şöyle ki, bir inanan inandığı allah'ın kanıtını aramaz. bu irrasyonel bir konudur. dendiği gibi gönül işidir. eğer sen allah'ının kanıtını arıyorsan kafanda bir soru vardır,
"allah var mı?"
işte bu soruyu sorduğun için kanıtlama peşine düşersin.
afaki konuşmayalım, herkes işini yapsın. inanıyorsan ıspat arama, bırak biz olmadığını kanıtlayalım. zaaa.
varlık yokluğun yokluğudur diyerek varlık felsefesine giriş yapabilecektir. konu o kadar elzemdir ki, sonuç olarak her ataist bir müslüman, her müslüman bir ataist olabilmeye meyleder verisini elde edebiliriz. zira böyle bir mantık bizi kısır döngünün taa dibine götürür.
gereksiz bir uğraş içindeki insandır. islamı bir inanç sistemi olarak görmeli ve kimseye kanıtlamaya çalışmamalıdır. inanç kalple oluyorsa neden kanıt arayışındasın abi. Sen bir kanıt sunarsan çürütülmesi halinde olay boka sarar en iyisi her dinin temeli olan inanç üzerinden yürü.
inanmak: süphe ve kanıt olmaksızın bir şeyi doğru kabul etmek.
Gerçi bu kanıtlama uğraşını egemen olma çabasına yoruyorum kendi içinde haklı bir çaba. Her yapı yayılıp büyümek ister çünkü büyüyemezse etkisini yitirir, yok olur
Not:şu dinazor başlığına tilt oldum sabah sabah konuşturuyonuz
boşa kürek çekiyordur. madem allah var neden küçük çocuklara tecavüz edip öldürüyolarlar, neden afrikada çocuklar ölüyor. bu bir sınav diyeni hunharca sikerim.