inanmak: Bir şeyi doğru olarak benimsemek. (1. anlamı)
* Birini doğru sözlü olarak bilmek, güvenmek. (2.anlamı)
* Bir şeyin varlığını, doğruluğunu kabul etmek. (3. anlamı)
* sevecek, güvenecek ve bağlanacak en yüksek varlık olarak bilmek, iman etmek (4.anlamı), (tanrı'ya inanmak örneği)
yukarıda verilen örneklemeler Tdk (Türk Dil Kurumu) sitesinden alıntıdır.
güven duymamak için birkaç neden olabilir. bunlardan birisi inandığın şeyin gereken zamanda sana yardımcı olmaması ya da o an desteğini görememek.
örnek vermek gerekir ise;
-hasan iyi insandır, sözüne inanırım ama zor zamanlarda yanımda olmaz, onun için güvenemem.
örnek basit ve ilkokul fişi gibi olsa da, açıklayıcı olabileceğini düşünüyorum.
inanmak ile güvenmek arasındaki ince bir çizgidir aslında. belki de, tanrı adına bunu söyleyen ya da düşünene kişinin de güvensizliğinin nedeni yukarıdaki örnek gibi olabilir. haşa elbette inancımız ve imanımız adına bunu söylemek çok zordur, lâkin bu da bir çeşit küçücük bir isyan gibidir.
bilinen birşey var. allah'a inanıyorsan, şeytana, meleklerine ve peygamberlerine de inanman gerekir.
evet, bu doğru hepsine inanıyoruz.
şeytan'ın varlığına da inanırız ama ona güvenemeyiz.
