bir yerde duymamış, özenti, kompleksli türkiye gençliğinin hergün konuştuğu türkçeyi harf değişikliği yaparak ya da ingilizceye uyarlayarak ya da sıkça yabancı kelimeler kullanarak, türkçeyi basitleştirmesidir asıl tuhaf ve acıklı olan.
    3 ...
  25. 26.
  26. almanya´da yasayip da cok güzel türkce konusanlarin dahil olmadigi grubun konustugu türkceye denir.

    efendim almanya´ya giden ve okuma yazmasi bile olmayan bir grubun ikinci ücüncü nesil cocuklari, okula gitmek zorunlu oldugu icin okula gitmislerdir. ee okula gidince okuldaki tüm dersler almanca oldugu icin, cok iyi derece de almanca ögrenirler. ögrendikleri seylerin cogunun türkcesini bilmezler. ki bu da normaldir. ben bile burada dogup büyümemis bir türk olarak, mesela bilgisayar konusunda türkce zorluk cekerim. ben geldigimde bilgisayar yoktu, bilgisayar ciktiginda ben almanya´daydim. ve bütün komputer terimlerini almanca ögrendim. cep telefonu yoktu, o isi terimlerini de hep almanca ögrendim. bunlarin bircogunun türkcesini halen bilmiyorum.

    hele okul olayinda bir adam matematigi mesela, hangi dilde ögrenmisse, o onun kafasinda o dilde yer edecektir. sen matematigi almanca ögrenmis bir adama türkce matematik anlat, sana tutup "abi toplama ne demek?" diye bile sorabilir. mesela fransa´da otobanlardaki "çıkış" kelimesi "sortie" olarak gecer, bunun almancasi da "ausfahrt" tir. sen almanya´da "ausfahrt" kelimesini görmeye alismisken önüne birdenbire "sortie" kelimesi cikinca bir an gene de düsünürsün. ayni sekilde "çıkış2 kelimesini görünce de garipseyebilirsin.

    bunlar hep kültür catismasinin sonuclaridir. mesela metematigi türkce, fizigi almanca, kimyayi da fransizca ögren, bu konulari hangi dilde ögrenmissen o dilde bilirsin. bu böyledir.

    yalniz dogrudur, türkce grammerini ögrenmiyor cocuklar burada- ana babalari da bazen bilmiyor, o zaman da kulakta nasil duymuslarsa öyle söylüyorlar. ancak kitap okuyan, türkce kitap gazete okuyanlar olaya haliyle carcabuk uyanirlar. bunun da bilinmesi lazim bir kelimenin nasil yazildigini görünce olayaa bakisin haliyle degisir. ve almanya´da yasayip cok iyi vaziyette türkcekonusan insanlarda mevcuttur.

    almanya´dakilerden daha garip türkce konusan grupsa, fransa´da yasayan türklerdir. cünkü fransizca genizden konusulur, ve bu dili dogustan almis bir türk kün genizden türkce konusmasi hemen hemen hic anlasilmiyor, bir kere basima geldi de oradan biliyorum.
    0 ...
  27. 25.
  28. 24.
  29. 23.
  30. eğitimli, ikinci, üçüncü jenarasyon çocukları,
    eğer anne-baba da doğru türkçe konuşuyorsa, türkiye'deki bazı türklerden de güzel-doğru türkçe,
    almanlar gibi de almanca konuşurlar.
    bazı eğitimsiz gençlerin ve orta yaşlıların hem almancası hem de türkçesi berbattır.
    bir de türkçeyi unutmuş numarası yapan salaklar vardır: araya almanca sözcükler sıkıştırır hava atmaya çalışırlar.
    6 ...
  31. 22.
  32. geldim, ince bir şekilde ' gildim ' olarak yorumlanır. bir de (bkz: barış özbek)
    1 ...
  33. 21.
  34. rauchen (rohen) yapıyorum abi.

    kişi burda sigara içtiğini söylemek istiyor.
    1 ...
  35. 20.
  36. yaşlı gurbetçi bir insandan duyulan efsanemiz buna örnektir.
    x: işte biz de şöyle böyle yaptık.
    yaşlı gurbetçi insan: warum da neden?
    x:... *
    2 ...
  37. 19.
  38. yabancı dili almanca olan, almanyadaki gurbetçilerin çocuklarını sınavsız alan bir anadolu lisesinde, 4 yılınızı geçirdiyseniz, çok aşina olduğunuz, öyle ki, bir süre sonra yadırgamadığınız bir arada sıkışmışlık dili.
    3 ...
  39. 18.
  40. sekiz yaşlarında bir çocuk ve annesi arasında geçer:

    anne: hadi oğlum, artık eve gel

    çocuk*: komm muyom ya**
    3 ...
  41. 17.
  42. (bkz: türmanca)

    genelde almanca ve türkçe kelimelerin bir arada kullanılmasıyla oluşan dildir. tarih hocamız almancıydı bizim; testleri dağıtırken ein zwei drei diye sayar sonra da "almanca sayıyom çocuklar hihi" derdi. sayfa değiştirirken falan da hede hödöö -sayfa değiştirme efekti- uuund.. derdi. yani sayfayı değiştirirken anlatacağı konuyla ilgili "ve" değil de "und" diyordu. böyle birşey olsa gerek. *
    1 ...
  43. 16.
© 2025 uludağ sözlük