inançsız insan değillerdir. Herkesin içinde Allaha inancı vardır korkusuda vardır.
Örnek verirsek Allah günde 5 defa bizi camiye çağırır ama gitmeyiz.
Askere gidenler bilirler. Komutan bi defa çağırdığı zaman hemen gideriz.
Bu Allah a olan inançsızlığımızı göstermez.. Yapmamız gerekenleri yapmıyoruz demektir.
Nitekim Allah ın merhameti kimseyle ölçüşemeyecek kadar büyüktür. Yani Allah çağırdığı zaman gitmezsek bizi oracıkta dövmez yada herhangi bi zarar vermez. Ama komutana aynısını dersek dayak delisi eder adamı.
"insanların çoğu kaybetmekten korktuğu için, sevmekten korkuyor.
Sevilmekten korkuyor, kendisini sevilmeye layık görmediği için.
Düşünmekten korkuyor, sorumluluk getireceği için.
Konuşmaktan korkuyor, eleştirilmekten korktuğu için.
Duygularını ifade etmekten korkuyor, reddedilmekten korktuğu için.
Yaşlanmaktan korkuyor, gençliğinin kıymetini bilmediği için.
Unutulmaktan korkuyor, dünyaya iyi birşey vermediği için.
Ölmekten korkuyor, aslında yaşamayı bilmediği için.
Ve yaşamaktan korkuyor, kendisi için değil, başkalarına göre yaşadığı için"
başkaları için yaşadığının gerçekleridir.
tanım: dini inanca sahip kimsenin tırsmak hiyerarşisinde yaptığı en mühim hata.
gelelim sadede. uludağ sözlüğün de içinde bulunduğu tutumdur. sırf ''aman dava açılır başım belaya girer neme lazım'' gibi erdemli(!)bir tavırla, bir kişinin hakkında tanımlama yapamayıp fikir beyan edemiyorsak, kimse çıkıp ''sözlüğümüz demokratik özgür bir oluşumdur'' şiirleri okumasın arkadaşım. bu sözlükte atatürke, peygambere, dine kitaba hatta allah'ın varlığına eleştiride bulunmaya izin var (ki olabilmelidir) ama bir kişiden sırf çekiniliyor diye onun hakkında yazmaya izin yok öyle mi?
yaptığı röpörtajda tutacağı evi bile sözlükten okuduğu semt yorumlarına bakıp ona göre seçtiğini söyleyen admin kişimiz zall'a sözlüğümüzün orta yerinde sormak isterim; söz konusu kişi hakkında malumatı olmayan insanlar sözlüğümüzde bu kişiyi aratınca tanıyabilecek mi? onun ne olduğunu anlayabilecek mi? hani sözlükler tanımların altındaki yorumlarla ajansların bir adım önündeydi ya; o açıdan.
düşünün ki kişinin adını dahi söyleyemiyorum, ya başım belaya girerse? di mi?
