Birinci yüzü Cenâb-ı Hakkın isim ve sıfatlarına bakar. Onların tecellilerini gösterir. onlara ayna olur. Dünyanın şu yüzü, gayet güzeldir; nefrete değil, aşka lâyıktır.
ikinci yüzü âhirete bakar. Âhiretin tarlasıdır, Cennetin kazanılma yeridir, rahmetin ortaya çıktığı yerdir. Şu yüzü dahi, evvelki yüzü gibi güzeldir. hakir görülmeye değil, muhabbete lâyıktır.
Üçüncü yüzü insanın heves ve arzularına bakan ve gaflet perdesi olan ve ehl-i dünyanın talep ettiği yüzdür. Şu yüz çirkindir. Çünkü fânidir, geçicidir, elemlidir, aldatır. işte, hadiste geçen kötülükler bu yüzdedir."
Allah’ı ve ahireti unutturan, ehl-i dünyanın mel’abegâh, yani oyun ve eğlence yeri olan, onları günah bataklığına sürükleyen dünyanın bu yüzü, çirkindir, zararlıdır, tehlikelidir, sevilmeye değil hakir görülmeye lâyıktır.
“Dünya hayatı, eğlence ve oyundan başka bir şey değildir. Ahiret yurdu ise, Allah'tan korkanlar için daha hayırlıdır. Aklınızı kullanmaz mısınız?” (En’am Suresi, 6/32)
“Elbette en bahtiyar odur ki: Dünya için âhireti unutmasın, âhiretini dünyaya feda etmesin, boş şeylerle ömrünü telef etmesin; kendini misafir bilip misafirhane sahibinin emirlerine göre hareket etsin; selâmetle kabir kapısını açıp ebedi saadet diyarına girsin."