Ne resmi vardır
Ne de heykeli
O doğmamıştır
Doğurulmamıştır
Ondan başka ilah yoktur ve Muhammed onun peygamberidir
Cinsiyeti yoktur
Merhametli ve bağışlayandır.
Sorunun kendisinde hata var.
Sen yarın ne olacağını bilemezsin yüce yaratan biliyor. Hadi diyelim meteoroloji 100% tahminlerde bulunabiliyor ve 2 gün sonrası için yağmurlu hava anonsu geçiyor. Yağmurlu havayı meteoroloji mi getiriyor yoksa meteoroloji sadece ne olacağını mı söylüyor? Hayatında Bütün kararları kendin veriyorsun. Kararlarının tek sorumlusu kendinsin. Herkese bir şans verilmiş. Hee bile bile mi yarattı diyorsun da, peki bu hayatı kendin yaşamayıp, direkt cehenneme yollasa demezlermiydi , ben niye burdayım? Şimdi canlı canlı kendin yaşıyorsun ki ilerde bu adaletsizliktir diyemezsin diye.
" - Hamd Allah'a ki işlerin gizliliklerini örttü, gizledi; fakat ona bütün gizlilikler âşikâr, her şeyden kudretini, sanatını bildiren bir delil eder izhâr; her yanda delilleri berkarar."
" - Vardır, yaratılmaksızın. Mevcuttur, yokluktan var olmaksızın.
Her şeyle biledir, beraber değil. Her şeyden gayrıdır, ayrı değil.
işler yapar; harekete, âlete muhtaç olmadan. Görendir, görülen yokken. Birdir, bir varlığa muhtaç bulunmadan, hiç bir varın yokluğunu garipsemeden. Halkı yarattı, yaratmaya koyuldu, düşünüp kurmadan, işe deneyişten faydalanmadan, bir harekete, âlete muhtaç olmadan işe koyulmadan, koyulup yorulmadan.
Her şeyi vaktinde yarattı, birbirlerine aykırı olan şeyleri birleştirdi, uzlaştırdı.
Her şeyde bir istîdat, bir tabiat yarattı; her şeyin maddesini ona göre düzdü-koştu.
Her şeyi olmadan bilendir O; sınırlarını, sonlarını kavrayıp kapsayandır O; her şeyin gizli, açık,
her yanını bilendir O."
" - Allah'ı hakkiyle tavsif mümkün değildir, çünkü sıfatları, bizim bildiğimiz sıfatlar gibi değildir, Kitapta ve Sünnette vârid olan sıfatlar bizim idrâkimize göredir. Ancak bizim görmemiz, duymamız,
renk, şekil, ses, uzaklık, yakınlık yönünden olduğu gibi gözle ve kulakla mümkündür. Halbuki Allah'ın görmesi, duyması, bir esere tâbi olmadığı, bir
ihtiyaca bağlı bulunmadığı gibi âletle de değildir, ilmi, görülen, duyulan şeyleri muhît olduğu gibi görülmeyen, duyulmayan şeyleri de muhîttir. Bu
bakımdan, bizim bilgimizle onun sıfatlarını kıyaslamak, âdetâ onun zâtına bir eşit kabul etmeye benzer ki vahdete, tevhid inancına aykırıdır. Varlık
ve birlik, Allah sübhânehu ve Teâlâ'nın zatında sâbit iki sıfattır, zâtın aynı değildir." (NEHC'ÜL BELÂĞA'dan;)
''Şüphesiz göklerin ve yerin Hükümranlığı yalnız Allah'ındır. O, diriltir ve öldürür. Sizin için Allah'tan başka Ne bir dost, ne de bir Yardımcı vardır.''