allah ın tek derdinin varlığına inanılması olması

entry19 galeri0
    1.
  1. sınav göreceli bir kavramdır. sen ne sınavına katıldığını düşünmek istiyosan o sınavdasındır. ister dayanıklılık, ister kendine sahip olma, ister engelleri aşma, ister vicdani ister maddi veyahut manevi. asıl olan bu sınavlar bizim kendimizle olan sınavlarımızdır. sonuçları yine bize dönecektir yine bizi bulacaktır. bir arkadaşım '' herkesin kıyameti kendinedir'' demişti. evet bu böyle sen ne yaparsan yap, önce kendine yapıyorsun.

    inanıp inanmamak ise, kendine olan inancına bağlı.
    2 ...
  2. 2.
  3. yanlış bir kanıdır. eğer öyle olsa idi tüm canlıları kendisine inanlar olarak yaratırdı. teste gelince her ikisi de. sadece inanmak yetmiyor, allah'ın yasakladıklarından uzak durmak emrettiklerini de yapmak gerekiyor. bir çoğumuz tam olarak uymasak da en azından böyle olduğuna inanıyoruz. inanç olgusu zaten kalpte biter. biraz vicdan muhasebesi yapanlar inkar etmekle ne kadar yanlış yaptıklarını göreceklerdir. tabi inanır veya inanmaz gerisi kendisine kalmış.
    3 ...
  4. 3.
  5. allah ın herhangi bir derdi olamaz,
    ateistlerin tek derdinin din olmasıdır asıl sorun, inanmadıklarını zannettikleri allah ve dindir tek olayları, inanmadıkları şeyi kendilerine pekiştirmek zorundadırlar, yoksa inanacaklar çünkü*
    saygı isterler inançsızlıklarına, ama senin kutsalına söver sayar dalga geçerler, bir şey demeye kalkarsan da ciyaklamaya başlarlar, hastalıklı bir ruha sahipler zannımca,
    zira hastalıklı düşüncelerini sanki allahtanmış gibi lanse eder sonrada o hastalıklı düşüncelerinin eleştirisini yaparlar, hem kendilerine hem başkalarına, tek dertleri herkes ateist olsundur,
    6 ...
  6. 4.
  7. katili, tecavüzcüyü kul hakkına gireni hac ibadeti temizlemez islamiyette. Allah: "bana kul hakkı ile gelmeyin der.". kul hakkının dışındaki günahların bağışlanabileceğini, kul hakkının ise ancak helallik alınarak bağışlanabileceğini buyurur. ayrıca Allah yüce kitabında "insanlar sadece, inandık demeleriyle bırakılacaklarını ve imtihana çekilmeyeceklerini mi sandılar? (ankebut surasi 2. ayet)" diye buyurmaktadır. yani olay sadece inanmak değildir.

    sınav ne mi? allaha şirk koşmamak.

    zina yapmamak.

    kul hakkına girmemek.

    allah için nefsin arzularından feragat edip ona ibadet etmek.

    alın işte sınav. hem bu öyle bir sınav ki istediğin sorudan da başlayamazsınız...

    allaha şirk koşmamayı ve muhammed (s.a.v.)'in peygamber olduğuna inanmanız ilk aşamadır ve bu aşamayı atlayamazsınız. zina yapmamak ve kul hakkına girmemeyi her an göz önünde bulundurmalısınız. ibadetlerde gizli şirkten kaçınmalısınız. nefsi sürekli dizginlemek zorundasınız. ayrıca cüz-i bir ceza mıdır cehennem. inanmak kişinin elindedir ama peygamberimiz şöyle buyurur: "benim bildiklerimi bilseydiniz az güler çok ağlardınız". burada cehennem azabına dikkat çekmektedir. ayrıca cehennem azabının şiddeti ile ilgili ayetler ortadadır. velhasılı kelam;

    cennet öyle sanıldığı gibi ucuz değildir. cehennem ise lüzumsuz değildir.
    3 ...
  8. 5.
  9. --spoiler--
    hiç bilenle bilmeyen bir olur mu?
    --spoiler--

    kellim kellim la yenfa.
    4 ...
  10. 6.
  11. dairedeki amirinden , gökgürültüsünden ve hatta her şeyden titreyen ve bu korkaklığından da hiç hoşlanmayan karakterin 'tanrı' kavramını diline dolayarak ego osbiri yapmasıyla bir yerlerinden çıkarttığı gaz kadar 'değerli' bir iddia.
    Yanlış yapınca amirin hemen ayarı veriyor ve anında sus-pus oluyorsun değil mi ? ve ama her türlü kutsala sövdüğün halde sana bir şey olmuyor. Sen de bunu O'nun olmayışıyla tevil ediyorsun. Dostum, Kur'an'ın ifadesiyle 'mühlet verilenler'densin. Ciddiye almadığın Tanrı'yla yüzleşeceksin. Başka bir şey değil. Ayrıca karşısında titrediğin evrenin bir sahibi var ve devamlı yaşadığın o belirsizlik ve anksiyete hali ancak ve ancak Rahman ve Rahim olan bir Tanrı fikriyle tedavisi mümkün olan bir şeydir. Tanrı'ya dayılanana kadar evren'e dayılan.
    3 ...
  12. 7.
  13. (bkz: ateistlerin kafasını kurcalayan allah ın var olma ihtimali) böyle bir şüphenin varlığını kanıtlayan söylem. dindardan daha çok ilgileniyorlar dinle. halbuki özgürlükçü sıfatını kendilerine çok da yakıştırırlar. bırakın istediğine inansın millet.
    1 ...
  14. 8.
  15. olay sınav o bu değildir. gerçekten ilim irfan sahibi insanların cevap vermesi gereken soru şudur. bu soruya verilecek mantıklı bir cevap bir çok inançsızın olaya bakış açısını değiştirecektir. soru şu;

    allah kendisine inanılmamasını büyük şirk olarak adlandırıyor ve bu günahı sonsuzluğa kadar affetmiyor ve cehennemde yakıyor kulunu değil mi? bakın allah akıl vermiş fikir vermiş demiyorum soruacağım şey farklı!

    hani bir garip ananın şevkati, denizde damla iken, allah ın şefkaTi OKYANUS KADARDI?

    bir ana ya ne kadar yüz çevirsen, ne kadar kötülük etsen, saçının teline gelecek zararı ister? ister mi elinin sobaya dahi değmesini? istemez değil mi?

    madem okyanusta bir damla kadar olan şevkat ile bir ana bu kadar affedici olabiliyor, neden alemlerin yaratıcısı sadece kendisini inkar ettik diye ömür boyu cehenneminde yakıyor. yani sonsuza kadar. bana biri bunu açıklasın ama kıvırmadan! yok ama sana bu kitapta söylendi, yok ama sen inanmıyosun ki nasıl anlatayım değil. adam gibi din mantık diniyse, kalksın biri mantıklı bir şekilde açıklasın. gerçekten bunu çok merak ediyorum.
    1 ...
  16. 9.
  17. --spoiler--

    bilirsiniz ki insanlar iki şeyden meydana gelmiştir. biri ''ruh'', diğeri ise ''ceset''tir. bunlar beraber oldukça yeryüzünde yaşama imkânı olur. ruh bedenden ayrılınca, bedenin iç bir değeri kalmaz. ruhsuz ceset kokmaya başlar; hele sıcak mevsimde ve sıcak yerlerde bu daha çabuk meydana gelir... ruhsuz ceset bekletilmeden toprağa verilir. bekletilecek olsa da , soğuk serin yerde bekletilir.
    insan ruhuyla insandır. o, ölmez. bedenimiz ruhumuz için bir binek olarak yaratılmıştır. böylece dünya seyehatini yapmaya devam ediyoruz. seyehat bitince attan inildiği gibi ruhumuz da beden atından iner bedende topraktan yaratılmıştı, tekrar aslında rücu etmek üzere toprağa girer.
    biz öldükten sonra, ister ciğerpâreleri olduğumuz anne ve babalarımız, ister yemeyip yedirdiğimiz kendi öz yavrularımız olsun, bizi kendi elleri ile bir an öncetoprağa gömmek için yarışırlar!...
    dünyada yaşadığımız sürece ruhumuz, bedenimizin içinde beraberdirler. o halde ikisine de önem vermeliyiz. ikisinin de gıdaya ihtiyacı vardır. gıdalarını temin etmeliyiz.
    bedenimizin gıdasını ihmâl etmiyoruz, acıktıkça yemek yiyoruz, hem de imkânlarımız nispetinde en güzel ve en lezzetli gıdalarla besleniyoruz. hayret edilecek şeydir; kendimizi aç bırakıyoruz ama atımızı doyuruyoruz! akıllı olan adam hem kendini, hem de atını doyurur.
    itiraf edelim ki; vücudumuza verdiğimiz önemi, ruhumuzdan esirgiyoruz. bundan dolayıdır ki huzur ve mutluluk da bulmakta zorlanıyoruz. tek kanatlı kuşu uçurmaya çalışıyoruz ama uçuramıyoruz, uçuramayız da!... ruhumuzun gıdası, yüce rabbimizi tanıyıp, ona bağlanmak, emirlerini yapıp haramlardan sakınmaktır...

    --spoiler--
    1 ...
  18. 10.
  19. sınav "iyi olma" sınavıdır, anlamayacak bir şey yoktur yeter ki anlamak istenilsin.
    tabi olduğumuz sınav inançla başlayan uygulamayla devam edilip bitirilebilinecek bir sınavdır. inanç(iman) sınavın başlangıç çizgisidir, alınacak yol ise dereceyi ifade eder.
    sen yarışa katılmayı düşünmedikten sonra derecen; (bkz: disabled)
    allah(c.c) ın derdi olmaz, isteği kullarının selamete ulaşmasıdır.

    "inanıp salih ameller işleyenlere gelince, Rableri onları rahmetine sokacaktır. işte bu apaçık başarıdır." (bkz: Casiye 30)
    1 ...
  20. 11.
  21. (bkz: allah ın derdinin olmaması)
    (bkz: allah ın derdinin olduğunu zannetmek)

    yaratmış oturmuş izliyor. diyor ki şöyle yapacaksınız. yapmazsanız yakarım. yaparsanız ödüllendiririm. derdim olduğundan değil canım böyle istedi diyor. "siz aciz, zavallı, nefsine yenik düşen, ahlaklı, ahlaksız, doğan, emekleyen, ölen insan topluluğu size sesleniyorum kendinizi ne zannediyorsunuz?" diyor. kibir diyor, şeytan diyor, melek diyor, merhamet diyor, tövbe diyor, bağışlamak diyor, azap diyor anlamayana davul zurna az anlayana sivri sinek saz diyor.
    0 ...
  22. 12.
  23. Allahın böyle bir derdinin olduğunu ileri sürenlerden ben kanıtta isterim o zaman. sen Allahı görmeden , inanmadan , onun böyle bir derdinin olduğunu nerden biliyorsun. dine inanmak istemedikleri gibi kendilerince de yorum yapmaya artislik yapmayada bayılırlar. bumu sizin acizliğiniz. konuşmalarınızda kanıtınız yoksa bari inancınızı sesizce içinizde yaşayın.
    0 ...
  24. 13.
  25. Allah'ın Rahman ve Rahim isimlerini alıp esirgeyen bağışlayan ve merhamet eden vasfını ön plana çıkaran arkadaşlara Allah'ın diğer isimlerini de hatırlatmak gerekir. bu isimler arasında:
    el-Darr:Elem ve zarar verecek şeyleri yaratan,hüsrana ugratan.
    el-Muntekım:Günahkarlara,adaletiyle,müstahak oldukları cezayı veren. gibi
    Ve bunların dışında "el-Adl:Son derece adaletli olan"
    Bunların ışığında;
    verdiğiniz örnekte anne şefkatinden bahsetmişsiniz. Anne, kardeşine eziyet eden evladına, anne şevkati ile bişey demeden bırakır mı yoksa cezalandırır mı? Her daim adaleti emreden yaratıcı kendi yarattıklarını yaptıklarından yada yapmadıklarından sorguya çekip ödül ve ceza sistemini işletmezse adil olma özelliğini koruyabilir mi?
    Allah kendisine inananların suçlarını affedebileceğini söylüyor. Ancak bu kendisine karşı işlenen suçlar bunun da altını çizmek gerekir. 2 kişinin arasına girmiyor. Bunun dışında kendisine şirk koşulmasını ise affetmeyeceğini söylüyor. Bunda garipsenecek anlamayacak bir taraf göremiyorum. Ortada bir düello var. Allah meydan okuyor ve ben tekim diyor. Ben tırsıyor karşısına çıkıp rest demiyorum. Ha reste rest diyorsan sonucuna da katlanırsın aga.
    2 ...
  26. 14.
  27. --spoiler--
    - allah'ın tek derdi varlığına inanılmasıdır.
    + herşey O'na inanmakla başlar, inanırsan hiçbir pisliği yapmazsın zaten.
    --spoiler--
    1 ...
  28. 15.
  29. tabii bu küçük bir sanrıdır.
    allah'n öyle bir derdi yoktur.
    hakikat insanın derdi...
    onu çözmeden kurtuluş yok...
    2 ...
  30. 16.
  31. 17.
  32. doktorun sana ilaç vermesi ve tek derdinin ilaçlarını kullanıp kullanmadığın olması ile aynı durumdur.
    0 ...
  33. 18.
  34. sonsuz sinirsiz ahad olanin kimsenin orucuna namazina ona inanmasina tabiki ihtiyaci yoktur.. ister evliya olsun ister ateist ister hayat kadini ister haci hoca kim ne haldeyse kendi sonsuz hayatini insaa etmede... yapbozun parcasina bakip butunu goruyormuscasina kisitli veritabaniyla zandan ote gidemeyen beynin yorumudur yalnizca...
    1 ...
  35. 19.
© 2025 uludağ sözlük