antik çağın en önemli sağlık merkezlerinden biri olduğu yakın dönemde ortaya çıkan, geçmişi yaklaşık olarak 1800 yıl öncesine dayanan, dünyanın en iyi korunmuş antik kent ve ılıcalarından biri.
badem bıyıklı işgali altındaki güzel ülkemde, sular altına gömülmek istenen bir diğer tarihi varlık.
adamlar, koskoca hasankeyf'i sular altında bıraktı, yetmedi allianoi'yi de aynı sulara gömmek istiyorlar. çünkü onlar için roma tarihi, helen tarihi hep gavur tarihidir. çünkü onlar için toprağın bağrından fışkıranlar 1800 yıllık bir medeniyetin izleri değil bildiğin taştır, topraktır. çünkü onlar için herşey kendi merceklerinden gördükleri kadardır !!
sadece kendi milletine değil tüm insanlığa hakaret ediyorlar. ve bunu, sözde tarım sulama alanlarının artırılması gibi buram buram popülizm ve bayağılık kokan bir amaç için gerçekleştirdeklerini söylüyorlar.
bu topraklarda, bu allianoi'nin mermerlerinden daha kalın kafalı adamların yönetiminde yaşamanın utanç verdiği günlerden bir diğeri olacaktır, allianoi'nin sular altında kaldığı gün.
son günlerde sıklıkla gündeme gelen bergama yakınlarındaki antik kent. ne yazık ki büyük bir vurdumduymazlıkla sular altında kalması kuvvetle muhtemel. veysel eroğlu gibi bir bakanın olduğu ülkede aksi düşünülemez zaten.
yalnız bu konuda çok tehlikeli bir durumla karşı karşıyayız. barajın su tutmasını destekleyen birçokları bergamalılar'ın barajın faaliyete geçmesini istediğini söylemektedir. bu çok büyük bir hatadır. bergamalılar hem allianoi'nin kurtarılmasını hem de çifçinin su sorunun çözülmesini istiyor... bulgaristan bile bunu becerebiliyorken türkiye'nin bu kadar umursamaz olması çok garip. http://www.milliyet.com.tr/bulgaristan-tarihi-eserleri-sudan-cikartiyor-biz-gomuyoruz/turkiye/sondakika/03.09.2010/1284686/default.htm
aslında bunun nedeni belli... bir kaç gün sonra referandum bir kaç ay içinde de genel seçim olacak... dolayısıla siyasi iktidar oy kaygısı ile ardına arkasına bakmadan barajı işler hale getirmeye çalışıyor.
allianoi önümüzdeki günlerde benim de katılacağım bir dizi eyleme sahne olacak ve herkesi bergamada ki bu tarih katliamına seyrici kalmamak için duyarlı olmaya davet ediyorum.
dünyanın en iyi korunmuş ılıcasıdır. şu ana kadar 11 bin sikke, 400 civarında metal eser, 400 kemik eser, 800 tane seramik eser, 400 civarında cam eser çıkarılmıştır. Sağlık Tanrısı Asklepios'un heykelleri bulunmuştur. 400 tane metal cerrahi tıp aleti ile dünyadaki en fazla cerrahi aletlerin çıktığı tek arkeolojik tıp merkezidir.
bazı ileri zekalı siyasetçiler ise sözde çiftçiyi düşünüyormuş gibi yapıp buranın sular altında kalmasını istemektedirler. artık kimleri zengin edeceklerse. ama çiftçiyi etmedikleri kesin.
allianoinin baraj suları altında kalmasına tepki gösteren tarkan'a çevre ve orman bakanı'ndan gelen "herkes kendi işine baksın" azarlamasıyla yeniden gündeme gelen antik kent.
nerde sanatçı duyarlılığı ? yapılması gerekeni yapmıştır tarkan. dusunceleri eleştirileri soylemek ne zamandan beri hata oluyor?
ayrıca ben de çevre kirliliğine falan bakmam artık, çevre bakanlığı baksın. herkes işineee..
1800 yıllık antik kent.
ama bu ülkenin çevre ve orman bakanı veysel eroğlu denen şahsa göre allianoi diye bir yer yok.
şimdi orasını da yok edecekler. sonra diyecekler ki, biz bu ülke için çalışıyoruz.
siz de yiyeceksiniz ahali.
Bergama - ivrindi karayolunun 18. kilometresinde Paşa ılıcası denilen yerde kurulmuş antik bir kent. Ancak tarihsel belgelerde adı sadece P. Aelius Aristides tarafından kaleme alınan ve antikçağ'ın en önemli tıp kaynaklarından biri kabul edilen Hieroi Logoi (Kutsal Anlatılar) eserinde geçiyor. Kazılarda çıkarılan kaplar, çakmak taşları ve iki adet taş balta burada yerleşimin çok eskilere dayandığının kanıtı. Roma döneminde bir kült ve tıp merkezine dönüşüyor. Doç. Dr. Ahmet Yaraş başkanlığında sürdürülen kurtarma kazılarında ortaya çıkarılan köprüler, sokak ve caddeler, çeşmeler ve heykeller Roma dönemine tarihleniyor. Yortanlı Barajı'nın suları altında kalma tehlikesiyle karşı karşıya olan Allanoi'de bulunan Nymphe heykeli gibi bir çok eser Bergama müzesi'nde sergileniyor. (Gökyüzünden arkeolojik Türkiye)
tarımsal açıdan onca alternatif sulama yöntemi varken, bunların hepsini göz ardı edip, faydalı olabileceği bile tartışılan baraj sistemi yüzünden sular altında kalması söz konusu olan antik ılıca, hidroterapi merkezi. 40-50 sene sonra yok olacak bir baraj için binlerce yıllık bir miras hangi mantıkla yok edilir anlamam. ayrıca bu bölge unesco'nun dünya kültür mirası listesine alınmak isteniyor ki, kriterlerin hepsini fazlasıyla barındırıyor. ülkemizden 9 eserin bulunduğu liste şu şekilde:
# Kapadokya ve Göreme Milli Parkı (1985)
# Divriği Ulu Camii ve Darüşşifası (1985)
# istanbul'daki Tarihi Yerler (1985)
# Hattuşaş: Hitit Başkenti (1986)
# Nemrut Dağı (1987)
# Pamukkale ve Hierapolis Milli Parkı (1988)
# Ksantos-Letoon (1988)
# Tarihi Safranbolu Şehri (1994)
# Truva Antik Kenti (1998)
milli değerleri, adeta hiçbir şeymişcesine yok edilen, mezarların üstüne bile bina yapılan güzel ülkemde; herhangi bir tanıtım, reklam, düzenleme yahut organizasyon yapmaktan bihaber olan bir turizm bakanlığı'na rağmen, senede 700 bin turist çekebilen bir antik ılıca'nın yok edilmesine doğru koşuluyor olması, muhtemelen hiç kimseyi şaşırtmıyordur.
tabii şaşırmamamız bizi duyarsızlaştırmayacağından, sesimizin çıktığınca bağıracağız...
bir kaç sene sonra ''bir allianoi vardı ne oldu ona'' sorularının muhattabı olacak antik alan.
ondan sonra izmir expoyu neden alamadı diye dövünmeler filan. ya gerizekalısınız, ya da bizi gerizekalı yerine koyuyorsunuz ve bundan feci halde rahatsızız.
I.
iyi ki konmuş şiirkuşum
gün görmüş köprüsüne Allianoi'nin
En geçkin taşlarıyla çınlar duruşu
köpükler dağıtır gelip geçene
iyi ki bağlamışım gezgin atımı
gıcırdayan bir tekerleğin izine
Ha desen haydalanır tozu dumana katar
uyandırır geceyi kör uykusundan
adsız yolculuklara bağışlar
II.
Suca konuşalım burada / Suca çağsayalım
Suca bakışalım ki bundan böyle
başka dil girmesin aramıza..başka keder
Mermerin nabzından sorsunlar bizi
Ay bükümlü çeşmelerin başında
şarkılarla halkalansın Nympheler
Gül şarabıyla dolduralım testimizi
mahcup bir dağ yeli hoşça otursun
üç beş zeytin dalı eğilsin soframıza
Pirüpak aşklarla kutsanalım
Sonra bizi mermerin nabzından sorsun
(Yürekkenti midir nedir
kanımız/terimiz gibi akar
sımsıcak soluğu Asklepion'un
taşır sağaltımını sonsuza)
III.
Allianoi! Allianoi!
Antik bir acıyı ne bastırır
böyle ayaktayken kıvrımlarına kadar
Yeniden gömecek barbarlar seni
suyu suyla vuracaklar
Allianoi Sağlık Merkezi, Hellenistik Çağ sonrasında sıcak su nedeniyle Bergama'nın 18 km kuzeydoğusu'nda kurulmuştur. Yortanlı Barajı yatağında bulunan antik merkezde sürdürülen kazı çalışmaları ile arkeolojik eserler kurtarılmaya çalışılmaktadır. Ege Havzası'ndaki sayılı sağlık merkezlerinden biri olarak kabul edilen Allianoi de hydroterapi yapıldığı düşünülüyor. i.Ö. 2.yy'da küçük bir sağlık merkezi, belki de bir kült olarak kullanılan Allianoi, i.S. 2. yy'da Roma imparatoru Hadrianus ile birlikte görkemli bir yerleşim ve sağlık merkezi haline gelmiştir. i.S. 11. yy'a kadar aralıksız olarak kullanılmıştır. Burada Roma köprüsü ve hamamı halen ayaktadır. Bugün yapılmakta olan kazılarda, bölgeden geçmekte olan asfalt yolun 8 metre altından 1800 yıllık güzellik uykusundan uyandırılan Venüs (Nymphe) heykeli çıkarılmıştır. Kazılarda ayrıca Geç Antik Çağ mutfağını yansıtan maşrapa, tartılar, tencere ve tava, ağırlık birimleri, Antik Grek ve Roma dünyasında hekimliğin ve tıp biliminin Sağlık Tanrısı Asklepios büstü, Roma Hamamı'nın mozaikleri, vazolar, bir alt geçit, ve antik merkezin bir bölümü günyüzüne çıkarılmıştır. izmir ve çevresinde bunların dışında daha başka antik
yerleşim yerleri de vardır. Henüz kazı yapılmayan bu yerler Bergama Kozak Yaylası'ndaki Perpene, Dikile'deki Atterneus, Gümüldür Ürkmez'deki Lebedos ve Ödemiş yakınlarındaki Hypaia'dır.
